Aşk, hapishane olmasın!
Aşk, hapishane olmasın!
Erkekler genellikle akıllarından ne geçiyorsa söylüyor, biz kadınlar gibi bir konuya takılıp kalmıyorlar. Üstüne üstlük çoğunlukla yataktan tatmin olmuş bir şekilde kalkmayı da becerebiliyorlar... Belki de onlardan biraz ilişki tavsiyesi almanın zamanı geldi de geçiyor bile. İşte bu düşünceyle, aşkta ve sekste onları haklı bulduğumuz noktaları bir araya getirdik.
Erkeklere ne kadar kızsak da, bazı konularda haklı olduklarını kabul etmemiz gerekiyor. Onların fikirlerini ve içgüdülerini gerçekten dinlediğimiz zaman, belki de daha sağlıklı ve mutlu bir aşk hayatımız olacak, kim bilir? "Nasıl yani?" diye sorduğunuzu duyar gibiyiz. En iyisi onlara hak verdiğimiz 10 gerçeğe bir göz atın.
►Bilgisayar oyunları sizi yakınlaştırır
Erkek arkadaşınızın arkadaşlarıyla toplanıp Play Station oynaması
size saçma gelebilir. Hatta bunu çocukça bulup bu konuda yorum bile
yapmak istemeyebilirsiniz. Bu alışkanlığını ne kadar saçma ve
çocukça bulursanız bulun, bir kere denemekten zarar gelmeyeceğini
kabul edin. Meral bu durumun tipik bir örneği. "Nasıl bir şey bu,
bir de ben deneyeyim" dedikten sonra oyun bağımlısı olup çıkmış.
Artık her fırsatta nişanlısıyla beraber oynayıp kozlarını
paylaşıyorlar. "Bana oynamak isteyip istemediğimi sorduğunda ve
benden evet cevabı aldığında çok mutlu oluyor. En güzel kısmı ise,
durmadan onu yenmem" diye gülerek anlatıyor.
►İnternet alışkanlıklarının sevgiyle ilgisi yoktur
İnternet hayatımıza her gün yeni bir şeyler getiriyor. Onlardan
biri de arkadaşlık siteleri. Ne kadar çok arkadaşınız olursa o
kadar popüler oluyor, ne kadar çok resim koyarsanız o kadar sosyal
oluyorsunuz. Ama erkek arkadaşınızın arkadaş sayısı veya listesine
devamlı birilerini eklemesi sizi zamanla rahatsız etmeye
başlayabiliyor.
Hatta zaman zaman etrafımızda sırf Facebook yüzünden kavga eden
çiftler bile görüyoruz. 25 yaşındaki Mısra "Çıkmaya başladıktan bir
süre sonra erkek arkadaşımın Facebook'unda hâlâ bekar yazmasını bir
türlü kabullenemiyordum. Sonunda kendimi tutamayıp 'Neden ilişkide
olduğunu yazamıyorsun? Bazı insanların ilişkimizi bilmesini
istemiyor musun?' diye ona bağırdım. Anlamayan bir yüz ifadesiyle
bana baktı ve 'O dediğin nereden yapılıyor ki?' diye sordu" diye
yaşadığı olayı anlatıyor.
Sadece bir siteyi baz alarak sevgilinizin sizi her an
aldatabileceği veya sizi sevmeyeceği düşüncelerini kafanızdan atın.
Arkadaşlık sitelerinin her zaman amaç değil, bir araç olabileceğini
unutmayın.
►Başka insanlara bakmak normaldir (ve hatta güzeldir)
Adı üstünde: Sadece bakmaktan bahsediyoruz. Bazı kadınlar,
kendilerine aşık erkek arkadaşlarının başka kadınlara kesinlikle
bakmaması gerektiğini düşünürler. Güzelliklerle dolu bir dünyada
yaşıyoruz. Tabii ki yolda yürürken veya bir yerde oturup yemeğini
yerken başka kadınlara bakacak. Siz de erkeklere baktığınızı kabul
edin. Kız arkadaşlarınızla dışarı çıktığınızda etrafınızdaki
erkekler hep çirkin mi oluyor? Siz de yakışıklı erkeklere bakıp
aranızda yorumlar yapıyorsunuzdur. Bazı çiftler bunu beraberken de
yapıyor. Uzaktan fazla "rahat" bir ilişki gibi gözükse de, aslında
bu durum, o iki insanın birbirleriyle ne kadar rahat olduklarını
gösterir. 32 yaşındaki Aslı "Kocam kadınlar hakkında yorum
yaptığında kendimi iyi hissediyorum.
Çünkü diğer insanların güzelliklerinden birbirimize bahsedecek
kadar ilişkimize güvendiğimizi anlıyorum" diye örnek veriyor. Size
de hep böyle rahat takılın demiyoruz. Ama George Clooney'nin
güldüğü zaman gözlerinin kenarlarında oluşan kırışıklıkları
görmemezlikten gelmeye razı olamıyorsanız size bir önerimiz var:
İnsan doğasının doğuştan gelen bu özelliğini kabul edin ve sadece
bir bakışın erkeğinizin sizi aldatacağı anlamına gelmeyeceğini
unutmayın.
