Ebru Şallı: 'Çok üstüme geldiler'
Televizyon programcısı, eski model, anne ve Türkiye’de pilates denince herkesin aklına ilk gelen isim... Ebru Şallı..
Annelik, spor, programlar, kitaplar... Hepsine nasıl
yetiyor, yetişiyorsunuz?
- Çok küçük yaştan beri böyleyim ben... Zamanla yarışmayı
seviyorum. Oğlak burcunun özelliği olsa gerek. Leb denmeden Çorum
derim. Yorucu bir şey tabii sürekli zamanla yarışmak ama
avantajları da var. Üretmek iyi geliyor. 80 yaşıma kadar çalışırım
herhalde...
Pilatesi öncelikli uğraşlarınız arasına eklemek, televizyon
programı yapmak sizi nereye taşıdı?
- ınsanlar memnunlar... Herkesin bu sporla ilgili az çok bir fikri
var artık. Biraz da kulaktan kulağa yayıldı sanırım. Yaptığım
televizyon programının başarılı olmasının nedeni de bu...
Jimnastik Federasyonu size ihtar çekmiş, “Bizim eğitimimizi
de almadan eğitmenlik yapamazsın” demişti. Ne
oldu?
- Temmuzun ikinci haftasına kadar yayınım devam etti. Tam program
tatile girmişti ki bu ihtar geldi. Tam zamanıydı yani. Bu arada
sadece bana değil bütün pilates hocalarına ihtar çekildi, onun da
altını çizeyim. Sonuçta bu federasyonun işi daha kontrollü
sürdürmek için aldığı bir önlemdi. Benim gibi üç ayrı dalda pilates
eğitimi almış insanlar da bu eğitime katıldı. 15 gün, günde 8 saat
eğitim aldım... Türkiye standartlarında sertifikalı bir pilates
öğretmeniyim artık. O ihtar benim için bir artı oldu diyebilirim.
Sınavları geçtim, istediğim yerde pilates eğitmenliği
yapabilirim.
Okul açmayı düşünmez misiniz?
- ınsanlarla aramda inanılmaz bir gönül bağı oluştu. Duruş
bozukluklarının giderilmesi, kilo verilmesi, pozitif anlayışın
gelişmesi konusunda insanların geri dönüşleri beni çok mutlu
ediyor. Belki artık televizyonda program yapamayacak kadar
yaşlandığımda kendime bir okul açarım.
BU DVD ERKEKLERE DE ÇOK HİTAP EDECEK
Yeni bir pilates DVD’si hazırlıyordunuz. Çalışmalar ne durumda,
tamamladınız mı?
- Henüz çıkmadı ama hazır. Bir ay içinde çıkacak...
Nasıl bir DVD oldu? Öncekilerden farkı ne?
- Karın DVD’si oldu bu... Yani karın bölgesini eritmek için çok
güzel hareketler var içinde... Yaptığım diğer DVD’ler erkeklere
hitap etmedi ama karın bölgesi Türk erkeklerini de fazlasıyla
ilgilendiriyor. Bir ay içinde çıkacak olan bu dvd erkeklerin de çok
ilgisini çekecek. 21 bir gün aralıksız bu egzersizleri
uyguladıklarında karınlarında inanılmaz bir gerginlik ve gözle
görülür bir gelişme elde edecekler.
Kadınlar daha çok neden şikayetçi?
- Türk kadını daha çok bacak ve kalça bölgesinde sorun yaşıyor.
BİZİM EVDE HERKES PLATES YAPIYOR
Her eve pilates topu soktuğunuzu söyleyebilir miyiz
artık?
- Sadece o değil; televizyona farklı bir soluk da getirdiğimi
düşünüyorum. Sabah kuşağında normalde hep yemek programları,
evlilik programları var. Ben pilates programı yapıyorum. Üç yıldır
da güzel bir izleyici kitlesi oluştu. Programa ilk başladığımızda
top firmalarından çiçekler, çikolatalar, teşekkür mektupları
gelmişti. Gerçekten neredeyse herkesin evinde bir pilates topu var
artık. Kadınlar spor yapmadıkları zaman çocuklar oynuyor.
DVD’lerin satış grafiği nasıl?
- DVD’lere talep yoğun. Doktorlar da tavsiye ediyormuş, bunu duymak
çok hoşuma gidiyor. Sağlık Bakanlığı’ndan teşekkür aldım. Artık
birçok hastanede hamile pilatesi yapılıyor.
Sizin evde herkes pilates yapıyor mu?
- Harun zaten spora ilgisi olan bir insandı. Tenis, salonda halter
ve GYM yapıyordu ama o da pilatesi çok sevdi. Bazen onlara ben
pilates yaptırıyorum. Beren ciddi ciddi yapıyor. Pars da taklit
ediyor nefesleri.
YEMEK YAPMAK BENİM İÇİN TERAPİ GİBİ
Yemek kitapları da yazıyorsunuz. Yeni kitaplar gelecek
mi?
