Yılmaz Özdil, Uğur Dündar’a ‘Sezgin Baran Korkmaz’ göndermesini sürdürdü
Sözcü gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, köşe komşusu ve uzun süre birlikte program yaptıkları Uğur Dündar’a, Artı 1 TV’nin arkasında, Ekin Alptekin üzerinden Sezgin Baran Korkmaz olduğu yolunda yaptığı göndermeleri, “Neticede kanal kiminmiş” mesajıyla sürdürdü.
Göz ameliyatı nedeniyle Sözcü’deki köşe yazılarına ara veren Yılmaz Özdil, dün akşam (21 Haziran 2021) Twitter’daki hesabından, Artı 1 TV kurucularından Uğur Dündar’ı ima eden şu mesajları paylaştı:
- Dürüst ve güvenilir (!) araştırmacı gazetecilerin SBK aşına su katmak istemem ama, SBK’nın kafakola aldığı gazetecilerin listesi ABD’de açılan davanın iddianamesinde yazıyor... Kimlere televizyon kanalı kurdurdukları bile orada yazıyor!
- SBK’nın kafakola aldığı gazetecileri, kime hangi televizyonu kurdurduklarını biliyorum ama söylemem demedim, aksine açık açık söylüyorum, ABD’deki iddianamede yazıyor... Dürüst ve güvenilir (!) araştırmacı gazeteciler niye bu mevzudan hiç bahsetmiyor diye soruyorum?
- SBK iddianamesinde yazılanları sordum, Tele1’de değerli ağabeyim Uğur Dündar’la Tuncay Mollaveisoğlu beni eleştiriyor, sormayayım o halde...
Yılmaz Özdil’in bu tweetleri üzerine Tele 1’de Tuncay Mollaveisoğlu’nun sınduğu “Anında Manşet” programına katılan Uğur Dündar, ağır sözlerle tepki göstererek imaları yalanladı.
Dündar ve Mollaveisoğlu’ndan ret
Dündar, Artı 1 TV’nin kendisiyle birlikte kurucularından olan ve genel yayın yönetmenliğini üstlenen Mollaveisoğlu ile birlikte Artı 1 TV’nin kuruluş sürecini anlattı. Artı 1 TV projesine sermaye ararken Prof. Dr. Burhan Şenatalar ve Murteza Çelikel’in yönlendirmesiyle, eski DİSK Genel Genel Sekreteri Mehmet Ertürk’ün iş adamı olan oğlu Altan Ertürk ile görüştüklerini aktardı. Altan Ertürk ile Tuncay Mollaveisoğlu ve Prof. Dr. Haluk Şahin gibi isimlerinde tanıklığında yaptığı buluşmalarda üç soru yönelttiğini vurgulayan Dündar, bu konuları, “Editoryal bağımsızlığımıza karıştırmayız, bilmediğimiz başka bir ortağın var mı, kanalda çalışacakların bir yıllık ücretlerini karşılayacak kaynağın var mı” şeklinde aktardı.
Ertürk’ün başka bir ortağı olmadığını, ücretleri karşılayacak mali kaynağa sahip olduğunu ve editoryal bağımsızlık sözü verdiğini aktaran Uğur Dündar ile Tuncay Mollaveisoğlu, kanalın 2013 yılında Gezi olaylarını en iyi veren mecra olduğunun altını çizdiler.
Gezi süreci ile başka bazı haberlerde ‘patrondan müdahale gelmeye başladığını’ vurgulayan Mollaveisoğlu, bu nedenle tartıştığı Altan Ertürk’ün, kuruculuğunu ve genel yayın yönetmenliğini yaptığı kanaldan kendisini attığını aktardı.
Uğur Dündar da, kendilerinden habersiz Mustafa Hoş’un işine son verdiği için Altan Ertürk’ün yanına gittiğini, tepkisine itiraz görmediğini, aksi halde Ertürk’e ‘kafa atacağını’ anlattı.
‘Ayrıldıktan sonra öğrendik’
Dündar ile Mollaveisoğlu, ücretleri de ödemeyen Altan Ertürk’ün editoryal sürece müdahalelerinin ardından kanaldan ayrıldıklarını aktardılar. Dündar, kanaldan 80 bin liralık alacağı için dava bile açmadığını sözlerine ekledi.
Ayrıldıktan sonra, Artı 1 TV’nin arkasında, halen ABD’de açılan kara para davasında Sezgin Baran Korkmaz’la birlikte yargılanan Ekim Alptekin’in çıktığını öğrendiklerini açıklayan Dündar ve Mollaveisoğlu, Altan Ertürk’ün bu durumu kendilerinden sakladığının altını çizdiler, o sıralarda sadece Kars’taki bazı yerel haberlerde adı geçen Sezgin Baran Korkmaz’ın adının bile duyulmadığını vurguladılar.
Tuncay Mollaveisoğlu, Artın 1 TV’nin arkasında, Sezgin Baran Korkmaz’a ait Mega Varlık Yönetimi şirketinde de yönetici olan Alptekin’in bulunduğunu kanaldan ayrıldıktan sonra öğrendiklerini vurgularken, “Bunu öğrenince Türkiye Gazeteciler Sendikası’na giderek, ‘Bu arkadaş bizi dolandırdı, kanalı gasbetti, emeğimizle kurduğumuz kanala çöktüler. Bu adamın (Altan Ertürk) arkasında Ekim Alptekin diye biri varmış. Biz bunu tanımıyoruz’ dedim, sendikada açıklamam var, kayıtlarda var” dedi.
Uğur Dündar da, ‘bu gerçekleri en iyi bilecek kişi konumunda’ bulunduğunu vurguladığı Yılmaz Özdil’den ‘hayatı boyunca sırtından yediği en büyük hançeri yediğini’ söyledi. ‘Ağlamamak için kendisini zor tuttuğunu’ anlatan Dündar, Özdil için “Yazıklar olsun sana. Çok ayıp. Kim ise açık açık yazacaksın kardeşim, ima etmeyeceksin, insanları töhmet altında bırakmayacaksın. Sana ‘kardeşim’ dedim. Adam değilmişsin. Değersizsin. Cenazeme bile gelmeyeceksin. Karşıma çıkarsan fena yaparım” gibi ifadeler kullandı.
Dündar, tavrının nedenini sorgularken Yılmaz Özdil için, “İsmail Saymaz’a takmış kafayı” ifadesini de kullandı.
Özdil’den yanıt: Neticede kiminmiş?
Mollaveisoğlu, program sırasında bir ara Yılmaz Özdil’in bağlanacağını anons etti. Ancak ilerleyen dakikalarda Özdil programa bağlanmadı. O sırada programa bağlanan duayen tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen, Uğur Dündar’ın yanında olduğunu vurguladı.
Dündar ve Mollaveisoğlu’nun Artı 1 TV sürecine ilişkin olarak anlatımlarının ardından, Yılmaz Özdil, Twitter hesabından şu iki mesajı paylaştı:
- Neticede kanal kiminmiş?
- SBK’yla ilgili ABD’deki Borajet davası...
Kaynak: t24.com.tr