Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Filistin halkına ikinci bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’da Yeni Yüzyılda Türkiye-Malezya Stratejik İşbirliği toplantısı kapsamında kamu çalışanları ve öğrencilere hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya ile Türkiye arasındaki ilişkileri, 2014 yılında stratejik ortaklık seviyesine, 2022 yılında da kapsamlı stratejik ortaklık düzeyine yükselttiklerini söyledi.
Malezya’nın 35 milyona yaklaşan nüfusu, dinamik ekonomisi ve yetişmiş insan kaynağıyla bölgesindeki öncü ülkelerin en başında geldiğini bildiren Erdoğan, “Halklarımız arasındaki köklü ve yakın ilişkilere yakışır şekilde iş birliğimizi somut adımlarla tahkim etmeye başladık. Münasebetlerimizi teknolojik iş birliği ve ortak üretim vizyonuyla özellikle bu tür bir yaklaşımla geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu vizyonumuzun meyvelerini toplama aşamasına geldik. TUSAŞ Malezya yüzden fazla Malezyalı genç mühendise çalışma imkanı sunan etkin bir tesis haline dönüştü. Savunma sanayi firmalarımızın iş birliği ile ikinci parti kıyı görev gemileri inşa edilmeye başlandı. ANKA İHA'lar konusunda önemli iş birliğimiz var. Ticaret hacminde ortaya koyduğumuz hedeflere uygun olarak 2024 yılında 5 milyar doları aştık. Ticareti dengeli şekilde 10 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
‘BATI DÜNYASI 471 GÜN SÜRESİNCE ÇOK KÖTÜ BİR İMTİHAN VERMİŞTİR’
Batı dünyasının 471 gün süresince çok kötü bir imtihan verdiğini belirten Erdoğan, “Yüzlerce gazetecinin katledilişini seyreden uluslararası basın kuruluşları ile insan hakları örgütleri de aynı şekilde Gazze sınavında sınıfta kalmıştır. 471 gün boyunca insani değerler ve uluslararası hukuk adına gerçekten büyük bir çöküşe şahit olduk. 360 kilometrekareye sıkıştırılan 2 milyon insan son asrın en vahşi en barbar soykırımlarından birini iliklerine kadar yaşadı. Buna rağmen izzet kelimesinin gencinden yaşlısına, erkeğinden kadınına her birinde ete kemiğe büründüğü Gazzeli kardeşlerimiz teslim olmadı, zalimler karşısında diz çökmedi, vatanlarını terk etmedi” diye konuştu.
‘İSRAİL KENDİ BAŞINA BU FATURAYI MUTLAKA AMA MUTLAKA ÖDEMELİDİR’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze'de 61 binden fazla masumun şehit olduğunu kaydederek, okulların, kiliselerin, camilerin ve üniversitelerin bombalandığını vurguladı. Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Direniş güçlerinin kahramanca mücadelesi sayesinde İsrail stratejik hedeflerine ulaşamadı. Neticede bizim de katkı verdiğimiz bir süreç sonunda 19 Ocak'ta Filistin direniş hareketi Hamas ve İsrail arasında ateşkes anlaşmasına varıldı. Ancak İsrail'in hukuk tanımaz ve şımarık tavrını sürdürdüğünü görüyoruz. Filistinlileri binlerce yıldır yaşadıkları topraklardan sürgün etmeye yönelik tekliflerin bizce ciddiye alınır bir tarafı yoktur. Bu arada Filistin halkına ikinci bir Nekbe yaşatmaya Allah'ın izniyle kimsenin gücü yetmez, yetmeyecektir. Burada asıl konuşulması gereken şudur. Gazze'deki binaların neredeyse yüzde 80'i yıkıldı. 50 milyon tonu aşkın devasa bir enkazdan bahsediliyor. Gazze'deki yıkımın mali faturasının 100 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Bu ağır faturanın müsebbibi de İsrail ve Netanyahu hükümetidir. İsrail kendi başına bu faturayı mutlaka ama mutlaka ödemelidir.
İsrail yönetiminden öncelikle sebep oldukları yıkımın bedeli tahsil edilmeli, bununla da Gazze'deki yeniden inşa süreçleri başlatılmalıdır. Tazmin edilmeyen her zarar faili daha da azgınlaştıracaktır. İsrail'in önce yıkıma, onca acıya katliama sebep olduktan sonra hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etmesine izin verilemez. Dolayısıyla Netanyahu, 15 ay süren katliamlarına rağmen topraklarından kopartamadığı Gazzelilere yer arayacağına Gazze'de yol açtığı 100 milyar dolarlık zararı tedarik edeceği kaynak aramalıdır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 6 Şubat 2023 depremlerinde büyük bir yıkım yaşadığını hatırlatarak, “53 binden fazla canımızı kaybettik. 311 bini aşkın bina kullanılamaz hale geldi. Bu vahim tabloya rağmen depremin üzerinden 2 yıl bile geçmeden enkazı kaldırdık. İnşaatlara başladık ve şimdiye kadar 201 bin konutu teslim ettik. Bu yıl bitmeden 453 bin konut ve iş yerini teslim edeceğiz. Aynı inşa ve ihya başarısını Gazze'de de İslam dünyası olarak sergileyebiliriz. Evvelallah çok kısa sürede Gazze'yi yeniden ayağa kaldırabiliriz. Yeter ki, Gazzelilerin zaten hakkı olan bu para İsrail'den tahsil edilsin. Aynı şekilde İsrail devleti ve haydut yerleşimciler tarafından gasbedilen evleri, arazileri, iş yerleri de hak sahibi Filistinlilere iade edilmelidir. Gazze'nin yeniden imarının yanı sıra başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz Filistin Devleti kurulması için de çabalarımızı artırmamız büyük önem arz ediyor. Tüm bunların mazlum Filistin halkına hem bir kardeşlik vazifemiz hem de vicdan borcumuz olduğuna inanıyorum” ifadelerini kullandı.
DHA