Özgüveni düşük mü?
Özgüveni düşük mü?
Bir çocuğun zekasının normal olmasına rağmen okulda başarısız olmasının altında 'özel öğrenme güçlüğünün yatabileceğine dikkat çeken Eğitim Danışmanı Nurten Aydın, çocuklara kullanabileceği öğrenme stratejileri yaratmak, nasıl daha rahat öğrenebileceği ile ilgili ipuçları vermekle oldukça yol alınabileceğini kaydetti.
Gelişimsel bir sorun olan öğrenme güçlüğü, doğumdan itibaren başlıyor. Okul sıralarında performans düşüklükleri ile su yüzüne çıkıyor. Öğrenme güçlüğü gösteren çocukları birbirinden farklı özelliklere sahip olsalar da bazı ortak noktalar bulunuyor. Uzmanlar, bu nedenle ailelerin çok dikkatli olması gerektiğini söylüyor. Bir çocuğun zekasının normal ya da normalin üstünde olmasına rağmen; dinleme, düşünme, anlama kendini ifade etme, okuma-yazma veya matematik becerilerinde yaşıtlarına ve zekasına oranla düşük başarı gösterebiliyor. Öğrenme güçlüğündeki en çarpıcı özellik çocuğun zihinsel yeteneği olmasına rağmen akademik açıdan gerilik göstermesi olduğuna dikkat çeken An Eğitim ve Aile Danışmanlık Merkezi'nden Eğitim Danışmanı Nurten Aydın, çocukta görülen özelliklerin birbirinden farklı ve kendine özgü olduğunu dile getirdi. Aydın, "Buna rağmen gözlenebilen ortak özelliklerden birisinin çalışma becerini kullanma yeteneklerinin sınırlı olmasıdır. Bir alanda gösterdiği başarı iyi olarak tanımlanırken bazı alanlarda düşük bir performanstan söz edilebilir" dedi. 3 tip öğrenme bozukluğunun olduğunu aktaran Aydın, bunları şöyle sıraladı: "Okuma sorunları (disleksi), yazma sorunları (disgrafi), matematik sorunlarıdır (diskalkuli)"
YAZISI ÇİRKİN Mİ?
Özel öğrenme güçlüğü gösteren çocuklarda konuşmada gecikmenin görülebileceğini kaydeden Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu nedenle okul döneminde okuma geç öğrenilebilir, hatalı ve yavaş okurlar. Yazı bozuklukları çok görülür, imla hataları oldukça fazladır. Yazmada sınıf arkadaşlarına yetişmeleri oldukça zordur. Genellikle yavaş yazarlar, harf hataları, eksik veya eklemeler yaparak yazarlar. Okuduğunu anlamada zorluk yaşarlar. Matematik problemlerinde çözüme gidecek yolu bulmada zorlanırlar. Soyut kavramları algılamada zorluk yaşarlar. Ders dinleme ve çalışma sırasında organize olamazlar. Birden fazla yönerge verildiğinde kavramakta zorluk çekerler. Genellikle özgüven ve uyum sorunu gözlenir."
HARFLERİ TERS YAZMASININ NEDENİ...
Öğrenme güçlüğü gösteren çocukları birbirinden farklı özelliklere sahip olsalar da bazı ortak noktaların bulunduğunu aktaran Aydın, dikkat eksikliğinin en belirgin ortak özelliği olduğunu ifade etti. "Çocuk, kendi yaş grupları ile değerlendirilir. Görsel algı ve işitsel algı becerileri gereken durumlarda genel olarak zorlanırlar. Çünkü görsel ve işitsel uyaranları kavramada ve yorumlamada zorluk yaşarlar" diyen Aydın, çocuğun harfleri ters yazması, ses ile harfi eşleştirememesi gibi durumların bu yetersizliklere bağlı olduğunu anlattı.
HEMEN UNUTABİLİRLER
Öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklarda görülen ortak bir özellikte görsel ve işitsel uyaranları bellekte tutma probleminin olduğunu ifade eden Aydın, genelde bu çocukların öğrendiklerini çabuk unutabileceklerini aktardı. Aydın, şöyle devam etti: "Öğrenme stratejilerindeki yetersizliklerden dolayı bazen öğrenme süreci normal olmayabilir. Örn bu çocukların en zorlandıkları konular başında ardıl işlemler gelir. Haftanın günlerini, mevsimleri, ayarları, matematiksel alanda çarpım tablosunu öğrenmekte oldukça zorlanırlar. Öğrendikleri zamanlarda da karışık sorulduğunda doğru cevabı bulmakta zorlanabilirler"
ÖZGÜVENİNİ YİTİRİR
Okulda başarısızlığının nedeninin hep çocuğun derslerine çalışmaması olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizen Aydın, çocuğun bu durumla kendi başına mücadele etmesinin mümkün olmadığını belirtti. Aydın, "Sürekli olarak başarısızlığı yaşayan bir çocuk ne kadar çalışırsa çalışsın artık yapamayacağını düşünür yani öğrenilmiş güçsüzlüğü yaşar, olumsuz benlik algısı geliştir. Bunların sonucunda da farklı davranışsal sorunlar gösterebilir" diye konuştu.
ÖĞRENMENİN İPUÇLARI...
Öğrenme güçlüğü gösteren çocuklara tanının konulmasından sonra bireysel destek programları uygulandığını dile getiren Aydın, "Uygulanan eğitimin amacı; eğitimde kullanabileceği öğrenme stratejileri yaratmak, nasıl daha rahat öğrenebileceği ile ilgili ipuçları vermektir. Fakat eğer çocukta öğrenme güçlüğüne eşlik eden duygusal, sosyal ve davranışsal sorunlar varsa bunlara yönelik çalışmalarda uygulanmalıdır" ifadesini kullandı.
