'Saygı' bekliyorsan 'Saygıdeğer' olacaksın!..
Sosyal Medya’da bazı ünlüler takipçilerinden yılmışlar! Hesaplarını kilitleyip duruyorlar. Daha sonra yaylım ateşi kesilince tekrar açıyorlar, bakıyorlar ki reaksiyonlar, eleştiriler devam ediyor ve bu eleştirilerin bazılarına maalesef dürüstçe cevap veremiyorlar haydii tekrar kapatıyorlar.
Saygı görmek istediklerini söylüyorlar, takipçilerin bazılarının saygı hududunu aştıklarından şikayetçiler.
Kimi reaksiyonlarda haklı da olabilirler ama şunu akıldan çıkarmamak lazım, bu çağda bilgi akışı her an devam ediyor, arşivleniyor, google, arama motorları, instagram, velhasıl internet ortamı gizli kapaklı işlere, unutmaya geçit vermiyor. İşler eskisi gibi değil üç beş magazin, başındaki kişiler, patronların isteğiyle hiç bir şey örtbas edilip gizli kalamaz artık.
Devir açıklık devri.
Geçmişinle şimdiki zaman arasında kendine yeni imajlar çizeyim derken eskileri unutturamazsın. Eğer geçmiş hatalarla doluysa bunları unutturmaya çalışmak, inkar beyhude yeredir ve insanı yalancı yapar, iyisi mi dürüst olun yanlışları kabul edin.
Eğer tabii gerçekten 'saygıdeğer' olmak istiyorsanız.
Twitter’dan sevgili bulup sonra inkar edip daha sonra adamla yaşayacaksın ...
Kocanı şarkı sözü yazarı, saygıdeğer, hayırsever iş adamı diye takdim edeceksin adam altın, para hem de akı karası Maaşallah Allah ne verdiyse götürüyor bin türlü çetrefil işin içinden çıkacak....
İş adamlarına 'özel defile' yapacaksın... Orada değildik günah alamayız ama iş adamları neden özel defile ister, Havlucu Recep Bey’in Bornoz Defilesi miydi bu?
Telefonda randevu verip 'Tostumu yedim gel' diyeceksin....
Bir diğeri ise 'bir kişinin’ uçağına binip arkasından 'pislik içinde kebap kokuyor' diyince adamda 'o ata nasıl bindiğimi bilir' diye cevap verince gıkı çıkamayacak...
Hangisini hatırlasak çapanoğlu çıkıyor, 'beni iğfal etti' dediğin adamla yıllar sonra eşini karşılıklı oturtacaksın....
Yurdışında alışveriş yaptığın dükkandan mal çalarken yakalanıp rezil rüsva olup ve temsil ettiğin ülkeni de kepaze edip memlekete kapağı zor atacaksın ve sonra çocuk pedagojisi üzerine ahkam keseceksin ekranlarda.....
Uçuşan paçavralarla Las Vegas Streap Tease’cilerine rahmet okutan dekoltelerle program sunup evlenip çocuk yaptıktan sonra 'anne ve çocuk' programcılığına soyununca işin tutmayacak elbette çünkü magazin hafızası izleyiciye seni kazımış bir kere..... Haydii dükkancılığa soyunup bu sefer naylon sosyetede kavga çıkaracaksın....
Evli barklı adamı işine yaradığı için ayırıp evleneceksin hani medyada yerim sağlam olur diye, adam etkinliğini kaybedince ve sana program yaptıramayıp elinde patlayınca sağa sola kızacaksın....
Evine girip çıktığın insanların dost görünüp damatlarını ayartacaksın, soranlara 'kırmayın beni' diyeceksin....
Ve bütün bu olanlarla ilgili 'tekzip' mahiyetinde hiç bir gayretin olmayacak, onuruna ilişkin sana yapılan bu 'saldırılara' karşı mahkemelik olmayacaksın fakat 'SAYGIDEĞER' olmak isteyecek, takipçilerinin sorularına kızacak onlardan saygı bekleyeceksin.
'Gezi'ye gideceksin ateşli bir biçimde rüzgarından faydalanacaksın sonra sıkışınca tü kaka edeceksin, hatta daha ileri gidip Polis bizim üzerimize değil biz polisin üzerine gittik diyeceksin, polisten ölen yok ama ve silahsız bir topluluktan söz ediyoruz, artık dönüşün bu kadarı da sağlığa zararlı sonra saygı bekleyeceksin....
Olmuyor hanımlar, beyler!...
Hele şöhretini bu tür skandallarla yaptın ve sonrası bir türlü kalıcı bir iş yapamadın ise evlilik, para, şöhret kara para gibi olur hiç bir şeyi aklamaz.
Zaman örtbas, yalan, inkar devri değil.
Saygı görmek için 'SAYGIN' olmak gerekiyor.
Her insan için hataları sevaplarıyla daima yeni başlangıç vardır.
Hesapları kilitleyerek değil dürüstce cevaplar vererek bir başlangıç yapılabilir. İşte o zaman insan hatasız kul olmaz der ve gönül hırpalanmalarına razı gelmez.
Ama hem kibir, hem olduğundan farklı gösterip yutturmayı bu saatten sonra kimse yemez.
İki yüzlülük, kıvırtmayı ise bu çağın iletişimi hiç kaldırmaz.
İçler acısı bir durumdur düştükleri, artık kimilerini eşleri bile terk ediyor twitter takipçileri neylesin.
Son ağaç kesilmeden
Son nehir zehirlenmeden
Son balık tutulmadan
Bazıları 'para'nın herşey olmadığını anlayamayacak der Reis, hangi reis diye soracak olursanız Kızılderili Reisi.
Sacit ASLAN
Tüm yazılarını göster