Ebru Şallı: ’’10 kilo alsam da dile düşmesem’’
İkinci kez anne olmaya hazırlanan Ebru Şallı, heyecanlı günler yaşıyor. Bir erkek bebek bekleyen Şallı; hamileliğinin nasıl gittiğini, nasıl beslendiğini ve kendisine nasıl baktığını anlattı...
İkinci kez anne olmayı beklemek ne
hissettiriyor?
Muhteşem güzel bir duygu. Kadın olmanın bu yönü bence çok güzel.
Esasında plansız bir hamilelik, hatta biraz da geç öğrendik. Yedi
haftalıktı öğrendiğimizde...
Öğrendiğinizde de hemen açıklamadınız
yanılmıyorsam...
Evet, çünkü öğrendikten sonra insan şoke oluyor. Plansız olunca ’Ne
yapmalıyım?’ diye düşünüyorsun. Bir de hamileliği duyurmak için bir
sürecin geçmesi gerekiyor bence. Zaten ünlü olmayan birçok insan da
bunu yapıyor. Sonuç olarak bebek sürpriz oldu bize ama kısmet
işte.
İkinci çocuğu düşünüyor muydunuz?
Şu an için düşünmüyorduk öyle bir şey. 32 yaşındayım, belki 35’ten
sonra olabilir diye arada bir söylüyordum ama Harun pek oralı
olmuyordu açıkçası. Yani iki-üç yıl içindeki planlarımızda yoktu.
Olunca da tabii ’hoş geldin’ durumu oldu.
Oğlunuz Beren’e kardeşi olacağını nasıl
söylediniz?
Bu konuda bir sorunumuz olmadı, çünkü
Bero’nun ’Ben neden ikiz değilim?’ gibi bir şikayeti vardı. Harun
da ona, ’Allah verirse oluyor, ikiz ısmarlama olmuyor oğlum. Ama
kardeşin olmasını istersen bir iyilik düşünebiliriz’ diyordu. Beren
kardeşi olmasını kendi istedi yani. Hamile olduğumu öğrenince,
’Sabah çıkmış olur mu?’ diye sordu (gülüyor).
NE YAPIYORSAN DEVAM ET
İlk hamileliğinizde çok az kilo almıştınız, değil mi?
Yedi kilo aldım.
Şu an kaç kilo almış durumdasınız?
Doktorum
son tarttığında bir buçuk kilo almıştım.
İlk hamileliğinizde sırf kivi yediğiniz falan
yazılmıştı. Herhalde şimdi de sırf kiviyle
beslenmiyorsunuzdur...
Yok öyle bir şey. Bana ’Ne aşerdin, en çok ne yedin?’ diye
sorduklarında; ’Kivi, portakal çok yedim, turunçgillere düşkünlüğüm
oldu’ demiştim. Buradan çıktı o laflar. Kiviyle olur mu sadece, her
şeyi yemen gerekiyor. Ben ilk hamileliğimde de çok sağlıklı
beslendim. Doktor kontrolündeydim, diyetisyene de gidiyordum. Altı
aylık hamileyken gittiğimde diyetisyen bana, ’Ne yapıyorsan devam
et, yağ oranın güzel, eminim çok güzel süt vereceksin’ dedi.
Gerçekten ben Beren’i sekiz ay emzirdim, altı ay da hiç su
vermedim. Sapsarıydı sütüm, yağ oranı demek ki oldukça iyiydi.
Yanlış bir şey kesinlikle yapmadım.
Beren’i erken aldırdığınız bile söylendi...
İnsan yapar mı öyle bir şey! ’Vücudu bozulmasın diye erken aldırdı’
bile dediler. Böyle bir şey söz konusu olabilir mi, insan canının
parçasına zarar gelsin ister mi? Bebek yola girmiş, doktor ’Dur
bakayım, bir hafta daha var’ mı diyecekti?
Altı ayda bir buçuk kilo almanızı neye bağlıyorsunuz;
genetik mi, yedikleriniz mi, pilates mi?
Pilatesin etkisi olduğu kesin. Ama sağlıklı besleniyorum ben.
Mesela şimdi çantama baksanız, içinden çikolata çıkar. Yani
çikolata yemeyen, ot gibi beslenen biri değilim. Yerine göre tatlı
da yerim. Metabolizmam hızlı çalışıyor. Yıllardır aynı kilodayım,
aynı şekilde besleniyorum. Üç kilo al, beş kilo ver tarzında bir
bünyem yok. Sağlıklı beslenince, spora da vakit ayırınca kilonu
istediğin seviyede tutabiliyorsun. Mesela Çağla (Şıkel) 5.5-6 kilo
almış hamileliğinde. Ama bunun için hiçbir çaba sarf etmediğini
söylüyor. Ona, ’Ben kurtuldum, top sende artık’ diye espri
yapıyorum. Sonuçta düzenli spor yapan, güzel beslenen insanlar
sağlıklı ve güzel olur, bu kadar basit bir şey bu.