►Çok seks iyi seksi beraberinde getirir
Bazı çiftler vardır, görür görmez seks hayatlarının ne kadar
muhteşem olduğunu anlarsınız. Durmadan sevişip her seferinde orgazm
olduklarından eminsinizdir. Örneğin Justin Timberlake ve Jessica
Biel. Ya da Beyoncé ve Jay Z. Sanki her yerde sevişebilirmiş gibi
gözüküyorlar değil mi? Burada aklınıza şöyle bir soru gelebilir: Bu
kadar çok seks yapmalarının sebebi seksin çok iyi olmasından mı?
Yoksa seksin çok iyi olmasının sebebi çok fazla sevişmeleri mi?
Aslında "Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan çıkar" tipi
soruların çok da önemi yok. Erkeklerin bildiği ve bizim bazen
unuttuğumuz şey, sekse her zaman hazır olmanın bizi daha çok mutlu
edeceği gerçeği. Sevişme sıklığı, iyi bir sevişmeyi muhteşem seks
haline getirebilir. Bu şekilde birbirinizin vücuduna aşinalık
kazanır ve ufkunuzu genişletip yatakta yaratıcı şeyler
deneyebilirsiniz. Kısa sürede ne kadar seksi bir çift olacağınızı
göreceksiniz!
►Bazı Şeyleri içinizde tutmayın
Birşeyi sevip sevmediğinizi bir tek kendiniz bilebilirsiniz. Belki
kediniz veya en yakın arkadaşınız hareketlerinizden bir şey
çıkarabilir ama erkek arkadaşınızdan bunu beklemeniz çok doğru
değil. Bunun kolay olmadığını da kabul edin. 26 yaşındaki Altuğ bu
konuda çok dertli: "Lütfen bizimle konuşun! Neyi istediğinizi veya
neden nefret ettiğinizi bilmemize imkan yok." Erkek arkadaşınızın
beyninizden geçenleri otomatik bir şekilde algılayıp ona göre
hareket etmesini beklemeyin. Bu, sizi atının arkasına atıp gün
batımına doğru koşması kadar gerçek dışı. Hayatınızdaki erkeğe ne
yapması gerektiği ve bunun ne zaman yapılmasının doğru olduğunu
uygun bir dille anlatın. Böylece sonsuza kadar mutlu
yaşarsınız.
►Bazen susmak iyidir
Özellikle ilişkinin başlarında, sohbet esnasında ortaya çıkan
suskunluklar herkesin korkusudur. Etrafınıza bakmaya başlar,
birbirinizin hakkında başlıca şeyleri öğrendikten sonra çaresizce
yeni konu arayışına girmeye çalışırsınız. İşte o zaman birşey
söyleyebilmek, anlatabilmek için kıvranırsınız. Ona altı
yaşındayken başınızdan geçen bir macerayı anlatmaya başlamadan önce
şunu aklınızın bir köşesine yazın: Sadece sessizliği bozmak için
ses vermeden anlattığınız şeyler kimsenin ilgisini çekmez. 31
yaşındaki Ceren şöyle açıklıyor: "Kelimeler bazen sadece bir
bakışla kuracağınız bağlantıyı bulanıklaştırabilir." Daha da
kötüsü, eğer karşınızdaki insana fırsat vermeyecek kadar çok
konuşursanız onu hiçbir zaman tanıyamazsınız. İlk günlerin
gerginliği geçtikten sonra sessizlik altın değerinde olacaktır.
Bazen birbirinizle konuşmadan sessizliğin tadını çıkarabilirsiniz.
İşte öyle zamanlarda sadece yan yana olmanın bile size yettiğini
anlarsınız.
►Batan gemiyi terk edin
Bazı ilişkilerin son kullanma tarihi vardır ve bazı kadınlar o
tarihi görmezden gelip ilişkilerini düzeltmeye çalışırlar. Bir de
erkeklere bakın. Kadınlar ilişkiyi nasıl kurtaracaklarını
düşünedursun, onlar hızlı bir kâr-zarar hesabı yapıp olay yerinden
uzaklaşırlar. Sevil, üniversitedeyken çıktığı bir çocuktan acı
gerçeği nasıl öğrendiğini şöyle anlatıyor: "Bir gün bana 'Senin ve
benim harika insanlar olmamız birbirimiz için doğru insan olduğumuz
anlamına gelmez' demişti. Bu olaydan sonra birinden eğer gerçekten
hoşlanmıyorsam eski sevgilimin bana söylediklerini hatırlayıp o
insandan uzaklaştım. Hep, bir yerde doğru insanın beni beklediğini
düşündüm ki hakikaten öyleymiş." Olaya bir de şu açıdan bakın: Çok
beğenerek bir elbise ya da bir bluz almış ve onu dolabın bir
köşesinde unutmuş olabilirsiniz. Uzun bir aradan sonra kıyafeti
denediğinizde, size aldığınız zamanki kadar yakışmadığını fark
edebilirsiniz. İşte o zaman onu elinizden çıkartmanın yollarını
ararsınız. Belki bir yardım kuruluşuna veya ihtiyacı olan birine
verirsiniz. Erkeklerde de bu durum aynıdır. Durumun ümitsizliğinin
farkına vardığınızda kararlılıkla erkeğinize veda
edebilirsiniz.
