Doğum kontrol hapları kanser sebebi mi?..
Kısa süreli kullanımının risk yaratmadığı bilinen doğum kontrol hapları, 10 yıldan daha uzun süre ve özellikle 20 yaş öncesinde kullanılmaya başladığında meme kanseri riskini arttırıyor...
Sözcü'de yer alan habere göre meme kanseri
açısından en büyük risk faktörü BRCA1 ve 2 genlerindeki yapısal
bozulmalardır ki bu durumda meme hücrelerinde DNA'da meydana gelen
hasarların tamirinde aksaklıklar olmakta ve meme kanseri riskini
arttırmaktadır.
BRCA1 ve 2 mutasyonu olan kadınlarda meme kanseri riski diğer kişilere göre beş kat daha fazladır. Angelina Jolie'nin BRCA 1 gen mutasyonu saptanıp meme ve over kanseri riskinin yüksek olduğu belirlenince yumurtalığını ve her iki memesini koruyucu olarak aldırması tüm dünyada genetik olarak kanser riski yüksek olarak saptanmış hastalarda ‘koruyucu amaçlı bilateral mastektomi' operasyonunu popüler hale getirdi. Elbette meme cildi ve bazen meme başının korunarak tüm meme dokusunun boşaltılması ve silikon yerleştirilmesi, riski yüksek hastalarda ciddi bir koruma yaratsa da memenin doğal yapısını kaybetmesi, geri dönüşümsüz bir girişim olması bu seçeneğin gerçekten çok iyi düşünülüp değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir.
“Unutmamak gerekir ki meme kanserlerinin sadece yüzde 10'luk bir oranı ailesel nedenlere bağlı. Anne tarafında genç yaşta meme kanseri görülmesi, risk açısından önem taşır” diyen Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Tayfun Hancılar, meme kanseriyle ilgili merak edilenleri anlattı…
Menopozda hormon tedavisi zararlı mı?
Hormon ilaçlarını beş yıl ve daha uzun süre kullanan menopoz sonrası dönemindeki kadınlarda meme ve rahim kanseri riski artar. 10 yıldan daha fazla süre hormon takviye tedavisi uygulanan kişilerde meme kanseri riskinin arttığını ileri süren çalışmalar da vardır. Öte yandan en yaygın korunma yöntemlerinden biri olan doğum kontrol haplarının kısa süreli kullanımı durumunda risk yaratmadığı bilinmekle birlikte, 10 yıldan daha uzun süre kullanımlarda ve özellikle 20 yaş öncesinde kullanmaya başlayan kişilerde meme kanseri riski artmaktadır. Esas dikkat edilmesi gereken nokta, doğum kontrol hapıyla birlikte sigara içimi kanser ve kalp hastalıkları riskini arttırmaktadır.
Beslenmede nelere dikkat edilmeli?
Tüm kanser türlerinde genel olarak yağ oranı yüksek gıdalarla beslenmenin olumsuz etkisi olduğu kabul edilir. Örneğin, genç yaşlarda yüksek lif içeriğiyle beslenen kadınlarda ileriki yıllarda meme kanseri görülme oranı yüzde 20'ye yakın daha az görülmektedir. Menopoz sonrası vücut yağ oranı yüksek kişilerde östrojen hormon üretimi daha da azalacağından meme kanseri riski fazladır. Ancak son dönemde beslenme konusu gereksiz bir şekilde abartılmış ve “Sarımsak yerseniz kanser olmazsınız” düzeyine gelmiştir. Doğuştan itibaren sağlıklı beslenme kanser riskini azaltır mı? “Evet azaltır…” Ancak tedaviye yardımcı olabilecek destek besinler standart kanser tedavilerine alternatif olarak sunulunca yarar değil zarar verecek hale gelmiştir.
Cinselliği nasıl etkiler?
Meme kanseri nedeniyle cerrahi müdahale ya da radyoterapi gören kadınlarda cinsel istek azalmaz ancak meme derisi daha az duyarlı olabilir ya da tedavi gören memede bir süre ağrı hissedilebilir. Bazen kemoterapi hormon düzeyini etkileyerek cinsellikte azalma yapabilir. Bu nedenle eşler arasındaki iletişim, bu sorunların üstesinden gelmeyi sağlar. Unutulmamalıdır ki, radyoterapi tümörü öldürür aşkı değil…
Meme kanserli hastalar saç boyayabilir mi?
