Didem Arslan Yılmaz'dan yeni sezon öncesi açıklamalar
"Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme", yarın saat 15.00'te Show TV'de yeni sezonuna başlayacak. Yılmaz, "Umut her zaman yanı başınızda olsun..." diyen Didem Arslan Yılmaz, "Bize uzanan elleri tutuyor, kalplere dokunuyoruz" dedi.
Milyonları ekran başına kilitleyen program “Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme”, dördüncü sezonuna başlıyor.
Didem Arslan Yılmaz, Habertürk'ten Şevval Yılmaz Kula'nın sorularını yanıtladı.
“Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme”, yarın dördüncü sezonuna başlıyor. Yeni sezon için nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz? Duygu ve düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?
Aslında 3 sezondur nasıl hazırlandıysak bu sezon da aynı şekilde hazırlandık. Yaz tatilindeydik evet ama ekibimiz bu kısa ara boyunca çalışmaya devam etti. Türkiye’nin dört bir yandan gelen ihbarları değerlendirdi. Geçen yıldan devam eden konularımızı titizlikle takip ettik. Onlarda çok şaşırtıcı gelişmeler oldu. Onları paylaşacağız ve yeni ilginç hayat hikayelerimizde yeni sezonun ilk programında ekranda olacak. Sloganımız bu yıl da aynı; “Hiçbir dert çözümsüz değildir...”
"STÜDYODAKİ HER ŞEY GERÇEK"
Dolu dolu geçen üçüncü sezonu geride bıraktınız. Sizce “Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme”nin topladığı bu sevgi ve güvenin ana etmeni nedir?
Öncelikle şu; bizim programımızdaki her şey gerçek ve yaşanmış, yaşanan gerçek hayatları izliyorsunuz… Seyirciye bu gerçeklik duygusu geçiyor. Hatta sokakta karşılaştığımız izleyicilerimiz 'Didem Hanım, bu olay gerçek mi?' diye soruyorlar. Evet, stüdyodaki her şey gerçek. Şunu unutmamak lazım aslında; işlediğimiz konu ve hikâyeler her an herkesin başına gelebilir. İşte bu yüzden zamanla konu ve konularla bir bütün oluyoruz; mağdurlar, seyirci ve biz... Sonuç almak için verdiğimiz çaba da takdir görüyor sanırım.
Geçtiğimiz sezonu nasıl değerlendirirsiniz?
Çok zor bir yıldı aslında. Yine 'Çözülemez' denilen cinayetleri çözdük, kayıp çocuklarımızı aileleriyle buluşturduk, büyük itiraflara tanık olduk ve sezon ortasında yaşadığımız büyük felaketin yaralarını hep beraber sarmaya çalıştık. Zor bir yıldı gerçekten…
"MESLEK HAYATIMIN EN ZOR YAYINLARINDAN BİRİYDİ"
Programda hafızanıza kazınan en etkileyici olay hangisiydi?
Bütün olayların ayrı hikâyesi var tabii ki, hepsi bizde ve seyircide derin izler bırakıyor ancak beni en çok Mine cinayeti etkiledi. Mine’nin kocası Mithat’a çok sert sorular sorduk. Öyle ki sokaktaki izleyiciler, komşularımız, siyaset dünyasından bile birçok isim Mithat’ın masum olduğunu düşünüyordu. Emniyetle çok uyumlu bir çalışma içinde yayınlarımızı sürdürdük ve sonunda Mithat, canlı yayında karısı Mine’yi öldürdüğünü itiraf etti ve yine canlı yayında karısının cesedini nereye attığını gösterdi. Bu meslek hayatımın en zor yayınlarından biriydi.
"KALPLERE DOKUNUYORUZ"
“Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme”de bu sezon yine sevdiklerine özlem duyanlar kavuşacak, acılı insanların gözyaşları dinecek, haklı-haksız, suçlu-suçsuz ortaya çıkacak ve mağdurların kalplerindeki acı dinecek. Yoğun duygular yaşanıyor çoğu zaman, zorlandığınız oluyor mu? Psikolojinizi nasıl koruyorsunuz?
Tabii ki, etkilenmemek mümkün mü? Vicdanı olan, kalbi olan herkes bu duyguların bir kaçından etkilenir… Üstelik bir de anneyseniz olaylara bakış açınız farklı oluyor ama gerçeklerin ortaya çıkması için verdiğimiz mücadele ve duygularımız ayrı yerlerde tabii. Onlar hiçbir zaman birbirine karışmıyor. Bir de kimseyi hiçbir konuda yermemek, onları kendi gerçekliğiyle kabul etmek lazım. Biz bu duygularla bize uzanan elleri tutuyor, kalplere dokunuyoruz.
Daha önce “Yıllarca kendi alanımda hep en iyisini yapmaya çalıştım. Yine en iyisini yapacağım ama benim yarışım kendimle” ifadelerini kullanmıştınız… Geçtiğimiz sezonlara bakınca şu an ne düşünüyorsunuz?
Bu yılın en iyi yılımız olmasını temenni ediyorum. Yeni sezon, yeni umutlar, yeni başarılar…
Programda tanık olduğunuz olaylara nasıl bir bakış açısıyla yaklaşıyorsunuz?
Gerçekçi... Duygularımdan arınıyorum, gerçeklerle ilerliyoruz. Sonucu ne olursa olsun...
"ÇOK ÖZEL BİR DUYGU"
Belki aylarca, belki yıllarca çözülememiş olayları çözmek, mağdurların sesi olmak, insanlara umut vermek nasıl bir his?
Çok özel bir his… Çözülemeyen cinayetleri sonuçlandırmak, umut olmak, mutluluk gözyaşlarına tanık olmak, yıllar süren acıları biraz osun dindirmek… Çok özel bir duygu. Konu ettiğimiz her olayı en az izleyici kadar merak ediyorum, ilgi duyuyorum ve çözülmesini istiyorum.
“Zaten yıllardır bu mesleği yapıyorum. Her şeyi biliyorum' demek hiçbir zaman bana göre değil. İnsan hayattan her gün yeni bir şey öğreniyor” dediğiniz bir ifadeniz vardı. “Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme”nin size öğrettiği en önemli şey nedir?
İnsanların size güvenmesi ve yardım istemesi insani ve mesleki açıdan tarif edilemez bir his. Adeta insan olduğunuzu hissediyorsunuz ve bütün hikayelerde hep şunu gördük ve sloganımız oldu; “Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır...”
"UMUDUNUZU HİÇBİR ZAMAN KAYBETMEYİN"
Umudunu kaybetmiş ya da çaresiz insanlara bir mesaj vermek isteseydiniz bu ne olurdu?
Umut her zaman yanı başınızda olsun, umudunuzu hiçbir zaman kaybetmeyin...