Can Tanrıyar'ı Petek Dinçöz'ün ahı mı tuttu?
Fenerbahçe muhabirliğinden magazin dünyasına, oradan medya patronluğuna uzanan yolculuğun konuşulmaya korkulan hikayesini MedyaRadar’ın usta yazarı ‘Radar Operatörü’ yazdı…
"L.A. Confidential" (Los Angeles Sırları) UçanKuş Sırları”
90’lı yıllardan 2000’ler uzanan magazin dünyasının korku imparatorluğu…
90'lı yıllardan itibaren “Televole” kültürünün hâkim olduğu medyada, şöhretin yolu magazin programlarından geçiyordu… İşte o dönemde Can Tanrıyar yelkenlisine rüzgârı doldurmaya başlamıştı… O artık magazin dünyasında ‘astığı astık, kestiği kestikti…!’ Tanrıyar, birçok ünlü ismin korkulu rüyasıydı! Onun asparagas haberleri karşısında hak arayışına girmek demek bu sektörde bittiğinin resmiydi adeta! Şan şöhret para oluk oluk akıyordu artık… Nede olsa artık tanınan bilinen birisiydi! Ünlü olmak her kapıyı açan sihirli bir anahtardı ve o bu anahtarı elinde tutuyordu… Magazin dünyasının taçsız kralı yaşadığı çapkınlıklarla da kendi dünyasında bir nama sahipti… Öyle ki yıldızı yeni parlayan genç bir şarkıcıya gönlünü kaptırmıştı! Esas oğlumuzun adı Can Tanrıyar, esas kızımızın adı da Didem Ezgü sonradan değiştirdiği adıyla Petek Dinçöz’dü…
Ah o 90’lı yıllar…
Didem Ezgü’nün hayatı değme Yeşilçam filmlerine şapka çıkartacak türden… 1997 yılında Kıbrıs'ta düzenlenen güzellik yarışmasında ikinci olunca da onu bugüne getiren bütün kapılar birer birer açılmaya başladı. Doğduğunda anne ve babasının ona verdiği isimle Didem Ezgü o sıralar henüz 17 yaşındaydı. Daha sonra Sırılsıklam ve Zehirli Çiçek gibi dizilerde oynadı... Çarkıfelek'te hosteslik yaptı, manken olarak podyuma çıktı. Artık şöhret basamaklarını daha emin adımlarla tırmanıyordu. O dönemde adını da değiştirdi. O artık Petek Dinçöz'dü.
Dinçöz, kariyerine yaptığı hızlı başlangıcın ikinci yılında yıllar boyu adının beraber anılacağı, hatta canlı yayında evleneceği Can Tanrıyar ile tanıştı. O andan sonra da Petek Dinçöz denilince Can Tanrıyar geldi akla, Can Tanrıyar denilince de Petek Dinçöz.
Petek Dinçöz'den tam 20 yaş büyüktü Tanrıyar. 1960'ta doğmuştu. Dinçöz ile Tanrıyar'ın ilişkisi başladığında herkes bunun gelip geçici olacağını sanmıştı. Ama ilişkileri canlı yayındaki sürpriz nikaha kadar tam 8 yıl sürdü. Aslında Dinçöz, sevdiği erkekle aralarında resmi bir bağ olmasını istiyordu. Ama daha önce başından bir evlilik geçmiş olan Tanrıyar bu konuda biraz daha yavaş davranıyordu.
Sonunda Petek Dinçöz'ün "denyo sevgilim" dediği Tanrıyar ona inanılmaz bir sürpriz yaptı. Beyazıt Öztürk'ün Kanal D'de yayınlanan programında ona evlenme teklif etti. O kadar heyecanlıydı ki Tanrıyar sevgilisine "Burada herkesin ve milyonlarca izleyicinin önünde benimle evlenir misin?" diye sorarken. Dinçöz'ün bu sürpriz teklife yanıtı "evet" oldu. Hatta programın konuklarından Kutsi de onların şerefine "İlanı aşk ediyorum" adlı şarkısını söyledi. Dinçöz, Tanrıyar'ın programa getirttiği gelinliği reklam arasında giydikten sonra nikah masasına oturdu.
