Cem Büyükhanlı Bennu Gerede'ye olan aşkını anlattı

Cem Büyükhanlı’yla nasıl tanıştınız?         

- Bennu Gerede: Brasserie’de yemek yedik, sonra Biber’e gittik. Cem, beni merdivenlerden çıkarken görmüş, “Lütfen beni onunla tanıştırın” demiş. Ben de o gözleri gördüm, bana bakıyorlardı. Sanki tanıyordum o gözleri. Sıcak, sevecen ve çocuksuydu bakışları. O gece çok eğlendik, çok güldük. Gitmediğimiz yer kalmadı. Sanki birbirimizi eskiden beri tanıyorduk, sanki hep bunu bekledik. Aşk, orada hep var gibiydi. şimdi yeniden birbirimizi bulduk ve tamamlandık.  

- Cem Büyükhanlı: Bennu’yu ilk gördüğümde bir çekim hissettim. Geçmişte ne olduğumuz değil, o anda birbirimize karşı neler hissettiğimiz çok önemliydi.
 
Çok kısa sürede evlendiniz. Olaylar nasıl gelişti?

- C. Büyükhanlı: Evet, çok kısa sürede her şey gelişti. Özellikle çocuklarla çok iyi uyum sağladık. Hatta çocukların da isteği üzerine aynı evde yaşamaya başladık.

- Bennu Gerede: Cem’i tanıdığımda ruh ikizimi bulduğuma o kadar inandım ki, çocuklar da sanki hissetti. 

BU AİLEDE KİMSE KİMSEYİ ÜVEY OLARAK GÖRMÜYOR

Çocuklarıyla çok iyi anlaşan bir annesin. Babalarının farklı olması, onlar için bir problem teşkil ediyor mu?

- B. Gerede: Çocuklarımla diyalogum hep iyiydi. Hiçbir bir problem yaşamadık. Belki de hepsi benimle birlikte olduğu için... Kimse kimseyi üvey gibi görmüyor. Farklı babaları var gibi ayrımlar da yapmıyorum.

Senin çocuklarla aran nasıl?

- C. Büyükhanlı: Çocuklar beni çabuk sahiplendiler. O yüzden çok iyi anlaşıyoruz. Bunun en büyük sebebi çocuklarla çocuk olabiliyor olmam oldu.

“Ya çocuklarla anlaşamazsam” demediniz mi?

- C. Büyükhanlı: Bu çocuklar başka. Sanki her birinde bir parça ben var, bütünde kendimi görüyorum, bana kendimi sevmeyi öğretiyor bu melekler.

BU ORTAM KOŞULSUZ SEVGİYİ ÖĞRETTİ BANA

Kendini bir anda kalabalık bir ailenin içinde buldun. Böyle bir evlilik hayal ediyor muydun?

C. Büyükhanlı: Annem-babam ben sekiz yaşındayken ayrıldılar. Bu yüzden daha erken yaşta olgunlaştım. Yatılı okulda okuduktan sonra uzun süre yurtdışında yaşadım. Yalnız yaşadığınız zaman çok fazla şey hayal etmiyorsunuz. Hiçbir şey düşünmezken karşıma Bennu çıktı ve iyi de oldu. Çocukları da kendi çocuklarım gibi seviyorum. “Gibi” diyorum çünkü onların zaten öz babaları var. Bu ortam bana koşulsuz sevgiyi öğretti.

Her zaman çok güçlü görünüyorsun...

- B. Gerede: Hayatı seviyorum ve her zaman olaylara pozitif yönlerinden bakıyorum. Tabii ki acı çektiğim dönemler oluyor ama hayat çok kısa. Bu yüzden üzüntümü göstermemeyi tercih ediyorum.

- C. Büyükhanlı: Bazı insanların bu enerjiyle yaratıldığını düşünüyorum. Bennu da bunlardan biri...

Peki dört çocuğu bir arada idare etmek zor olmuyor mu?

- B. Gerede: Hayır, ilk çocuk ikiz olunca sonrası daha kolay oldu. Çok şeyi aynı anda idare edebiliyorum. Bu beni daha güçlü yapıyor.

Yalnızlıktan korkar mısın?

- B. Gerede: Tam tersi yalnızlıktan hoşlanan biriyim. Bundan korkmuyorum ama kalabalık aile ortamını seviyorum.

BENNU’NUN ÖZGÜR GÜZELLİĞİ BENİ ÇARPTI

Seni biraz tanıyabilir miyiz?

- C. Büyükhanlı: Ankara doğumluyum, İstanbul’da büyüdüm. Hayatımın büyük bölümü yurtdışında geçti, çünkü yurtdışında eğitim aldım. Öne çıkan, benden önce beni anlatan bir kariyerim olmadığından tanınmıyorum. Kendi dünyamda, kendimle yaşıyordum. Bu zaten bütün vaktimi almış. Ve derken ilk defa Bennu... Onunla tanışmam benim için hayatımın dönüm noktası... Bennu’dan öncesi ve sonrası var şimdi. Benimki, hayatı boyunca beklediği kadınla ışığa çıkan bir adamın hikayesi...

Bennu’nun nesi sizi çarptı?

- C. Büyükhanlı: Özgür güzelliği.


Ayça Sarıca