Demans hastanız oruç tutmakta ısrar ederse dikkat!

Demans hastasına oruç tutma diyemezsiniz. Hasta unutup gün içi yeme ihtimali yüksek bir hastaysa, sahura kaldırmayın. Ve kesinlikle ona sahura kalkmadığını söylemeyin. Sahura kalktığını düşünüp bu şekilde mutlu olacaktır. Bırakın iftara hazırlansın. Sofraya keyifle otursun, sizlerle iftarını açsın.

Demans hastanız oruç tutmakta ısrar ederse dikkat!

Ramazanlarda bu konuya mutlaka değinirim. Çocukluğundan beri düzenli olarak her ramazanda oruç tutmuş bir kişinin, hastalığından dolayı tutamaması psikolojik bir yıkım olabiliyor. Diyabet hastası ya da başka rahatsızlıkları nedeniyle oruç tutamayanlar bu durumu aşabilirler. Ama demans hastalarında durum böyle değildir. Çünkü zaten onların hastalığı idrak etme yeteneğini de etkiler. Demans hastalarının oruç tutması sakıncalıdır. Açlık bir değişken yani rutin dışı bir durumdur. Demans hastalarında rutin dışı her durum davranışsal bulguları artırır. Bunun dışında kan şekerinin uzun süreli düşük kalması zihinsel fonksiyonların hızlıca gerilemesine neden olur. Bunun gibi birçok neden var. İçinizden 'zaten hasta olanlar dinen oruç tutamaz, bunda bir şey yok ki' diyenleriniz olduğunu biliyorum. Ama demans hastasına böyle bir açıklama yapamazsınız. Çünkü sizi anlamayacaktır. Karar verme mekanizmaları da bozulduğu için bu muhakemeyi yapamayacak, 'Benim bir şeyim yok!' diye tartışma çıkarıp, diretecektir. Özetle; demans hastasına oruç tutma diyemezsiniz. Kimliğini oluşturan inanç sistemini sarsarsınız. Hastaları buna zorlamak çok daha büyük stres nedenidir.

Peki o zaman ne yapmalı? Hasta oruç tuttuğunu düşünebilir. Ama unutup yeme ihtimali yüksek. Hasta unutup yediğinde asla "Aaaa ama sen oruçluydun" demeyin! Hatta açlıktan dolayı davranışlarının değiştiğini hissettiğinizde etrafa açıkta yiyecekler koyun. Ama teşvik etmeyin. İhtiyaç duyduğunda yiyecektir, görmezden gelin! Gün içi yese de ona bunu asla "Doğrucu Davut"luk yaparak söylemeyin. Bırakın iftara hazırlansın. Sofraya keyifle otursun, sizlerle iftarını açsın. Sahura kalkmak bütün düzenlerini bozacaktır. Hastasına göre farklı stratejiler izlenebilir. Sahur konusunda benim en çok önerdiğim strateji; eğer hasta unutup gün içi yeme ihtimali yüksek bir hastaysa, sahura kaldırmayın. Ve kesinlikle ona sahura kalkmadığını söylemeyin. Sahura kalktığını düşünecektir. Bu şekilde mutlu olacaktır. Dünyasını yıkmayın. Ramazanın geleneklerini sizinle birlikte yaşamasına müsade edin. Siz Yaradanın elçisi görevini üstlenip hasta kişiyi "Orucunu bozdun" diye uyarmayın. Kimin orucunun kabul olacağı belli olmaz. Belki sizinki değil de gün içi unutup yiyen demans hastasının orucu kabul olacaktır. Onlar saf yüreklerdir. Oruç tutamasalar da, öfkesine-diline hakim olamayan, kendinden olmayanı anlamaya çalışmadan acımasızca eleştirme/dedikodu yapma hakkı olduğunu düşünenlerden çok daha yüksek bir yerlerde konumlandırıldıklarını düşünüyorum. Hasta yakını olarak sizlerin işi Ramazan'da çok daha zor. Eğer oruç tutuyorsanız sizlerin de düzeni değişecektir. Bu değişiklik bir şekilde hastanıza yansıyacaktır.

Yardım istemekten çekinmeyin. Ailenin diğer üyeleri ya da dostlarınızdan bu dönemde size destek olmasını istemek utanılacak bir şey değil. Kendinizi de iyi değerlendirin. Eğer sizin de rahatsızlıklarınız varsa hekiminize oruç tutmanızın sağlığınız açısından uygun olup olmadığını mutlaka sorun. Çocukluğunuzdan beri Ramazanı tüm gelenekleri ile yaşatmaya alışkınsanız elbette size zor gelecektir. Özel bir dönemden geçtiğinizi unutmayın. Demans hastası ile yaşam kolay bir durum değildir. Sizi anlayan ve size iyi gelen insanlarla bol bol vakit geçirin. İmkânınız el veriyorsa, eğer hastanızın öncesinden bir tepkisi yoksa bir kedi sahiplenin. Kedilerin demans hastalarının daha sakin olmasından etkisi olduğunu göstren çalışmalar var.

Hepinize iyi Ramazanlar diliyorum.

DR. SEVDA SARIKAYA / AKŞAM GAZETESİ