Şizofreni dünyada kaç kişiyi etkiliyor?
Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, 'Şizofreni hastalığı dünya genelinde yaklaşık 26 milyon insanı etkilemektedir' dedi.
İHA'nın haberine göre Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, toplumda şizofreni hastalarının saldırgan ve tehlikeli olduğu gibi farklı ön yargıların mevcut olduğunu ifade ederek, "Bu ve benzeri ön yargılar, ayrımcılık ve damgalamalar hem hasta hem de hasta yakınlarının hayatlarını zora sokmaktadır. Bu hastalık dünya genelinde yaklaşık 26 milyon insanı etkilemektedir" dedi.
Şizofreni hastalığı ile ilgili açıklama yapan Dr. Aytekin Kemik, şizofrenin kişinin duygu, düşünce ve davranışlarını etkileyen önemli bir ruhsal hastalık olduğunu söyledi. Bu hastalığın dünyada yaklaşık 26 milyon kişiyi etkilediğini belirten Kemik, "Genellikle ergenliğin sonu veya ilk yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkmakta olup, şizofreni hastaları gerçeğin değerlendirilmesini güçleştiren çeşitli belirtiler ile günlük yaşamlarını devam ettirmektedirler. Şizofreninin çeşitleri vardır. Gerçeklik algısında farklılaşma, rüyada ya da televizyonda izlenenlerin gerçek olduğunun düşünülmesi, bunların gerçek olduğuna kesin bir şekilde inanılması, mantıksız veya düzensiz bir şekilde konuşma, gerçekte olmayan objeleri görme, kendi kendine konuşma, sebepsiz yere gülme, başka birisi olduğunu sanma, sevindirici olaylara üzülme, üzüntü verici olaylara ise sevinme, kişisel hijyene dikkat etmeme ve sosyal hayattan uzaklaşma çabasıdır" diye konuştu.
"ÖN YARGILAR HEM HASTAYI HEMDE HASTA YAKINLARININ HAYATLARINI ZORA SOKMAKTADIR"
Hastaların bir çoğunun uygun tıbbi tedavi ve psikososyal destekle iş yaşamı dahil olarak, sosyal ilişkilerini devam ettirerek üretken bir hayat yaşayabildiğini vurgulayan Kemik, "Toplumumuzda şizofreni hastalarının saldırgan ve tehlikeli olduğu gibi farklı önyargılar mevcuttur. Bu ve benzeri önyargılar, ayrımcılık ve damgalamalar hem hasta hem de hasta yakınlarının hayatlarını zora sokmaktadır. Hasta ve yakınları için damgalama ve etkileri ile baş etmek, hastalıkla baş etmelerinden daha zor olmaktadır. Bu önyargıların azaltılması, hasta ve yakınlarının ayrımcılık ve damgalanmadan korunması ve toplumsal bilinçlenme konusunda toplumun tüm bireylerine büyük görev düşmektedir. Şizofreni hastalığı bireyin kendisini, ailesini, sevenlerini, çevresini dolayısıyla tüm toplumu etkilemektedir. Ülkemizde ve dünyada ruhsal hastalıkların tedavisinde öncelikle bireylerin bulundukları çevreden koparılması yerine yaşadıkları sosyal çevre ile bütün bir şekilde tedavilerinin devam ettirilmesi yöntemi son yıllarda tercih edilmektedir" şeklinde konuştu.
Mersin'de Toplum Ruh Sağlığı Merkezi hizmetinin verildiğini kaydeden Kemik, "Toplum Ruh Sağlığı Merkezlerinde, hastalık ve tedavi, tedavinin olası yan etkileri konusunda bilgilendirme, hastalığın neden olduğu problemlerle başa çıkma, hastanın ilgisi ve yeteneğine göre güzel sanatlar, müzik, spor, tarım faaliyetleri gibi alanlarda uğraşı tedavisi yaparak hastalığın neden olduğu yeti kaybını azaltma, hastanın sosyalleşmesini sağlama, hastayı olabildiğince hayatın içinde tutmak için rehabilite etme, üretken hale getirme hizmetleri sunulmaktadır" ifadelerini kullandı.
Şizofreni hastalığı ile ilgili açıklama yapan Dr. Aytekin Kemik, şizofrenin kişinin duygu, düşünce ve davranışlarını etkileyen önemli bir ruhsal hastalık olduğunu söyledi. Bu hastalığın dünyada yaklaşık 26 milyon kişiyi etkilediğini belirten Kemik, "Genellikle ergenliğin sonu veya ilk yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkmakta olup, şizofreni hastaları gerçeğin değerlendirilmesini güçleştiren çeşitli belirtiler ile günlük yaşamlarını devam ettirmektedirler. Şizofreninin çeşitleri vardır. Gerçeklik algısında farklılaşma, rüyada ya da televizyonda izlenenlerin gerçek olduğunun düşünülmesi, bunların gerçek olduğuna kesin bir şekilde inanılması, mantıksız veya düzensiz bir şekilde konuşma, gerçekte olmayan objeleri görme, kendi kendine konuşma, sebepsiz yere gülme, başka birisi olduğunu sanma, sevindirici olaylara üzülme, üzüntü verici olaylara ise sevinme, kişisel hijyene dikkat etmeme ve sosyal hayattan uzaklaşma çabasıdır" diye konuştu.
"ÖN YARGILAR HEM HASTAYI HEMDE HASTA YAKINLARININ HAYATLARINI ZORA SOKMAKTADIR"
Hastaların bir çoğunun uygun tıbbi tedavi ve psikososyal destekle iş yaşamı dahil olarak, sosyal ilişkilerini devam ettirerek üretken bir hayat yaşayabildiğini vurgulayan Kemik, "Toplumumuzda şizofreni hastalarının saldırgan ve tehlikeli olduğu gibi farklı önyargılar mevcuttur. Bu ve benzeri önyargılar, ayrımcılık ve damgalamalar hem hasta hem de hasta yakınlarının hayatlarını zora sokmaktadır. Hasta ve yakınları için damgalama ve etkileri ile baş etmek, hastalıkla baş etmelerinden daha zor olmaktadır. Bu önyargıların azaltılması, hasta ve yakınlarının ayrımcılık ve damgalanmadan korunması ve toplumsal bilinçlenme konusunda toplumun tüm bireylerine büyük görev düşmektedir. Şizofreni hastalığı bireyin kendisini, ailesini, sevenlerini, çevresini dolayısıyla tüm toplumu etkilemektedir. Ülkemizde ve dünyada ruhsal hastalıkların tedavisinde öncelikle bireylerin bulundukları çevreden koparılması yerine yaşadıkları sosyal çevre ile bütün bir şekilde tedavilerinin devam ettirilmesi yöntemi son yıllarda tercih edilmektedir" şeklinde konuştu.
Mersin'de Toplum Ruh Sağlığı Merkezi hizmetinin verildiğini kaydeden Kemik, "Toplum Ruh Sağlığı Merkezlerinde, hastalık ve tedavi, tedavinin olası yan etkileri konusunda bilgilendirme, hastalığın neden olduğu problemlerle başa çıkma, hastanın ilgisi ve yeteneğine göre güzel sanatlar, müzik, spor, tarım faaliyetleri gibi alanlarda uğraşı tedavisi yaparak hastalığın neden olduğu yeti kaybını azaltma, hastanın sosyalleşmesini sağlama, hastayı olabildiğince hayatın içinde tutmak için rehabilite etme, üretken hale getirme hizmetleri sunulmaktadır" ifadelerini kullandı.