Çift, 8 yıllık beraberliklerini milyonlarca seyircinin gözü önünde sürpriz bir şekilde resmiyete döktü. Evlilikleri başlarda mükemmel gidiyordu. Hatta Petek Dinçöz eşi kendisini aldatırsa ona gelinliğini giydireceğini de söylüyordu şakayla karışık.
Ama günün birinde hiç beklenmeyen bir haber gazetelerin magazin sayfalarına düştü. Tanrıyar ve Dinçöz boşanmanın eşiğindeydi. Bunun nedeni de ilk anda inanılmaz gibi geliyordu herkese. Tanrıyar bir uçak yolculuğuna çıkmış, Dinçöz'ün içine bir kuşku düşmüştü. Hava muhalefeti yüzünden uçak beklenen zamanda varış noktasına yani Antalya'ya inemeyince Dinçöz, 6 saat boyunca eşine ulaşamamıştı. Bunun üzerine Dinçöz boşanma davası açtı. Çiftin 8 yıllık beraberlikten sonra iki yıl süren evliliği tek celsede sona erdi. İsimleri birbiriyle anılan, biri diğerinden ayrılmayan Tanrıyar ve Dinçöz çiftinin beraberliği de böylece noktalandı.
Ancak, Can Tanrıyar için ‘kin ve nefret dolu günler’ yeni başlıyordu… Televizyonların, sahnelerin ve magazin programlarının vazgeçilmez ismi Petek Dinçöz nedense hiçbir yerde kendine yer bulamıyor iş alamıyordu!
Petek Dinçöz biten ilişkisi hakkında asla konuşmuyor, konuşmayacağının da üstüne basa basa söylüyordu. Ancak, Can Tanrıyar Dinçöz’ün aksine televizyonlarda program program gezip, Petek'i yıpratma kampanyasına girmişti. Hatta öyle ileri gidiyordu ki ahlak dışı söylemlerde bile bulunuyordu!
Petek Dinçöz'ün asistanı, menajeri, annesi ve tüm çevresi hakkında ağza alınmayacak söylemlerde bulunabiliyordu… Büyük aşk yerini ‘kan davasına’ bırakmıştı!
Petek Dinçöz; “Boşanırken ev senin olsun dedim, ceketimi alıp çıktım”
Petek Dinçöz verdiği bir röportajda Can Tanrıyar’dan boşandıktan sonrasını; “Bütün yatırımımı bir residansta Can’la ortaklaşa aldığımız iki daireye yatırdım. Sonra boşanırken dedim ki ceketimi alıp çıkıyorum, bütün her şey senin olsun...”
Evet, Petek Dinçöz biten ilişkisinde yıllarca çalışıp biriktirdiği paralarla aldığı rezidansı dahi istemeden kaçmıştı Can Tanrıyar’dan…
Can Tanrıyar, kendisine albüm yapmıştı… Albümde bütün şarkılar adeta Petek Dinçöz'e yazılmıştı... Önce büyük bir aşk, sonra pişmanlık, ardından da ah eden bir adam vardı albümde.
Petek Dinçöz ve çevresindekiler sessizliğe bürünürken, Can Tanrıyar da boş durmuyor ve kendisine ait ucankus.com’dan Petek Dinçöz’e yüklendikçe yükleniyordu… Takıntı haline getirmişti biten bu evliliği. Öfkesi dinmek bilmiyor ve iftiralarını dozunu da arttırıyordu. Gün geldi 8 yıllık büyük aşkı Petek Dinçöz’ü kendi sitesinde ‘telekız’ bile yaptı!
Çorbacı rezaleti…
Bir gece Can Tanrıyar sabahladığı gece kulübünün çıkışında arkadaşları ile bir çorbacıya gider. Zil zurna sarhoş olan Tanrıyar tuvalete gider. İddiaya göre tuvalet çıkışı fermuarı açık şekilde çorbacıda kadınlı erkekli oturmakta olan bir masaya gider ve ‘Sizi Petek mi gönderdi?’ diye bağırmaya başlar… Masadaki erkek müşterilerden biri içtiği kahvenin tabağını Tanrıyar’ın suratına fırlatır. Çıkan arbedede Tanrıyar’ın burnu kırılır ve alnı açılır. Apar topar hastaneye kaldırılan Can Tanrıyar’ın hastane resimleri yapımcı ve eski şarkıcı Erol Köse tarafından sosyal medyada paylaşılır. Köse’ye göre bunu Can Tanrıyar’a yaptıran Petek Dinçöz’den başkası değildir!
