Cildimizi güneşten nasıl koruruz?..
Güneş ışınlarıyla mücadele etme vaktimiz yaklaşıyor! Krem, peeling, maske ya da güneş yağları arasında tercih mi yapmalı yoksa lazer ve ışık dolgusu gibi alternatif yöntemlere mi başvurmalı?
Bugün'den Dilara Tahmaz'ın haberi... Yaz aylarının
kapımızı çalmasıyla birlikte cilt bakım rutinlerimizi de yavaş
yavaş değiştirmeye başlıyoruz.
Kışın soğuktan çatlayan tenimizi bol nemlendiricili kremlerle korurken yaz aylarında farklı ürün ve uygulamalara yönelmememiz gerektiği bilinen bir gerçek. Peki yoğun ürün ve uygulama seçenekleri arasında kaybolmamak için rotamızı hangi yöne çevireceğiz?
SPF’DEN VAZGEÇMEYİN
Cilt bakım uzmanlarının ortak kanısı, güneşin etkisini bolca göstermeye başladığı aylarda öncelikli olarak yapmamız gerekenin UV ışınlarından korunmak olduğu yönünde. SPF içeren ürünler, tam ve etkili koruma sağladıkları için uzun zamandır dermatoloji ve kozmetik uzmanlarının favorisi olmuş durumdalar. Ancak bu ürünleri kullanırken koruyucu miktarını tespit etme işi tamamen size düşüyor! Cilt tonunuza göre belirleyeceğiniz düşük ya da yüksek faktörlü SPF içeren bir nemlendiriciyi çantanızdan çıkarmamanız gerektiğiniz unutmayın!
KORUYUCU İÇEREN FONDÖTEN KULLANIN
Hazır SPF’den konu açılmışken, güneş koruma faktörünün yalnızca nemlendirici kremlerde olduğunu düşünmek geniş kitlelerin düştüğü yanılgılardan biri. Kozmetikten vazgeçemem diyenlerdenseniz güneşin olumsuz etkilerine karşı içerisinde SPF koruma faktörü içeren fondötenleri de tercih edebilirsiniz. Yağsız formülüyle cilt problemlerinin önüne geçen bu fondötenler güneş ışınlarına karşı da cilde kalkan görevi görüyor.
GÜNEŞ YAĞI OLMAZSA OLMAZ
Uzmanlar mevsimlik dönemlerde cilt rengini aynı tutmanın önemine vurgu yapıyor ancak güneş ışınlarına hemen her gün maruz kalacak bir yaşam tarzınız varsa güneş krem ve yağlarıyla barışmanız gerekiyor. Günlük nemlendiricilerde olduğu gibi güneş kremlerinizde de SPF tonunu cilt yapınıza göre ayarlayıp yaz aylarının kavurucu etkisinden olabildiğince kaçabilirsiniz.
RENOVASYONLA GENÇLEŞİN
Yaz aylarında yaşlanma etkilerinden doğru alternatiflerle kaçabilmek çok önemli. Tam da bu noktada imdadımıza dermakozmetik ürünler yetişiyor. Dilerseniz çeşitli markaların yıllardır kullandığı güvenilir ürünlerle kendi cilt bakım programınızı oluşturabilir, dilerseniz popüler uygulamalarla tanışabilirsiniz.
Cilt bakım uygulamaları arasında anti-aging özelliği sayesinde öne çıkan Renovasyon tekniğinin bünyesinde yer alan yaz aylarına özel ürünlerle alternatif bir gençlik aşısıyla tanışabilirsiniz. Renovasyon tekniğinde olduğu gibi içerisinde yoğun peptidler içeren ürün ve uygulamalar son dönemin cilt bakım trendleri arasında yer alırken; sıkılaştırıcı ve yaşlanma karşıtı özellikleri beraberinde getiriyor.
DERMATOLOJİ FEZA ERDOĞDU: LAZER VE IŞIK DOLGUSUNU DENEYİN
Erdoğdu: “Özellikle bu aylarda güneş ışınlarına fazla maruz kalındığı için kişinin cildinde kuruma ve kırışıklık gibi etkileri fazlasıyla gözlemleyebiliyoruz. Bu duruma karşı 4 saatte bir kullanılan güneş korumalı ürünler ve bol su tüketmek alternatif yöntemler arasında yer alıyor. Daha hızlı ve kesin çözümler için son yılların trend uygulaması ışık dolgusuyla nem takviyesi yaptırabilir ya da lazer tekniğiyle peeling yaptırarak cildinizin derinlemesine temizlenmesini sağlayabilirsiniz” diyor.
DERMATOLOJİ UZMANI DOÇ. DR. YASEMİN SARAY: YAZA ÖZEL PEELİNGLER YAPTIRIN
Yaz aylarında klasik peeling uygulamalarının dışında güneş temasından etkilenmeyen salisilik asit peelingi gibi yeni yöntemler uygulanması cilde çok daha taze ve canlı bir hava verecektir. Bu mevsimde cilt yenileme terapisi, gençleştirme amacı ile PRP, yüz ovalini toparlama ve sıkılaştırma amacı ile ses dalgalarının kullanıldığı bir yöntem olan ulterapi teknikleri de sağlıklı bir görüntü için tercih edilebilir.
