Corona'da acı biber etkisi

Onkolog Doç. Dr. Hilmi Kodaz, Kovid-19’a karşı yürütülen tedavi stratejisiyle ilgili araştırma makalesinde, “’Kapsaisin’in (acı biberin acı olmasını sağlayan madde) olası ön antiviral etkileri, yeni tip Corona virüs üzerinde daha ileri tasarlanmış çalışmalar ile değerlendirilebilir” dedi.

Corona'da acı biber etkisi

Milliyet Gazetesi'nden Mert İnan'ın haberine göre Kovid-19 salgınında ilk vakanın görüldüğü 11 Mart’tan bugüne kadar Türkiye genelinde toplam 1 milyon 204 bin 421 test yapılırken, toplam vaka sayısı 129 bin 491’e, vefat edenlerin sayısı ise 3 bin 520’ye ulaştı. Vaka ve vefat sayılarındaki artış hızı ise mayıs ayının ilk dört gününde ciddi biçimde yavaşlamaya devam etti. 1 Mayıs’ta yüzde 1.8, 2 Mayıs’ta yüzde 1.6 olan vaka artış hızı pazar ve pazartesi günü yüzde 1.3’e, ölüm artış hızı da yüzde 2.4’lük orandan yüzde 1.8’e geriledi. 18 Nisan tarihinden itibaren sadece 20 ve 21 Nisan haricinde düşüşe geçen vaka ve ölüm artış hızının yanı sıra iyileşen hasta sayısı da yeni görülen vaka sayısını neredeyse dörde katlamış durumda.

En kritik hamle

Tıbbi Onkolog Doç. Dr. Hilmi Kodaz, “Türkiye’nin Kovid-19 Salgınına Karşı Başarılı Tedavi Stratejisi” başlıklı araştırma makalesinde, başarıdaki faktörleri maddeler halinde sıraladı. Sağlık Bakanlığı tarafından erken dönemde bilimsel komitenin oluşturulmasının en kritik hamle olduğu aktarılan bilimsel araştırma makalesinde, “Ocak ayının başlarında, bilimsel komite öncelikle virüs salgını ile ilgili gelişmeleri başından itibaren takip etti ve daha sonra salgının ilk verilerine göre Kovid-19 kılavuzunu hazırladı. Etkili ve önleyici tedbirler alındıktan sonra, ilk Kovid-19 pozitif hasta 10 Mart’ta rapor edildi. Bilim kurulu her gün altı saat toplantı yapmış, Sağlık Bakanlığı başkanlığında ve bu toplantıdan sonra tedavi algoritmaları güncellenmiş ve bölgesel karantinalar da dahil olmak üzere yeni tedbirler alınmıştır” ifadeleri kullanıldı.

Türkiye’nin dünyadaki diğer ülkelere kıyasla, nüfusa göre çok sayıda bilgisayarlı tomografi görüntüleme imkanına sahip olduğunu aktaran Doç. Dr. Kodaz, şu saptamaları aktardı: “Kovid-19 tanısı için PCR’ye ek olarak, bilgisayarlı tomografi görüntüleme kapasitemiz çok iyi. Ayrıca, ACE inhibitörleri alan yaşlı hastaların sayısı çok daha fazla ve bu ajan sınıfı ile hastalık şiddeti arasında olası bir ilişki olabilir. Sağlık Bakanlığı, Kovid-19 olan tüm hastalar için favipiravir tedavisini sağlamıştır. Geleneksel olarak Türk toplumu, özellikle acı biber ve yemeklerde C vitamini yönünden zengin narenciye gibi birçok baharat tüketir. Kapsaisin sitokinleri üzerindeki etkiler ve kapsaisinin (acı biberin acı olmasını sağlayan madde) olası ön antiviral etkileri, yeni tip koronavirüs üzerinde daha ileri tasarlanmış çalışmalar ile değerlendirilebilir.”

‘Eğitimli personel büyük şans’

Her Kovid-19 yetişkin hastaya, başlangıçta hidroksiklorokin ve azitromisin ile tedavi edildiğinin altını çizen Doç. Dr. Kodaz, makalesinde “Bunu yapmak için yeterli ilaç sağlanmalıydı ve yeterince erken davranılarak ilaç stoklandı. Favipiravir, şiddetli Kovid-19 pnömonisi olan yoğun bakım hastalarında kullanılmaya başlanmıştır. Türkiye, çoğu Avrupa ülkesi, Çin ve ABD’ye kıyasla 100 bin kişi başına en yüksek yoğun bakım yatak kapasitesine sahip ülke. Bunun yanında yoğun bakım ünitesindeki nitelikli ve eğitimli personel de büyük bir şans” görüşlerine yer verdi.