Vukuat-ı adiye…
Yaşananlar artık vukuat-ı adiyedir. Yapılan soruşturmada çorbacıdaki kamera görüntüleri incelenir. Ve görülür ki, kavganın nedeni ‘Petek Dinçöz değil, açık bırakılan fermuardır!…’
O dönemde alkol ile iyice haşır neşir olan Can Tanrıyar gece gezmelerinden vukuatsız çıkmıyordu. Bir gece arkadaşları ile eğlenirken, birden elindeki kadehi masaya vurarak kırar ardından da boğazına dayayarak, “Petek Dinçöz’e olan aşkını haykırır…” Elleri ve boğazı kan içinde kalan Tanrıyar'ı güvenlikler, mekân dışına çıkarıp, şoförü ile evine gönderir…
Ertesi gün bu olay manşetlerdedir… “Can Tanrıyar İntihar Etti” şeklinde!
Can Tanrıyar’a göre ‘reklamın iyisi kötüsü olmaz!’… Yaşanan rezaletin manşetlerde yer alması hoşuna bile gitmiştir!
Petek Dinçöz takıntısı ileri boyutlara varmaktadır… Tarihler 2013’ü gösterdiğinde ünlü şarkıcı yeni imajı ile 'Milat' ismindeki albümü ile hayranlarının karşısına çıkar… Spor ve diyetle 12 kilo veren Dinçöz, yeniden Can Tanrıyar’ın öfkesi ile karşı karşıya kalacaktır… Tanrıyar, Milat albümünün 2 bin adet bile satmadığı dedikodusunu yayar. Oysa ki, albüm satmış hatta birçok yerde tükenmiştir…
Daha sonra Uçan Kuş güçlendikçe güçlendi. Sonra aniden TV kanalı oluverdi. Can herkese kendi başarısı gibi bahsediyordu Uçan Kuş’tan ama başarının asıl sebebi yıllar sonra ortaya çıktı. Bir iş insanı ortak olmuştu yeni kurulan kanala. Para oradan geliyordu, gelen paranın gücü ile ‘Ucankuş’ yani ‘Can Tanrıyar’ gücüne güç katıp medya patronlarını dize getiriyor ve bu kanallarda programlar yapıyordu. Sonra bir şey oldu ve TV’nin ortağı bir şeylerden şüphelendi. Kanala adamlarını gönderdi ama hesaplara ulaşamadı, nasıl ulaşsın gelen bütün para Can Tanrıyar için harcanıyordu. Öyle ki kanalın bulunduğu Ağaoğlu 1453 sitesinde kendisi için ve oğlu için rezidans daireler tutmuş, hatta kanal çalışanlarından bazı sunuculara bile daireler tutulduğu ortaya çıkmıştı. Hepsinin ödemesi ortağın gönderdiği paralardan harcanıyordu. Lüks yaşamın sınırı yoktu, onun için evine temizliğe gelen hizmetçiye bile aynı siteden ev tutmuşlardı ki 24 saat emirlerinde olsun.
Peki ne oldu, ortak bunları görünce parasını geri istedi. Can parayı vermemek için bu sefer bildiği tek yola başvurdu. Uçan Kuş üzerinden çirkin saldırı ve iftira kampanyasına başladı.
Kanal çalışanlarının maaşlarını alamaması nedeniyle çıkan tartışmayı bile "Ortaklarım beni öldürmek için kanalı bastı" diyerek yansıttı.
Mahkeme kararı vermişti, ne yaparsan yapsın aldığı paraları geri ödemek zorunda kalacaktı.
Verilen süre doldu, mahkeme Uçankuş TV’nin ve Can Tanrıyar'ın bütün malvarlığına el koydu.
Kanal kapandı yüzlerce kişi içerde alamadıkları 6-7 aylık maaşla sokakta kaldı.
Medya imparatoru olma hırsı ile çıkılan yolda yüzlerce kişiyi mağdur eden Can, yıllar önce Petek Dinçöz’e yaşattığı kâbus gibi günlerin cezasını şimdi mi çekiyor acaba…
RADAR OPERATÖRÜ / MEDYARADAR