Bakan Şahin N.Ç kararını değerlendirdi

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, N.Ç. davasıyla ilgili daha önce her şeyi söylediklerini belirterek, "Mücadelemiz devam edecek. Yapılması gereken ne ise yaparız" dedi.

Bakan Şahin N.Ç kararını değerlendirdi

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, özürlüler için düzenlenen Teknokamp projesinin son gününde kapanış programına katıldı. 5 günlük programa katılan 10 özürlü gencin, kamp sayesinde teknolojiyi kullanılarak yeteneklerinin ortaya çıkarılması hedeflendi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, kendilerinin ilk yola çıktıklarında "İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın" dediklerini hatırlatarak, özürlü, genç-yaşlı, herkesin eşit olduğu bir Türkiye için yollarına devam ettiklerini söyledi. Bakanlıklarının artık icracı bir bakanlığa dönüştürüldüğünü hatırlatan Bakan Şahin, "Artık engellilerimizin kendine ait bir genel müdürlüğü var" dedi.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde engellilerle ilgili bir yasa olmadığını hatırlatan Bakan Şahin, kendilerinin ise öncelikle o yasanın çıkmasını sağladıklarını belirtti. 90 yıllarda engellinin sokağa çıkamadığını belirten Bakan Şahin, şimdi ise 2011 Türkiye’sinde ise yapılan önemli çalışmalar olduğunu, evde bakım hizmeti gibi hizmetlerin engellilere sunulduğunu kaydetti. Engellilerin haklı olarak mali destekle birlikte artık iş ve istihdam istediğini ifade eden Bakan Şahin, engellilerin iş dünyasına girebilmesi için alt yapının oluşturulması gerektiğinin altını çizdi. Bilimin ve teknolojinin çok hızlı yayıldığını söyleyen Bakan Şahin, "İlla teknolojiden yararlanabilmemiz için illa elimizin tutması, gözümüzün görmesi gerekmiyor" diyerek engellilerin de teknolojiden istifade edebileceğine dikkat çekti.

"BİZ BU ÇALIŞMANIN VERİMLİLİĞİNİ GÖRDÜK"

Teknokamp projesi için "Biz bu çalışmanın verimliliğini gördük" diyen Bakan Şahin, bu çalışmayı pilot çalışmaya dönüştürüp Türkiye’nin bütün köşelerinde çoğaltılacağını ve bunun uzun soluklu bir çalışmaya dönüştürüleceğini söyledi. "Bilgi ve teknolojiden engelli bütün kardeşlerimizin maksimum istifade etmesini, istihdamda ’ben de varım’ diyecek şekilde kendini yetiştirecek imkanları onlara sağlamak istiyoruz" diyen Şahin, ulaşılabilirlik sorununun çözümü için 6 ay gibi bir süre kaldığını ve istihdamla birlikte bu alanda yeni eylem planları ve güçlü politikalar ürettiklerini kaydetti.

Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Aylin Çiftçi ise, uygulamanın bir pilot uygulama olduğunu belirterek, Teknokamp’ın Türkiye’nin diğer bölgelerinde de uygulanabileceği yönünde önemli işaretler aldıklarını ve bundan da mutlu olduklarını söyledi. Kampın son günü olmasından dolayı düzenlenen törende ayrıca kampa katılan öğrencilerle ilgili fotoğraflardan oluşan bir eğitim filmi ekrana yansıtıldı.

Amerikalı Eğitmen Mark Coppin de, teknokampın kendisinin gerçekleştirdiği 11. kamp olduğunu ve daha önce ABD’de böyle kamplar düzenlediğini belirterek, "Teknokampın temel amacı teknolojiyi çocukların kullanımına hazır hale getirmek ve onların teknolojiyi kullanabilmesini sağlamaktır" dedi.

