Başbakan Davutoğlu: "Bizi bölemeyecekler"
Diyarbakır'a giden Başbakan Davutoğlu terör saldırısında şehit düşen polislerin cenaze törenine katıldı. Vatandaşlar, Davutoğlu'nu 'Hoş geldin serok Ahmet, surlar gibi dimdik ayaktayız' pankartı ile karşıladı
Yeni Şafak'ta yer alan habere göre Başbakan Ahmet
Davutoğlu, beraberindeki eşi Sare Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı
Numan Kurtulmuş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu,
İçişleri BakanıEfkan Ala, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Sağlık
Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ve Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme
Bakanı Binali Yıldırım ile birlikte Diyarbakır'a geldi.
Başbakanlık özel uçağı “Ana" ile kente gelen Davutoğlu ve beraberindekileri, dün kente gelen Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı ile Vali Hüseyin Aksoy karşıladı.
Başbakan Davutoğlu, 8. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda, dün Bağlar ilçesinde bombalı araçla yapılan terör saldırısında şehit düşen polislerin cenaze törenine katıldı.
Davutoğlu Diyarbakırlılara seslendi
Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları ise şöyle;
"Aziz Diyarbakır'ın aziz hemşehrileri... Mescid-i Aksa'nın kardeşi, Süleymaniye'nin aziz kardeşi, Ulu Cami'nin aziz cemaati, hepinizi selamlıyorum...
Bu buluşmayı bize çok gördüler, 7 canımızı bizden aldılar. Diyarbakır ses veriyor, şehitler ölmez... İşte biraz önce 7 yiğidimizi aile ocaklarına gönderdik. O kardeşlerimiz sizin için gelmişti, bu minarelerden ezan susmasın diye gelmişti. Diyarbakır, Halep gibi Şam gibi tahrip olmasın diye geldiler. O kardeşlerimiz Ankara'da Bursa'da Erzurum'da doğmuş olabilir; ama o kardeşlerimiz ebediyen Diyarbakırlı diye anılacaktır. Onlar artık Diyarbakırlıdır. Serok Ahmet diyen dilleriniz de sağolsun.
Kardeşiniz Ahmet burada...
"Bizi bölemeyecekler"
Dün burada bu saldırıları yaptılar. Zannettiler ki belki hesapları şuydu, 'Başbakan Ahmet Davutoğlu, bu saldırılardan korkar, Diyarbekir'e gelmekten çekinir'. Bizi bölemeyecekler. Aziz Diyarbekirliler, biz bunlardan korkar mıyız? Biz bu alçakların saldırılarından, tehditlerinden Ulu Cami'yi, Diyarbekir'i bırakır mıyız? Siz bizi tanıdınız, biz sizi tanıdık. Allah şahit olsun, Konya ne kadar emniyet içinde olacaksa, Diyarbekir de o kadar emniyet içinde olacak. Konya ne kadar huzurluysa Diyarbekir de o kadar huzurlu olacak. Konya ne kadar benim evimse Diyarbekir de o kadar benim evimdir.
Korkmadık, korkmuyoruz, korkmayacağız. Buradaydık, buradayız, burada olacağız. Allah eğer bu canı bir gün alacaksa, işte dua ediyorum, Diyarbekir'de alsın. İşte dua ediyorum, Kürt kardeşlerimle beraber burada bu emaneti teslim edeyim. Ama bizi geri adım attıramazlar. Bizi bir adım dahi geriye döndüremeyecekler."
Başbakanlık özel uçağı “Ana" ile kente gelen Davutoğlu ve beraberindekileri, dün kente gelen Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı ile Vali Hüseyin Aksoy karşıladı.
Başbakan Davutoğlu, 8. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda, dün Bağlar ilçesinde bombalı araçla yapılan terör saldırısında şehit düşen polislerin cenaze törenine katıldı.
Davutoğlu Diyarbakırlılara seslendi
Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları ise şöyle;
"Aziz Diyarbakır'ın aziz hemşehrileri... Mescid-i Aksa'nın kardeşi, Süleymaniye'nin aziz kardeşi, Ulu Cami'nin aziz cemaati, hepinizi selamlıyorum...
Bu buluşmayı bize çok gördüler, 7 canımızı bizden aldılar. Diyarbakır ses veriyor, şehitler ölmez... İşte biraz önce 7 yiğidimizi aile ocaklarına gönderdik. O kardeşlerimiz sizin için gelmişti, bu minarelerden ezan susmasın diye gelmişti. Diyarbakır, Halep gibi Şam gibi tahrip olmasın diye geldiler. O kardeşlerimiz Ankara'da Bursa'da Erzurum'da doğmuş olabilir; ama o kardeşlerimiz ebediyen Diyarbakırlı diye anılacaktır. Onlar artık Diyarbakırlıdır. Serok Ahmet diyen dilleriniz de sağolsun.
Kardeşiniz Ahmet burada...
"Bizi bölemeyecekler"
Dün burada bu saldırıları yaptılar. Zannettiler ki belki hesapları şuydu, 'Başbakan Ahmet Davutoğlu, bu saldırılardan korkar, Diyarbekir'e gelmekten çekinir'. Bizi bölemeyecekler. Aziz Diyarbekirliler, biz bunlardan korkar mıyız? Biz bu alçakların saldırılarından, tehditlerinden Ulu Cami'yi, Diyarbekir'i bırakır mıyız? Siz bizi tanıdınız, biz sizi tanıdık. Allah şahit olsun, Konya ne kadar emniyet içinde olacaksa, Diyarbekir de o kadar emniyet içinde olacak. Konya ne kadar huzurluysa Diyarbekir de o kadar huzurlu olacak. Konya ne kadar benim evimse Diyarbekir de o kadar benim evimdir.
Korkmadık, korkmuyoruz, korkmayacağız. Buradaydık, buradayız, burada olacağız. Allah eğer bu canı bir gün alacaksa, işte dua ediyorum, Diyarbekir'de alsın. İşte dua ediyorum, Kürt kardeşlerimle beraber burada bu emaneti teslim edeyim. Ama bizi geri adım attıramazlar. Bizi bir adım dahi geriye döndüremeyecekler."