Kışın soğuktan çatlayan tenimizi bol nemlendiricili kremlerle korurken yaz aylarında farklı ürün ve uygulamalara yönelmememiz gerektiği bilinen bir gerçek. Peki yoğun ürün ve uygulama seçenekleri arasında kaybolmamak için rotamızı hangi yöne çevireceğiz?
SPF’DEN VAZGEÇMEYİN
Cilt bakım uzmanlarının ortak kanısı, güneşin etkisini bolca göstermeye başladığı aylarda öncelikli olarak yapmamız gerekenin UV ışınlarından korunmak olduğu yönünde. SPF içeren ürünler, tam ve etkili koruma sağladıkları için uzun zamandır dermatoloji ve kozmetik uzmanlarının favorisi olmuş durumdalar. Ancak bu ürünleri kullanırken koruyucu miktarını tespit etme işi tamamen size düşüyor! Cilt tonunuza göre belirleyeceğiniz düşük ya da yüksek faktörlü SPF içeren bir nemlendiriciyi çantanızdan çıkarmamanız gerektiğiniz unutmayın!
KORUYUCU İÇEREN FONDÖTEN KULLANIN
Hazır SPF’den konu açılmışken, güneş koruma faktörünün yalnızca nemlendirici kremlerde olduğunu düşünmek geniş kitlelerin düştüğü yanılgılardan biri. Kozmetikten vazgeçemem diyenlerdenseniz güneşin olumsuz etkilerine karşı içerisinde SPF koruma faktörü içeren fondötenleri de tercih edebilirsiniz. Yağsız formülüyle cilt problemlerinin önüne geçen bu fondötenler güneş ışınlarına karşı da cilde kalkan görevi görüyor.
GÜNEŞ YAĞI OLMAZSA OLMAZ
Uzmanlar mevsimlik dönemlerde cilt rengini aynı tutmanın önemine vurgu yapıyor ancak güneş ışınlarına hemen her gün maruz kalacak bir yaşam tarzınız varsa güneş krem ve yağlarıyla barışmanız gerekiyor. Günlük nemlendiricilerde olduğu gibi güneş kremlerinizde de SPF tonunu cilt yapınıza göre ayarlayıp yaz aylarının kavurucu etkisinden olabildiğince kaçabilirsiniz.
RENOVASYONLA GENÇLEŞİN
Yaz aylarında yaşlanma etkilerinden doğru alternatiflerle kaçabilmek çok önemli. Tam da bu noktada imdadımıza dermakozmetik ürünler yetişiyor. Dilerseniz çeşitli markaların yıllardır kullandığı güvenilir ürünlerle kendi cilt bakım programınızı oluşturabilir, dilerseniz popüler uygulamalarla tanışabilirsiniz.
Cilt bakım uygulamaları arasında anti-aging özelliği sayesinde öne çıkan Renovasyon tekniğinin bünyesinde yer alan yaz aylarına özel ürünlerle alternatif bir gençlik aşısıyla tanışabilirsiniz. Renovasyon tekniğinde olduğu gibi içerisinde yoğun peptidler içeren ürün ve uygulamalar son dönemin cilt bakım trendleri arasında yer alırken; sıkılaştırıcı ve yaşlanma karşıtı özellikleri beraberinde getiriyor.
DERMATOLOJİ FEZA ERDOĞDU: LAZER VE IŞIK DOLGUSUNU DENEYİN
Erdoğdu: “Özellikle bu aylarda güneş ışınlarına fazla maruz kalındığı için kişinin cildinde kuruma ve kırışıklık gibi etkileri fazlasıyla gözlemleyebiliyoruz. Bu duruma karşı 4 saatte bir kullanılan güneş korumalı ürünler ve bol su tüketmek alternatif yöntemler arasında yer alıyor. Daha hızlı ve kesin çözümler için son yılların trend uygulaması ışık dolgusuyla nem takviyesi yaptırabilir ya da lazer tekniğiyle peeling yaptırarak cildinizin derinlemesine temizlenmesini sağlayabilirsiniz” diyor.
DERMATOLOJİ UZMANI DOÇ. DR. YASEMİN SARAY: YAZA ÖZEL PEELİNGLER YAPTIRIN
Yaz aylarında klasik peeling uygulamalarının dışında güneş temasından etkilenmeyen salisilik asit peelingi gibi yeni yöntemler uygulanması cilde çok daha taze ve canlı bir hava verecektir. Bu mevsimde cilt yenileme terapisi, gençleştirme amacı ile PRP, yüz ovalini toparlama ve sıkılaştırma amacı ile ses dalgalarının kullanıldığı bir yöntem olan ulterapi teknikleri de sağlıklı bir görüntü için tercih edilebilir.