Çocukların bilgisayara ulaşabilmeleri halinde her şeye ulaşabileceklerine dikkat çeken Coppin, kampın ilk kuralının hayal gücünü kullanabilmek olduğu, ikinci kuralın ise her şeyin çocukların kontrolünde bulunması olduğunu söyledi. Son yıllarda İpad ve İphone gibi ürünlerin kullanımının yaygınlaştığını belirten Coppin, kampa katılan özürlü çocukların da bu teknoloji ürünlerinin nasıl kullanılacağını öğrendiklerini kaydetti. "Çocuklar gerçekten ne yapmak istediklerini gördüklerinde ve yaptıklarında özgüvenleri artıyor" diyen Coppin, teknolojinin çocukların önündeki engelleri kaldırma noktasında kendilerine yardımcı olduğunun altını çizdi. Kampta video düzenleme çalışmasının gerçekleştirildiğini kaydeden Coppin, "Teknolojiyi kullanarak önünüzdeki engelleri kaldıracağınıza eminim" diye konuştu.

Coppin konuşmasının sonunda ise, "10 sene sonra tekrar Türkiye’ye geldiğimde sizleri arkadaki kameraman arkadaşların yerinde görmek isterim" dedi.

Kampa katılan engelli öğrencilerden olan Hatice Duman, kapta yaşadıklarıyla ilgili yaptığı konuşmada, kampta çok güzel anlar yaşadıklarını ve bilmedikleri birçok şeyi öğrendiklerini söyleyerek, "Engelli öğrencilere imkan tanındığında ne kadar çok şey başarabileceğimizi gösterdik" diye konuştu. "İnşallah Teknokamp projesi ülkemizde devam eder" diyen Duman, kendisinin bu kampın devam etmesini istediğini söyledi.

"N.Ç. İLE İLGİLİ MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK"

Törenin sonunda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandıran Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, bir gazetecinin N.Ç. davasında yerel mahkemenin daha önce verdiği ’kızın rızası vardı’ kararını Yargıtay Başsavcılığı’nın ’hukuka uygun’ bulduğunu hatırlatması üzerine şunları kaydetti:
"N.Ç. ile ilgili biz söylenmesi gereken herşeyi hiç kimse söylemeden söyledik. Bu konuda ne düşündüğümüzü biliyorsunuz. Türkiye bir hukuk devleti. Biz buradaki vicdani rahatsızlığımızı ve adalet duygumuzdan dolayı Türk Ceza Kanunu’nda zaten 2002’de çok önemli değişiklikler yaptık. Bundan sonra bu tür olayların olmaması için 2002’de 2003’te tedbirler alındı. Buna rağmen yapılması gereken ne varsa, Adalet Bakanlığımızla beraber konuşuruz ve gereğini yaparız. Ama sonuçta hukuk devleti olarak verilen karara saygılı olmamız ve verilen kararla ilgili süreci hukuki boyutta devam ettirmemiz gerektiği gerçeğini de sizler de biliyorsunuz, bizler de biliyoruz. Ama bunlarla iglii süreçte, bunlar olmasın diye, N.Ç.’ler yaşanmasın diye, yasal altyapıda sürekli güçlendirmeye çalışıyoruz, hem bilimsel alt yapıyı sürekli beslemeye çalışıyoruz. Bu mücadelemiz topyekün bir mücadeledir diye sürekli söylüyoruz. Mücadelemiz devam edecek."

Başka bir gazeteci ise, Eğitim-Sen üyesi iki öğretim üyesinin sokakta eşinden şiddet gören bir kadına yardım etmek isterken haklarında dava açılmasından dolayı Bakan Fatma Şahin ve Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış hakkında savcılığa yapılan suç duyurusunu sordu. Kendilerinin haklarında dava açılan ve cezaya çarptırılan öğretim üyeleriyle görüşeceklerini belirten Bakan Şahin, "Bunun bizim çıkardığımız yasal alt yapıdan kaynaklı olduğundan dolayı böyle bir hukuki süreci başlatmışlar. Ben onlarla da konuşacağım. Biz sorunları çözme makamıyız, kimseyle çatışma, kimseyle mahkemelik olma gibi bir niyetimiz yok. Konuşacağız arkadaşlarla nasıl çözülecekse, onu da halledeceğiz" diye konuştu.