Yeşil kahvenin faydaları ve zararları!
Son yıllarda da zayıflamak için piyasaya sürülen ürünlerin başında yeşil kahve geliyor.
Haber 7'de yer alan habere göre yeşil kahvenin etki mekanizmasını içerisindeki klorojenik asit oluşturuyor. Klorojenik asitin gerçek etkisini gösterebilmesi için günde 7 fincan içilmesi gerekiyor.
Bu da yüksek kafein miktarı; yani yüksek tansiyon, yorgunluk, sinirlilik, kansızlık, kalp çarpıntısı, kemik erimesi, böbrek yetmezliği demek… Peki yeşil kahvenin yararları nedir, nasıl ve ne kadar tüketilmeli?
Dünyaca Ünlü Türk Kalp Cerrahı Dr. Mehmet Öz kendi adını taşıyan Dr. Öz Show'da yeşil kahve ve klorojenik asit özütü arasındaki farkı belirtmiş olmasına rağmen yeşil kahvenin satışları konusunda bu isimden faydalandı ve geçtiğimiz günlerde de bu reklam çalışmaları sebebiyle ABD senatosuna ifade verdi.
DAHA AZI ZAYIFLATMIYOR
Yeşil kahve ile ilgili yapılan araştırmalar gösteriyor ki klorojenik asidin zayıflatıcı etkisi mevcut. Fakat insanların yeterli seviyede klorojenik asit alabilmeleri için günde en az 6-7 adet büyük fincanda yeşil kahve içmesi gerekiyor. Bu durumda yeşil kahvenin içerisindeki kafein miktarı; yüksek tansiyon, yorgunluk, asabiyet, titreme, ishal, kusma, bulantı, kalp çarpıntısı, su kaybı, böbrek yetmezliği, kramp, kemik erimesi, kansızlık (anemi) ve kalp yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Daha az miktarda içilen yeşil kahvenin de zayıflamada herhangi bir etkisi bulunmuyor.
Öte yandan zayıflamak için tavsiye edilen klorojenik asit, sadece kilo kaybını sağlaması ile değil aynı zamanda diyabet, kalp-damar hastalıkları ve kanser başta olmak üzere pek çok kronik metabolik hastalığa, Alzheimer ve Parkinson gibi önemli nörolojik hastalıklara karşı da korunma sağlıyor.
Kilo vereceğim derken kafein zehirlenmesi yaşayabilirsiniz
Klorojenik asidin faydalarıyla ilgili açıklama yapan ODTÜ Gıda Teknolojileri Uzmanı Dr. Uğur Göğüş şu bilgileri paylaştı: “Kahve ile ilgili soru işaretlerinin oluşmasının en büyük sebebi içerisindeki kafein miktarıdır. 4 bardak kahve içtiğinizde içerdiği 400 mg kafeinden dolayı kendinizi biraz zinde ve dinç hissedebilirsiniz. Zira yeşil kahvede kafeinden çok daha yararlı, kanser düşmanı ve şeker emilimini azaltarak kilo verdiren klorojenik asit adlı bir madde var.
Bu maddenin kilo azaltıcı etkisi içinse en az günde 7 su bardağı kahve tüketmek gerekiyor ki 4 bardağın üzerine çıktıkça içindeki yüklü kafein miktarı yüksek tansiyon, yorgunluk, kalp yetmezliği dahil ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor; bu da kafein zehirlenmesi anlamına geliyor. 7 su bardağı dolusu kahvede bulunan kilo verdirebilecek klorojenik asit miktarını aynı miktar kahvedeki kafeinin ciddi hayati tehlikeleri olmaksızın günlük 600 mg klorojenik asit ile alabiliyor ve kilo verebiliyorsunuz.”
Önemli faydaları var
Dr. Göğüş, lanse edilenin yanında klorojenik asitin faydalarını da açıkladı:
DİYABETİ ENGELLER
"Yemeklerden yarım saat önce alınan klorojenik asit; bağırsakta şekerin emilimini sağlayan sodyum ve potasyum mineralleriyle etkileşime geçerek, fazla şekerin kana geçmesini engeller. Böylelikle yemeklerden sonra kana karışan şeker miktarında yüzde 29-40 oranında azalma olur. Kana karışan şeker miktarında ki bu azalma özellikle diyabet hastalığından korunmada çok etkilidir.
KANSERİ ÖNLER
Klorojenik asit pankreasta bulunan ve kan şekerinin düşmesini sağlayan insülin hormononu etkileyerek engellerken, yine pankreasta salgılanan glukagon hormonunun salınımını arttırır. Glukagon hormonu insülinin tersine hücrelerden kana şekeri çeker, hücrelerde şeker birikimini engeller. Hücrelerde fazla şeker olması kanser hücrelerini besleyerek kanseri tetikleyebilmekte ve de fazla şeker hücrelerde yağa dönüşerek hücre ve doku yağlanması sonucu obeziteye sebep olabilmektedir.
KALBİ VE DAMARLARI KORUR
Kandaki şekerin fazlasının yağa dönüşmesi aynı zamanda damarların kireçlenmesine neden olabilir ki bu durumda kalp yetmezliği ve kalp krizini tetikler. Zaten kalp damar hastalıklarının kökeninde de kan damarlarındaki şeker ve yağ fazlasından kaynaklanan bu kireçlenme yatmaktadır.
KRONİK HASTALIKLARA KALKAN
Fazla şeker-yağ kanda ve hücrede solunan havadaki oksijenle tepkimeye girerek toksik radikal adı verilen zararlı maddeler açığa çıkarır. Bu zararlılar damar çeperlerinde birikerek; damar tıkanıklığına, kalp- damar hastalıklarına, mide yüzeyini tahrip ederek gastrit ve ülsere, beyin damarlarında birikip bu damarları daraltarak alzheimer ve parkinsona neden olur.”
