Beyin sağlığımız tehdit altında
Covid-19’un bilişsel sağlığa uzun vadeli etkilerinin tam olarak bilinmediğini belirten Selekler, “Önümüzdeki yıllarda bunamada artış olabileceğinden korkuluyor” dedi.
Sözcü Gazetesi'nden Nazan Doğaner Halıcı'nın haberine göre tüm dünyada korku salmaya devam eden yeni koronavirüs hala gizemini korurken, akıllarda soru işaretleri bırakmaya devam ediyor. Bunlardan biri de hastalığı geçirenlerin uzun vadede karşı karşıya kalabileceği bilişsel sorunlar… Çünkü iyileşen kişilerde kaygı, depresyon ve uykusuzluğun yanı sıra unutkanlık çok yaygın.
Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Kaynak Selekler, hastalığın beyin sağlığına etkilerini ve bu konudaki öngörüleri şöyle açıkladı:
"BEYİN SİSİ YAYGIN BİR SORUN"
CovId-19 öncelikle bir solunum yolu hastalığı olsa da nörolojik sorunlara da yol açıyor. Wuhan'daki 200'den fazla hastayla yapılan erken bir çalışmada, tüm vakaların yüzde 36'sında ve ağır vakaların yüzde 45'inde nörolojik komplikasyonlar tespit edildi. Fransa'da yapılan bir başka çalışmada, hastaların yüzde 67'sinde nörolojik semptomlar bildirildi. Bu semptomlardan ilki koku ve tat kaybıydı. Son zamanlarda birçok insan iyileşme sonrası hafıza kaybı, kafa karışıklığı, konuşmada zorluk gibi düşünce güçlüğüne neden olan “beyin sisi” yaşamaya başladı.
BİLİM İNSANLARI ENDİŞELİ
Yeni bir araştırmaya göre, Alzheimer dahil bunamalı (demanslı) hastalar pandemide daha yüksek risk altındadır ve daha kötü sonuçlara sahip olma ihtimalleri daha yüksektir. Covid-19'un hayatta kalanların bilişsel sağlığı üzerindeki uzun vadeli etkilerinin ne olacağını söylemek için henüz çok erken olsa da, bilim insanları hastalığın önümüzdeki yıllarda bunama ve diğer sinir sistemini yozlaştırıcı hastalıklarda artışa neden olabileceğinden endişe ediyor.
TAM NEDENİ BİLİNMİYOR
Virüs burundan girmesine rağmen akciğerlere, böbreğe, karaciğere ve beyne ulaşabiliyor. Çünkü kan damarlarına giriyor ve tüm vücudu dolaşıyor. Sonra belirli bir bölgede toplanarak bir ölçüde organ hasarı oluşturabiliyor. Otopsi çalışmaları hastanede yatan hastalarda bir dizi tekrarlayan nöropatolojik özellik ortaya çıkardı. Birçok nörolojik semptom, beyin dokusunun kendisinin enfeksiyonuyla değil, vücudun enfeksiyona ve ilişkili kan damarı hasarına karşı yaygın inflamatuar (iltihap) tepkisi ile açıklandı. Beyindeki oksijen eksikliğinden kaynaklanan minik kanamalar, küçük damar tıkanmaları ve bazı inflamasyon belirtilerinin bunlara neden olduğu ileri sürüldü. Ancak bu patolojilere tam olarak neyin sebep olduğu belirsiz ve tartışmalı. Bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.