Genel olarak saç boyalarındaki kimyasalların kanser riskini arttırdığı belirtilmişse de elimizde çok kesin bilgiler yoktur. Saç boyalarının içinde bulunan aromatik amin ve fenol saç derisi içinde N nitrozaminlere dönüşerek kanserojen etki yapabilirler. Yapılan araştırmalar yılda 12'den fazla ve koyu renk saç boyayan kadınlarda kanser riskinin bir miktar daha fazla olabileceğini göstermiştir.
Mamografi hangi sıklıkta yapılmalıdır?
Bu konuda çok farklı yaklaşımlar olmakla birlikte, Amerikan Kanser Derneği 45-54 yaş arasında her yıl 55 yaş üzerinde iki yılda bir (hasta talep ederse yılda bir) mamografi çekilmesini uygun görmüştür. Elbette meme kanseri riski yüksek hastalar mamografiyi daha erken dönemde ve bazen MR'la birlikte çektirebilirler.
Radyoterapi gören hastalar nelere dikkat etmeli?
Meme kanserinde radyoterapi yan etkileri düşük bir tedavidir. Hastalar özellikle tedavi sonuna doğru hafif bir halsizlik hissedebilirler. Radyoterapi esnasında memede ağırlık hissi, gerginlik, ciltte hafif kızarıklık ve kaşıntı olabilir. Genellikle basit dıştan krem uygulamaları netice verir. Şeker tüketimi konusunda kuşkular devam etmekle birlikte radyoterapi esnasında kesin olarak yasaklanan bir gıda yoktur. Pamuklu, sert olmayan sutyen kullanılmalıdır. Radyoterapi esnasında doktorunuza danışmadan tedavi bölgesine losyon, krem vb. sürülmemelidir.
Koltuk altı deodorantları kanseri tetikler mi?
Deodorantlarda bulunan aliminyum bazlı maddeler ve parabenin risk oluşturduğunu söyleyen iddialar varsa da bu, yapılan çalışmalarda kanıtlanamamış ve Amerikan Kanser Enstitüsü ve ABD Gıda ve İlaç İdaresi deodorant kullanımının meme kanseri riskini artırmasıyla ilgili bilimsel bir veriye rastlanmadığını açıklamıştır. Buna rağmen 16 yaşın altındaki çocuklarda deodorant kullanımı konusunda dikkatli olunmalıdır.
BRCA1 ve 2 mutasyonu olan kadınlarda meme kanseri riski diğer kişilere göre beş kat daha fazladır. Angelina Jolie'nin BRCA 1 gen mutasyonu saptanıp meme ve over kanseri riskinin yüksek olduğu belirlenince yumurtalığını ve her iki memesini koruyucu olarak aldırması tüm dünyada genetik olarak kanser riski yüksek olarak saptanmış hastalarda ‘koruyucu amaçlı bilateral mastektomi' operasyonunu popüler hale getirdi. Elbette meme cildi ve bazen meme başının korunarak tüm meme dokusunun boşaltılması ve silikon yerleştirilmesi, riski yüksek hastalarda ciddi bir koruma yaratsa da memenin doğal yapısını kaybetmesi, geri dönüşümsüz bir girişim olması bu seçeneğin gerçekten çok iyi düşünülüp değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir.
“Unutmamak gerekir ki meme kanserlerinin sadece yüzde 10'luk bir oranı ailesel nedenlere bağlı. Anne tarafında genç yaşta meme kanseri görülmesi, risk açısından önem taşır” diyen Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Tayfun Hancılar, meme kanseriyle ilgili merak edilenleri anlattı…
Menopozda hormon tedavisi zararlı mı?
Hormon ilaçlarını beş yıl ve daha uzun süre kullanan menopoz sonrası dönemindeki kadınlarda meme ve rahim kanseri riski artar. 10 yıldan daha fazla süre hormon takviye tedavisi uygulanan kişilerde meme kanseri riskinin arttığını ileri süren çalışmalar da vardır. Öte yandan en yaygın korunma yöntemlerinden biri olan doğum kontrol haplarının kısa süreli kullanımı durumunda risk yaratmadığı bilinmekle birlikte, 10 yıldan daha uzun süre kullanımlarda ve özellikle 20 yaş öncesinde kullanmaya başlayan kişilerde meme kanseri riski artmaktadır. Esas dikkat edilmesi gereken nokta, doğum kontrol hapıyla birlikte sigara içimi kanser ve kalp hastalıkları riskini arttırmaktadır.