►Seks söz konusu olduğunda, olan olmuştur
Kadınlar, sevgililerinin eski ilişkilerini takıntı haline getirip
bu konuda kafalarının içinde bir takım hesaplar yapmaktan
kendilerini alıkoyamaz. Hatta eski erkek arkadaşlarıyla onların
eski sevgililerini kıyaslamaya kadar gidebilir bu durum. Erkekler
ise bu konuda öylesine rahat ki, "N'olmuş yani?" deyip olayın
içinden kolayca sıyrılabiliyorlar. 31 yaşındaki Melek kocasıyla
yaşadığı durumu şöyle anlatıyor: "Kocamla tanışmadan önce oldukça
aktif bir seks hayatım vardı. Gece kulüplerinde tanıştığım
erkeklerle beraber olur, her ay sevgili değiştirirdim. Bunu kocama
anlattığımda bana sadece 'olabilir' demekle yetindi. Melek'in
kocası belki de haklı. Değiştiremeyeceğiniz bir şey için neden
üzülesiniz ki? "N'olmuş yani?" durumu, eğer onun yattığı kişi
sayısı sizden fazlaysa ve skandallarla dolu bir geçmişe sahipse çok
doğru olabilir. Ama siz yine de bunu sorgulayıp sinirlerinizi boşu
boşuna yormayın.
►Hediye almak mecburiyet olmasın
Sevgililer günü, doğum günleri, yılbaşı gibi günler sevgilinize
hediye almanız için üzerinizde baskı kuran zamanlardır. Siz o
mağaza benim, bu alışveriş merkezi senin şeklinde dolaşıp erkek
arkadaşınıza hediye bakarken, o arkadaşlarıyla poker oynuyor
olabilir. Çünkü onlar için böyle günler bazen önemli olmayabiliyor.
Bazı erkekler doğum günlerinin kutlanmasından ve hatta
hatırlanmasından bile hoşlanmazlar. Sizin için özel olan günlerde
hiç olmazsa bir çiçek bekleseniz bile, o gül hiçbir zaman size
gelmeyebilir. Erkek arkadaşınız sizi ne kadar severse sevsin, bunu
hediye yoluyla göstermek istememesini normal karşılamalısınız.
Pelin kendi yaşadığı durumu şöyle anlatıyor: "Hediye almaktan ve
vermekten çok hoşlanırım. Sırf bu yüzden de erkek arkadaşımı
hediyelere boğarım. Küçük veya büyük hiç fark etmez, bunu onu
düşündüğümün bir göstergesi olarak algılarım. Üç ay boyunca
sevgilimi iyice şımarttıktan sonra bana küçücük de olsa bir şey
almadığını fark ettim. Bu konuda onunla yüzleşmek yerine bana
yaptıklarını, söylediklerini düşünmeye başladım. Ve işte o zaman
bir hediyenin aşkın simgesi olamayacağını anladım." Siz içinizden
geldiği gibi davranmaya devam edin ama aynı karşılığı almayınca da
bozulmayın. Her insanın aynı olamayacağını aklınızda
bulundurun.
►Herşeyi tartışmak zorunda değilsiniz
Sizin için önemli olan bazı konular erkek arkadaşınıza göre
üzerinde konuşulmaya bile değmeyecek cinsten olabilir. O size tepki
vermedikçe siz zıvanadan çıkabilirsiniz. Örneğin beraber
izlediğiniz dizideki bir karakterin yaptığı birşeyi sevgiliniz
sizinle uzun uzadıya tartışmak istemeyebilir. Size bu konuda biraz
sert cevap verdiğinde alınmamalısınız. Örneğin ona "Sana mesaj
attığımda neden hemen cevap yazmıyorsun?" diye çıkıştığınızda
bırakın erkek arkadaşınızın aşkını, ilişkinizin enerjisini
tüketiyor olabilirsiniz. Enerjinizi önemli şeylere saklayın. 30
yaşındaki Leyla, "Emir'le ilk çıkmaya başladığımız günlerde şimdi
hatırlamadığım saçma bir konu hakkında tartışmaya başladık. Sonunda
bana 'Bu saçma sebepten dolayı ayrılacak mıyız?' diye sordu. Ben de
birden durdum ve düşündüm. Tartışmaya değmeyecek bir konu olduğunu
anında anladım" diye anlatıyor. Aşk aslında idare etmesi kolay bir
şey. Neden zorlaştırasınız ki?