'Utanmayan' her insana 'Utanmaz' derler Meryem!

Sacit Aslan sacitaslan@gmail.com
Hürriyet'te yer alan habere göre birçok şirketi 40 milyon TL dolandırıp ortadan kaybolan kızı Lara'nın babası Can Ateş'in arkasından konuşmadığını belirten Uzerli, isyan etmiş, özetle ben utandım filan demedim diyor. 

"Sevgili Arkadaşlar, Benimle ilgili yorumlarınızda istediğiniz şeyleri yazın tabi ki özgürsünüz... Fakat sanki benim ağzımdan duymuşsunuz gibi yorumlar yapmayın, bu tamamen yalan olur. Dürüst kalın daha doğru." diyerek gazetecilere dürüstlük, doğruluk derside veriyor  Meryem Uzerli.

Eğer Meryem’in ağzından söylemediği şeyler uydurulduysa siteminde haklıdır ancak  ‘Benimle ilgili yorumlarınızda istediğiniz şeyleri yazın tabi ki özgürsünüz..’ sözleri ne demek oluyor?  Gazetecilerin Meryem’in çocuğunun babası ile ilgili durumdan dolayı utandığını şeklindeki yorumlarına niye bu sitem o zaman? İstediğiniz gibi yorum yapın diyor yorum yapmışlar işte niye kızıyor, benim anladığım gazetecilerle Meryem ipleri koparmak istemiyor sözleri siz yazın aman gündemden eksik olmıyayım sonra ben ayar veririm anlamına geliyor herhalde  başka bir izah tarzı bulamadım.

Ya da zihinsel bir eksen kayması var söylediklerinde halbuki epeydir dinlendi yorgunluk, tükenmişlik sendromunun geçmiş olması lazım!

Fakat  'utanmak' fiili ile ilgili yazdıkları 'kaş yapayım derken göz çıkarmak’ ‘şecaat arz ederken sirkatin söyleme’ örnekleri olarak ders kitaplarına geçecek cinsten.

Can Ateş olayından dolayı utanma konusunda bakın ne diyor Meryem Uzerli: "Hiç bir zaman bir insan beni utandıramaz. Neden? Hepimiz insanız ve herkesin bu hayatta farklı ruhsal bir yolu var. Ben kimim birinin yolunu yargılıyayım....."

Haydaa eğer gazetelerde yazılanlar doğruysa Can Ateş’in yaptıkları Meryem’e göre seçtiği ‘Ruhsal Yol’ ile ilgili, işin içinde yazılanlar doğruysa bir yolunu bulma varda, ‘ruhsal’ olduğunu Meryem Uzerli’den öğreniyoruz, Meryem’in sözlerindeki felsefi boyut bana ağır geldi midem kaldırmaz.

Utanma insanlara özgü bir his, hayvan sevgim bilinir insanlardan hayvanları ayıran bence tek duygu ‘utanç’ çünkü hayvanlar utanılacak şeyler yapma imkanına sahip değiller zaten, dolandırıcı sigortacı, zimmetine para geçiren banka müdürü, öğrencisine sarkan öğretmen, karısını döven koca, baldızına tecavüz eden enişte hayvan yok benim bildiğim kadarıyla, pek çoğunun bakımıyla meşgulüm hepsi efendi efendi oturuyor bu işlere bulaşmadan.

Utanmayan insana "utanmaz" derler her ülkede her dilde, bunu bilmez mi Meryem!

Ha birde "Utan utanmazdan, kork korkmazdan" da derler Hürrem Sultan!!!

Elbette Hukuk varken kimse kimseyi yargılayamaz, kimse bunu Meryem’den istemiyor zaten ama ortada dürüst olmayan bir şeyler döndüğü şüphesi çarşaf çarşaf yazılıyor birlikte olduğu çocuk sahibi olduğu adamla ilgili. Bula bula bu lafları mı buldu söyleyecek Meryem! Acele Türkçe ifadesi sağlam bir menajer, yardımcı, stratej her kimse Meryem yerine yazacak bulursa kendi iyiliği için olur gibime geliyor.

Bu tür suçlamalar karşısında dürüst bir insan ortaya çıkar ve gerekli açıklamaları yapar Can Ateş’ten ses yok. Bunda Meryem’in suçu olduğunu da kimse söylemiyor sadece adam namına , müşterek çocukları adına utanmış, üzülmüş olma ihtimali üzerine bir şeyler yazılmış ve anlaşılan uydurulmuş. 

İyi niyetten şüphe yok, böyle hallere bulaşmış insanların yakınlarına ‘çok üzgün’ olmalı diye hassasiyet gösteren ve yakınlarının yaptıkları yüzünden mağdur olmamaları için özen gösteren geleneksel bir yapı vardır toplumumuzda ve buna şükretmeliyiz, önemlidir bu hassasiyetler öyleki yakın tarihimizde babası asılmış ama çocuğu devlet tarafından sahiplenilmiş ve  gene devletin çok üst makamlarına gelmiş çocukların hikayeleri vardır, hemde bir değil, iki değil.

Meryem anlaşılan durumu anlamadı ya da biz Can Ateş’in ruhsal seçimine gösterdiği saygıyı henüz anlamadık.

Sizde niye uydurdunuz be gazeteci arkadaşlarım, Meryem’in utandığı filan yokmuş.

İnsanın onuru ve utancı elele yürür, yanlışlarından utanan şerefli insanlar tanıdım, bu yüzden şanslıyım belki Meryem onca şöhret ve paraya rağmen benim kadar şanslı değildi.

Meryem’in son söz olarak gazetecilere söyledikleri ise derin düşüncelerinin üzerine tüy dikiyor;

‘Eğer dürüst olmak sizin için o kadar zorsa, en azından biraz daha hassas ve saygılı olmaya çalışın. (Bu cümleler iyi gazeteciler için geçerli değil, gerçek haber yazmayanlar için yazıyorum sadece) Sevgiler herkese ve mutlu günler, Meryem"

Dürüstlükten filan girmiş bu sefer mevzuya, ama seçenek sunuyor yani dürüst olmak zor ise hassas ve saygılı olmanız yeterli gazeteci arkadaşlar.

Meryem Uzerli bu dürüstlük önerilerini görürüsek Can Ateş’e söyleriz, sağ ol bilgilendik...

Sacit ASLAN
Tüm yazılarını göster