Gelişimsel bir sorun olan öğrenme güçlüğü, doğumdan itibaren başlıyor. Okul sıralarında performans düşüklükleri ile su yüzüne çıkıyor. Öğrenme güçlüğü gösteren çocukları birbirinden farklı özelliklere sahip olsalar da bazı ortak noktalar bulunuyor. Uzmanlar, bu nedenle ailelerin çok dikkatli olması gerektiğini söylüyor. Bir çocuğun zekasının normal ya da normalin üstünde olmasına rağmen; dinleme, düşünme, anlama kendini ifade etme, okuma-yazma veya matematik becerilerinde yaşıtlarına ve zekasına oranla düşük başarı gösterebiliyor. Öğrenme güçlüğündeki en çarpıcı özellik çocuğun zihinsel yeteneği olmasına rağmen akademik açıdan gerilik göstermesi olduğuna dikkat çeken An Eğitim ve Aile Danışmanlık Merkezi'nden Eğitim Danışmanı Nurten Aydın, çocukta görülen özelliklerin birbirinden farklı ve kendine özgü olduğunu dile getirdi. Aydın, "Buna rağmen gözlenebilen ortak özelliklerden birisinin çalışma becerini kullanma yeteneklerinin sınırlı olmasıdır. Bir alanda gösterdiği başarı iyi olarak tanımlanırken bazı alanlarda düşük bir performanstan söz edilebilir" dedi. 3 tip öğrenme bozukluğunun olduğunu aktaran Aydın, bunları şöyle sıraladı: "Okuma sorunları (disleksi), yazma sorunları (disgrafi), matematik sorunlarıdır (diskalkuli)"
YAZISI ÇİRKİN Mİ?
Özel öğrenme güçlüğü gösteren çocuklarda konuşmada gecikmenin görülebileceğini kaydeden Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu nedenle okul döneminde okuma geç öğrenilebilir, hatalı ve yavaş okurlar. Yazı bozuklukları çok görülür, imla hataları oldukça fazladır. Yazmada sınıf arkadaşlarına yetişmeleri oldukça zordur. Genellikle yavaş yazarlar, harf hataları, eksik veya eklemeler yaparak yazarlar. Okuduğunu anlamada zorluk yaşarlar. Matematik problemlerinde çözüme gidecek yolu bulmada zorlanırlar. Soyut kavramları algılamada zorluk yaşarlar. Ders dinleme ve çalışma sırasında organize olamazlar. Birden fazla yönerge verildiğinde kavramakta zorluk çekerler. Genellikle özgüven ve uyum sorunu gözlenir."
HARFLERİ TERS YAZMASININ NEDENİ...
Öğrenme güçlüğü gösteren çocukları birbirinden farklı özelliklere sahip olsalar da bazı ortak noktaların bulunduğunu aktaran Aydın, dikkat eksikliğinin en belirgin ortak özelliği olduğunu ifade etti. "Çocuk, kendi yaş grupları ile değerlendirilir. Görsel algı ve işitsel algı becerileri gereken durumlarda genel olarak zorlanırlar. Çünkü görsel ve işitsel uyaranları kavramada ve yorumlamada zorluk yaşarlar" diyen Aydın, çocuğun harfleri ters yazması, ses ile harfi eşleştirememesi gibi durumların bu yetersizliklere bağlı olduğunu anlattı.
HEMEN UNUTABİLİRLER
Öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklarda görülen ortak bir özellikte görsel ve işitsel uyaranları bellekte tutma probleminin olduğunu ifade eden Aydın, genelde bu çocukların öğrendiklerini çabuk unutabileceklerini aktardı. Aydın, şöyle devam etti: "Öğrenme stratejilerindeki yetersizliklerden dolayı bazen öğrenme süreci normal olmayabilir. Örn bu çocukların en zorlandıkları konular başında ardıl işlemler gelir. Haftanın günlerini, mevsimleri, ayarları, matematiksel alanda çarpım tablosunu öğrenmekte oldukça zorlanırlar. Öğrendikleri zamanlarda da karışık sorulduğunda doğru cevabı bulmakta zorlanabilirler"
ÖZGÜVENİNİ YİTİRİR
Okulda başarısızlığının nedeninin hep çocuğun derslerine çalışmaması olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizen Aydın, çocuğun bu durumla kendi başına mücadele etmesinin mümkün olmadığını belirtti. Aydın, "Sürekli olarak başarısızlığı yaşayan bir çocuk ne kadar çalışırsa çalışsın artık yapamayacağını düşünür yani öğrenilmiş güçsüzlüğü yaşar, olumsuz benlik algısı geliştir. Bunların sonucunda da farklı davranışsal sorunlar gösterebilir" diye konuştu.
ÖĞRENMENİN İPUÇLARI...
Öğrenme güçlüğü gösteren çocuklara tanının konulmasından sonra bireysel destek programları uygulandığını dile getiren Aydın, "Uygulanan eğitimin amacı; eğitimde kullanabileceği öğrenme stratejileri yaratmak, nasıl daha rahat öğrenebileceği ile ilgili ipuçları vermektir. Fakat eğer çocukta öğrenme güçlüğüne eşlik eden duygusal, sosyal ve davranışsal sorunlar varsa bunlara yönelik çalışmalarda uygulanmalıdır" ifadesini kullandı.