O'nu anlamadığınız zamanlar...

O'nu anlamadığınız zamanlar...

Kim süper giden bir ilişki istemez ki? Ama gerçek hayatta bu o kadar da kolay olmuyor. Romantik bir akşam yemeğinde birden eski sevgilinizle ilgili sorular soruyor ya da neye kızdığını bile anlamadığınız bir problem yüzünden günlerce surat asıyor. O zaman onların dilini çözme vakti geldi!

Eski sevgilimi unutmuyor

Bir önceki ilişinizi biteli ne kadar oldu, aranızda hatırlayan var mı? Muhtemelen hepimizin yüz ifadesi şimdi aynıdır. Zaten kadınlar, bir erkeği unutmadan başka bir ilişkiye başlamazlar. Ama bunu şu an hayatınızda olan erkeğe inandırmak neredeyse imkansız! Önce küçük sorularla başlayan masumane tavrı bir sonraki evrede ciddi problemlere yol açabiliyor. Çıktığınız hoş bir yemekte aniden sizi mi onu mu daha çok sevdiğinizi bile sorduğu oluyor değil mi? Siz geçmişi artık hatırlamak istemiyorken, o size her gün neredeyse nostalji yaşatıyor. Aslında çok da haksız sayılmaz. Çünkü erkekler içgüdüsel olarak kadınlardan daha çok karşılaştırma hissine sahiptir. Aslında bu sorunların ve problemli tavrın altında kıskançlık hissinin yattığını hepimiz biliyoruz. Sevdiğiniz erkeğin sizi kıskanması dozundaysa eğlenceli bir durum ama bir yere kadar. İki lafın arasında ‘ex’inizden bahsediliyor olması canınızı sıkıyor ve dahası devam eden ilişkinize zarar veriyor olması da anlamsız. Size bahsetmediği anlarda bile içini yiyen erkeklerin sayısı çoğunlukta. Bu huzursuzluğa son vermek ve kendimizi ‘son aşkımıza’ inandırmak için neler vermeyiz değil mi? O zaman şimdi onu da anlayarak yeni bir tonda kendinizi bir daha anlatın. Empati son yüzyılın en iyi iletişim araçlarından biri. Yapmanız gereken ona kızmadan ya da sesinizi yükseltmeden eski sevgilinizle ve şimdiki halinizle ilgili duruma açıklık getirmek. En doğru yöntem onun eski sevgilisinden söz açmak olabilir ama kızdırmak hiç değil! Tıpkı kendi nasıl hatırlamıyorsa ve geçmiş değil şimdiki ilişkisinin öneminden dem vuruyorsa, ona bu durumun sizin için de aynen geçerli olduğuna ikna edin. İnsanlar sevdikleri ve devam ettikleri ilişkiyi düze çıkarmaya çalışırlar, yeter ki inansınlar!

Karşınızdakinin de ikna edilmeye, ihtiyacı olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Bir anda sinirlenip ‘ister inan ister inanma’ demenin size bir faydası olmaz, bizden söylemesi. Karşınızdaki size inanmak istiyorsa onun için kanıtlar bulmaktan ve ikna etmekten başka yolunuz yok, tabii sevgilinizi hayatınızda istiyorsanız.

Sorunları netlikle çözün

Eski sevgilinizi değil de şu an onu daha çok sevdiğinizi – çünkü gerçek durum da bu- anlatın ve sizin hep onun yanında olmak istediğinizi de ekleyin. Konu eski sevgiliden açılırsa, anın ambiyansını bozmak istemediğinizi belirterek minik öpücüklerle ona sevginizi gösterin. Önce kapris yapabilir, ama aklının bir köşesinde bu söylediklerinizi tutacağından emin olabilirsiniz.

Geçen haftadan beri sevgilinizde bir tuhaflık var ama anlam veremiyorsunuz. Sanki sizinle ilgili bir şeye kırgın ama her sorduğunuzda ‘bir şey yok’ deyip geçiştiriyor. Ama hareketleri, size olan tutumundaki umursamazlıktan bir sorun olduğunu görebiliyorsunuz. Düşünüp taşındınız ama sizin hafızanızda bu somurtkanlığa denk düşen b,ir olay yok, yani şimdilik… Erkekler bir sorun olduğunu saklama konusunda ne kadar başarılıysa kadınlar da altıncı hisleriyle bu sorunu algılama konusunda o kadar iddialıdır. İşte, iki cins arasındaki farkın doruğa çıktığı bir nokta daha! Siz bir sorun olduğunda karşınıza alıp hemen çözme taraftarıysanız sevgiliniz de o kadar kaçma taraftarı. Bu bir kıskançlık mevzuu olabilir, bir yerde sizin bir sözünüze içerlemiş ya da yaptığınız bir hareketi aklına takmış.

Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır

Sizin gibi onun da içi içini yiyor olmasına rağmen niye konuşmadığınıza dair bir fikriniz yok! Erkeklerin anlaşılmaz taraflarından biri daha…

Böyle durumlarda üstüne gidip sorunun ne olduğunda ısrar etmenin faydası yok. Çünkü muhtemelen size açılma ihtimali düşük. Hatta biraz daha zorlarsanız kızabilir bile. Böyle durumlarda minik numaralarla ağzından laf almak en iyi yöntem.
Zaman geçse de ve her ne kadar modern zamanların birer ürünü olsak da tatlı dil hala yılanı deliğinden çıkarıyor. Ona belli etmeden küçük oyunlarla ağzından laf alabilir ve kadınsı hislerinizi kullanarak hassas noktayı bulabilirsiniz.
Küçük bir sır daha: Asla sorunun ne olduğunu yüzüne vurmayın çünkü muhtemelen reddedip size sinirlenebilir. İncelik de zaten burada, sorunu bulduktan sonra ona hissettirmeden ‘sihirli çubuğunuzla’ halletmek…

İçine kapanık

Sizin de diğer kadınlar gibi mutlu bir ilişki yaşama anlayışınız var. Hayat kısa diye ne varsa yaşamak, güzel ne varsa söylemek ve paylaşmak için can atıyorsunuz. Sizin içiniz ne kadar pır pır ediyorsa sevgiliniz de o kadar içine kapanık. Hatta bu tavrıyla bazen sizinle mutsuz olduğunu düşünüyorsunuz. Tipik kadın sorularınız da karşılıksız kalıyor, ne zaman ‘beni seviyor musun’ deseniz, ağzından tek kelime alamıyorsunuz. Bu içine kapanık halleri yalnız siz yaşamıyorsunuz, bundan emin olun!
Cansu Dere - İbrahim Çelikkol buluşması gerçekleşti Lucas Torreira'dan 'Devrim Özkan' sorusuna sert yanıt Acemi çapkın Berke Özer: "Hayır aşkım, şu an olmaz" Barış Baktaş hangi iddialı diziye dahil olacak? 'Uzak Şehir'in setinden eğlenceli kareler Yılbaşı gecesi Ajda Pekkan'ı izlemek 100 bin TL