KİLOYA TAKILMIYORUM
Bu hamileliğinizi tamamladığınızda da az kilo almış olursanız, aynı
laflar yine çıkacak diye korkuyor musunuz?
Bu hamileliğimde iştahım daha açık, daha çok yiyorum. O yüzden daha
fazla alabilirim, bunu da hiç dert etmiyorum. Bunda da yedi değil,
10 olsun, 12 olsun, ne yapayım. En azından 10 kilo olur inşallah da
insanlar üstüme gelmez; gazaplarından, dillerinden kurtulurum. Ben
hiç takılmıyorum kiloya. Belli bir beslenme sisteminde yaşıyorum
zaten, bunu artık hayat biçimim yaptım.
Hamilelikte bakım çok önemli. Siz kendinize nasıl
bakıyorsunuz?
Aşırı bir şey kullanmıyorum. Hamilelerin
zaten aşırı bir şey kullanmaması gerekiyor. Ürünlere mutlaka dikkat
ederim. Zaten yıllardır Murad ürünleri kullandığım için yine Murad
kullanmaya devam ediyorum. Beren’de olmamıştı ama bu sefer cildimde
çok fısırtı oldu. Ondan dolayı yağlı ürünler kullanmamam gerekiyor.
Muhakkak koruyucu kremler kullanıyorum, 30 faktörün altına
düşmemeye çalışıyorum.
Karnınız hiç çıkmamış gibi. Bunu dert ediyor
musunuz?
Hiç de yok değil, biraz var bana göre. Hatta
kadınlar espri yapıyor; ’Evde mi bırakıp geliyorsun, nerede bu?’
diyorlar. Biraz yapıyla ilgili olabilir. Beren’de de altıncı ayda
falan hamile olduğum belli olmuştu.
Nasıl besleniyorsunuz, aşerdiniz mi?
Çok iyi besleniyorum. İştahım arttı ve yemekler daha lezzetli
geliyor. Yeşil erik yerken bile sanki çikolatalı sufle yer gibi
lezzet alıyorum. Bir de Beren’le birlikte yaptığımız çıtır çıtır
pizzalara bayılıyorum.
HAMİLELİK HASTALIK DEĞİLDİR
Pilatese devam ediyor musunuz?
Program bu ayın sonuna kadar devam edecek. Çünkü sponsorluklar,
yapılan anlaşmalar var. Bir de izleyicinin çok büyük bir beklentisi
var. ’Ben hamileyim’ deyip bıraksaydım ya da direkt hamile
pilatesine çevirseydim programı, izleyici hayal kırıklığına
uğrardı. Şimdi bir hamile pilatesi DVD’si üzerinde çalışıyorum.
BUNLAR KALMADI
Hamileliğinizin sonuna kadar pilates yapmayı düşünüyor
musunuz?
Hamile pilatesi yapmayı düşünüyorum. Eğer hamileliğim Beren’deki
gibi devam ederse kesinlikle yaparım. Zaten ben pilatese Beren’e
hamileyken, hamile pilatesiyle başlamıştım. Çok rahat bir hamilelik
geçirdim. Son derece sağlıklıydım, Beren de çok sağlıklı doğdu. Her
ne kadar ’Erken doğdu’ gibi şeyler yazılsa da, ben 37’nci haftada
doğum yaptım. Bu da çok normal bir süreç. Genelde sezaryen doğumlar
38’inci haftada oluyor. Beren bir hafta kadar erken doğdu ama sanki
üç ay erken doğmuş gibi yansıtıldı. Beren o kadar sağlıklıydı ki,
ertesi gün sünnet oldu.
Anladığım kadarıyla hamilelik sizin hayatınızı
kısıtlamıyor...
Sağlığım elverdiği sürece, evet. Daha eylül sonuna kadar zamanım
var. Hamile pilatesi, hamile yogası, yürüyüş, yüzme; bunları
sağlığım elverdiğince yaparım. Çünkü hamilelik bir hastalık değil.
Bazı insanlar hastalık gibi nitelendiriyor. ’Hamile yatmalı, iki
kişilik yemek yemeli’ diyorlar. Artık böyle bir şey kalmadı.
Eylem Bilgiç /Sabah