Beslenmede nelere dikkat edilmeli?
Tüm kanser türlerinde genel olarak yağ oranı yüksek gıdalarla beslenmenin olumsuz etkisi olduğu kabul edilir. Örneğin, genç yaşlarda yüksek lif içeriğiyle beslenen kadınlarda ileriki yıllarda meme kanseri görülme oranı yüzde 20'ye yakın daha az görülmektedir. Menopoz sonrası vücut yağ oranı yüksek kişilerde östrojen hormon üretimi daha da azalacağından meme kanseri riski fazladır. Ancak son dönemde beslenme konusu gereksiz bir şekilde abartılmış ve “Sarımsak yerseniz kanser olmazsınız” düzeyine gelmiştir. Doğuştan itibaren sağlıklı beslenme kanser riskini azaltır mı? “Evet azaltır…” Ancak tedaviye yardımcı olabilecek destek besinler standart kanser tedavilerine alternatif olarak sunulunca yarar değil zarar verecek hale gelmiştir.
Cinselliği nasıl etkiler?
Meme kanseri nedeniyle cerrahi müdahale ya da radyoterapi gören kadınlarda cinsel istek azalmaz ancak meme derisi daha az duyarlı olabilir ya da tedavi gören memede bir süre ağrı hissedilebilir. Bazen kemoterapi hormon düzeyini etkileyerek cinsellikte azalma yapabilir. Bu nedenle eşler arasındaki iletişim, bu sorunların üstesinden gelmeyi sağlar. Unutulmamalıdır ki, radyoterapi tümörü öldürür aşkı değil…
Meme kanserli hastalar saç boyayabilir mi?
Genel olarak saç boyalarındaki kimyasalların kanser riskini arttırdığı belirtilmişse de elimizde çok kesin bilgiler yoktur. Saç boyalarının içinde bulunan aromatik amin ve fenol saç derisi içinde N nitrozaminlere dönüşerek kanserojen etki yapabilirler. Yapılan araştırmalar yılda 12'den fazla ve koyu renk saç boyayan kadınlarda kanser riskinin bir miktar daha fazla olabileceğini göstermiştir.
Mamografi hangi sıklıkta yapılmalıdır?
Bu konuda çok farklı yaklaşımlar olmakla birlikte, Amerikan Kanser Derneği 45-54 yaş arasında her yıl 55 yaş üzerinde iki yılda bir (hasta talep ederse yılda bir) mamografi çekilmesini uygun görmüştür. Elbette meme kanseri riski yüksek hastalar mamografiyi daha erken dönemde ve bazen MR'la birlikte çektirebilirler.
Radyoterapi gören hastalar nelere dikkat etmeli?
Meme kanserinde radyoterapi yan etkileri düşük bir tedavidir. Hastalar özellikle tedavi sonuna doğru hafif bir halsizlik hissedebilirler. Radyoterapi esnasında memede ağırlık hissi, gerginlik, ciltte hafif kızarıklık ve kaşıntı olabilir. Genellikle basit dıştan krem uygulamaları netice verir. Şeker tüketimi konusunda kuşkular devam etmekle birlikte radyoterapi esnasında kesin olarak yasaklanan bir gıda yoktur. Pamuklu, sert olmayan sutyen kullanılmalıdır. Radyoterapi esnasında doktorunuza danışmadan tedavi bölgesine losyon, krem vb. sürülmemelidir.
Koltuk altı deodorantları kanseri tetikler mi?
Deodorantlarda bulunan aliminyum bazlı maddeler ve parabenin risk oluşturduğunu söyleyen iddialar varsa da bu, yapılan çalışmalarda kanıtlanamamış ve Amerikan Kanser Enstitüsü ve ABD Gıda ve İlaç İdaresi deodorant kullanımının meme kanseri riskini artırmasıyla ilgili bilimsel bir veriye rastlanmadığını açıklamıştır. Buna rağmen 16 yaşın altındaki çocuklarda deodorant kullanımı konusunda dikkatli olunmalıdır.