Prematüre bebekleri bekleyen körlük tehlikesi
Prematüre bebekleri bekleyen körlük tehlikesi
Dicle Üniversitesi (D.Ü) Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. İhsan Çaça, bölgede yaygın görülen düşük doğum ağırlıklı ve erken doğum haftalı bebeklere erken tanı koyulması halinde kalıcı körlüklerin önüne geçmenin mümkün olduğunu söyledi.
Çaça, gelişen tıp teknolojisi sonucunda geçmişe oranla prematüre bebeklerin daha çok yaşatıldığını ancak erken teşhis edilmediği taktirde, bu bebeklerde, her iki gözde de körlüğe yol açan Prematüre Retinopatisi hastalığının görülebildiğini belirtti.
Hastalığın körlüğe dönüşmesini engellemenin tek yolunun ise erken teşhis ve tedaviden geçtiğini ifade eden Doç. Dr. Çaça, şöyle dedi: "Bebeklerin gözlerindeki damarlar, doğuncaya kadar gelişir. Erken doğan bebeklerde bu gelişme tamamlanmadığı için prematüre bebekleri yaşatmak için yüksek konsantrasyonlarda verilen oksijen, gözdeki damarların anormal gelişmesine sebep olur. Bunun sonucunda ise Prematüre Retinopatisi denilen özellikle retinayı etkileyen ve daha sonra körlüğe yol açan çok ciddi geri dönüşümü olmayan hastalıklarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Bölgede yaygın görülen düşük doğum ağırlıklı ve erken doğum haftalı bebeklere erken tanı konulması halinde kalıcı körlüklerin önüne geçmek mümkün."
-RİSK ALTINDAKİ BEBEKLER-
Çaça, 28 haftadan önce ve bin 500 gramın altında doğan bebeklerin risk altında olduğuna dikkati çekerek, doğum haftası ve süresinin azalmasına bağlı olarak hastalık riskinin de arttığını belirtti.
Prematüre bebeklere erken tanı koyulması ve tedaviye başlanması halinde körlük riskinin ortadan kalktığını, erken doğan bebeklerin doğdukları andan itibaren 4 hafta içerisinde bir göz doktoru tarafından göz muayenesinden geçirilmesi gerektiği uyarısında bulundu.
Çaça, gelişen tıp teknolojisi sonucunda geçmişe oranla prematüre bebeklerin daha çok yaşatıldığını ancak erken teşhis edilmediği taktirde, bu bebeklerde, her iki gözde de körlüğe yol açan Prematüre Retinopatisi hastalığının görülebildiğini belirtti.
Hastalığın körlüğe dönüşmesini engellemenin tek yolunun ise erken teşhis ve tedaviden geçtiğini ifade eden Doç. Dr. Çaça, şöyle dedi: "Bebeklerin gözlerindeki damarlar, doğuncaya kadar gelişir. Erken doğan bebeklerde bu gelişme tamamlanmadığı için prematüre bebekleri yaşatmak için yüksek konsantrasyonlarda verilen oksijen, gözdeki damarların anormal gelişmesine sebep olur. Bunun sonucunda ise Prematüre Retinopatisi denilen özellikle retinayı etkileyen ve daha sonra körlüğe yol açan çok ciddi geri dönüşümü olmayan hastalıklarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Bölgede yaygın görülen düşük doğum ağırlıklı ve erken doğum haftalı bebeklere erken tanı konulması halinde kalıcı körlüklerin önüne geçmek mümkün."
-RİSK ALTINDAKİ BEBEKLER-
Çaça, 28 haftadan önce ve bin 500 gramın altında doğan bebeklerin risk altında olduğuna dikkati çekerek, doğum haftası ve süresinin azalmasına bağlı olarak hastalık riskinin de arttığını belirtti.
Prematüre bebeklere erken tanı koyulması ve tedaviye başlanması halinde körlük riskinin ortadan kalktığını, erken doğan bebeklerin doğdukları andan itibaren 4 hafta içerisinde bir göz doktoru tarafından göz muayenesinden geçirilmesi gerektiği uyarısında bulundu.