Bu da yüksek kafein miktarı; yani yüksek tansiyon, yorgunluk, sinirlilik, kansızlık, kalp çarpıntısı, kemik erimesi, böbrek yetmezliği demek… Peki yeşil kahvenin yararları nedir, nasıl ve ne kadar tüketilmeli?
Dünyaca Ünlü Türk Kalp Cerrahı Dr. Mehmet Öz kendi adını taşıyan Dr. Öz Show'da yeşil kahve ve klorojenik asit özütü arasındaki farkı belirtmiş olmasına rağmen yeşil kahvenin satışları konusunda bu isimden faydalandı ve geçtiğimiz günlerde de bu reklam çalışmaları sebebiyle ABD senatosuna ifade verdi.
DAHA AZI ZAYIFLATMIYOR
Yeşil kahve ile ilgili yapılan araştırmalar gösteriyor ki klorojenik asidin zayıflatıcı etkisi mevcut. Fakat insanların yeterli seviyede klorojenik asit alabilmeleri için günde en az 6-7 adet büyük fincanda yeşil kahve içmesi gerekiyor. Bu durumda yeşil kahvenin içerisindeki kafein miktarı; yüksek tansiyon, yorgunluk, asabiyet, titreme, ishal, kusma, bulantı, kalp çarpıntısı, su kaybı, böbrek yetmezliği, kramp, kemik erimesi, kansızlık (anemi) ve kalp yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Daha az miktarda içilen yeşil kahvenin de zayıflamada herhangi bir etkisi bulunmuyor.
Öte yandan zayıflamak için tavsiye edilen klorojenik asit, sadece kilo kaybını sağlaması ile değil aynı zamanda diyabet, kalp-damar hastalıkları ve kanser başta olmak üzere pek çok kronik metabolik hastalığa, Alzheimer ve Parkinson gibi önemli nörolojik hastalıklara karşı da korunma sağlıyor.
Kilo vereceğim derken kafein zehirlenmesi yaşayabilirsiniz
Klorojenik asidin faydalarıyla ilgili açıklama yapan ODTÜ Gıda Teknolojileri Uzmanı Dr. Uğur Göğüş şu bilgileri paylaştı: “Kahve ile ilgili soru işaretlerinin oluşmasının en büyük sebebi içerisindeki kafein miktarıdır. 4 bardak kahve içtiğinizde içerdiği 400 mg kafeinden dolayı kendinizi biraz zinde ve dinç hissedebilirsiniz. Zira yeşil kahvede kafeinden çok daha yararlı, kanser düşmanı ve şeker emilimini azaltarak kilo verdiren klorojenik asit adlı bir madde var.
Bu maddenin kilo azaltıcı etkisi içinse en az günde 7 su bardağı kahve tüketmek gerekiyor ki 4 bardağın üzerine çıktıkça içindeki yüklü kafein miktarı yüksek tansiyon, yorgunluk, kalp yetmezliği dahil ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor; bu da kafein zehirlenmesi anlamına geliyor. 7 su bardağı dolusu kahvede bulunan kilo verdirebilecek klorojenik asit miktarını aynı miktar kahvedeki kafeinin ciddi hayati tehlikeleri olmaksızın günlük 600 mg klorojenik asit ile alabiliyor ve kilo verebiliyorsunuz.”
Önemli faydaları var
Dr. Göğüş, lanse edilenin yanında klorojenik asitin faydalarını da açıkladı:
DİYABETİ ENGELLER
"Yemeklerden yarım saat önce alınan klorojenik asit; bağırsakta şekerin emilimini sağlayan sodyum ve potasyum mineralleriyle etkileşime geçerek, fazla şekerin kana geçmesini engeller. Böylelikle yemeklerden sonra kana karışan şeker miktarında yüzde 29-40 oranında azalma olur. Kana karışan şeker miktarında ki bu azalma özellikle diyabet hastalığından korunmada çok etkilidir.
KANSERİ ÖNLER
Klorojenik asit pankreasta bulunan ve kan şekerinin düşmesini sağlayan insülin hormononu etkileyerek engellerken, yine pankreasta salgılanan glukagon hormonunun salınımını arttırır. Glukagon hormonu insülinin tersine hücrelerden kana şekeri çeker, hücrelerde şeker birikimini engeller. Hücrelerde fazla şeker olması kanser hücrelerini besleyerek kanseri tetikleyebilmekte ve de fazla şeker hücrelerde yağa dönüşerek hücre ve doku yağlanması sonucu obeziteye sebep olabilmektedir.
KALBİ VE DAMARLARI KORUR
Kandaki şekerin fazlasının yağa dönüşmesi aynı zamanda damarların kireçlenmesine neden olabilir ki bu durumda kalp yetmezliği ve kalp krizini tetikler. Zaten kalp damar hastalıklarının kökeninde de kan damarlarındaki şeker ve yağ fazlasından kaynaklanan bu kireçlenme yatmaktadır.
KRONİK HASTALIKLARA KALKAN
Fazla şeker-yağ kanda ve hücrede solunan havadaki oksijenle tepkimeye girerek toksik radikal adı verilen zararlı maddeler açığa çıkarır. Bu zararlılar damar çeperlerinde birikerek; damar tıkanıklığına, kalp- damar hastalıklarına, mide yüzeyini tahrip ederek gastrit ve ülsere, beyin damarlarında birikip bu damarları daraltarak alzheimer ve parkinsona neden olur.”