- Programlarda sağlıklı yemek tarifleri veriyordum. Küçük yaştan bu
yana sağlık konuları ve besinlere ilgi duyarım. Çocukken bile
meyvelerin içlerinde neler var diye ansiklopedilere bakardım. Benim
için yemek bir terapi gibi. Hatta önce yemek sonra pilates gelir
benim için... Beren ile birlikte çocuk yemekleri kitapları
yapmıştım. Pars’ın damak tadı daha farklı. Onun için de bir bebek
yemekleri kitabı hazırlamayı düşünüyorum. Çocuklarım benim ilham
kaynağım... Yemek kitabı hazırlığındayken Beren’e hamile kaldım ve
ona hazırladığım tarifleri kitap yaptım. şimdi Pars’a yönelik bir
bebek mamaları ve çocuk yemekleri kitabı hazırlayacağım.
Hep mi sağlıklı beslenirsiniz?
- Çikolataya zararlı derler ama çantamda sürekli bulunur. Ama
ölçüyü kaçırmam, güçlü bir iradeye sahibimdir. Aklıma gelmezse
yemem. Zaten ondan aldığım kaloriyi iki çocuk, spor ve iş hayatı
sayesinde yakıyorum. Güzel yemek yemeyi severim bir de... Makarnayı
mesela ıtalyan usulü soslu yaparım.
Sizin spesiyaliniz nedir?
- Makarna için hazırladığım pesto sosumu çok severler. şu ana kadar
yiyip de tarifini istemeyen olmadı. Bir de mercimek yemeğimi
beğenirler. Ben bakliyatları da çok seviyorum. Nohut, fasulye
olmadan bir hayat düşünemiyorum. Çocuklar da bana benziyor bu
konuda...
BİR KIZIM OLSA DEMEKTEN VAZGEÇTİM
Çocuklar şekerin tadını biliyor mu?
- Kontrollüyüm ama elbette çocuklarım da çikolatanın tadını
biliyor. Arkadaşları yiyor, tabii Beren de geri kalmıyor. Ölçüsünde
tutmak, yasaklamaktan daha iyi.
İki erkek çocuğu büyütüyorsunuz. “Bir kızım olsun, onu
süsleyeyim” istemez misiniz?
- Vazgeçtim ondan. Tatlı bir kızım olsun, onu süsleyeyim isterdim
ama kısmet böyleymiş. ıki oğlum olduğu için de kendimi güvende
hissediyorum. Kız isteği hiç kalmadı artık içimde. Üçüncü çocuğu
istemiyorum. Çok şükür iki oğlum var, Allah olmayanlara da versin.
Çocuk sahibi olmak büyük sorumluluk. Çalışan bir anneysen hele...
ıki tanesine yetiyorum ama bir üçüncüye ya da dördüncüye
yetebileceğimi sanmam.
Kadınlara hitap eden bir iş yapmak kıskançlık unsuru değil
mi?
- Bir gün yemek yerken görün... Yan masada kadınlar varsa, hele de
kızarmış patates falan yiyorsam “Bunu siz mi yiyeceksiniz” diye laf
atıyorlar.
Bir ara takı tasarımı yaptınız. Peki kıyafet tasarlamayı
düşünmüyor musunuz?
- Yaklaşık iki yıldır bir spor markasıyla görüşme halindeydim. Yurt
dışından onayı geldi. Pilates kıyafetleri hazırlayacağım. Çünkü bir
spor mağazasına gidiyorsun, düşük belli tayt bulamıyorsun
mesela.
Son olarak; pırıl pırıl bir cildiniz var. Bakımını nasıl
yapıyorsunuz?
- Kremlerim var elbette ama kimyasala yatkın biri değilim. Çok
fazla ürünü yüzünüze sürerseniz cildiniz doluyor. Doğru ve
olabildiğince doğal ürünler kullanma taraftarıyım. Medikal ürünler
ve doğru beslenme cilt güzelliğinde çok önemli.
HİÇBİR ZAMAN ŞÖHRETE LANET ETMEDİM
Ünlü olmaktan rahatsızlık duyduğunuz oluyor mu
hiç?
- Ben 1995 yılında Türkiye Güzeli seçildim. Mankenlik, televizyon,
yemek, pilates derken bugünlere geldim. Altı yıldır çeşitli
yerlerde yazıyorum. Yemek kitabım var. Ünlü olmak kolay değil.
Dezavantajları kadar avantajları da var ama... Hiçbir zaman lanet
etmiyorum.
HAMİLELİĞİMDE ÜZERİME ÇOK FAZLA GELDİLER
Hakkınızda çıkan olumsuz haberlerle nasıl mücadele ediyorsunuz? Bir
dönem hamilelikte aldığınız, daha doğrusu almadığınız kilolarınız
yüzünden çok üzerinize gelinmişti...
- Hamilelik dönemimde çıkan haberlere kırıldım açıkçası... Üzerime
fazla gelindi. “Vücudu bozulmasın diye bebeğini zamanından önce
doğurdu” bile dediler. Bu hamile ya da yeni doğum yapmış bir kadına
yapılacak şeyler değildi. Üzüntüden düşük bile yapabilirdim, o
zaman ne olacaktı! Bende metanet ve güç var neyse ki... Kendime çok
güveniyorum. Yıkılmadım, ayaktayım dedim o dönemde. Son doğumumda
da aynı şeyi yaptılar. “Dokuz ayı geçirdik, hadi” dedi doktor, yine
“Bebeği erken aldırdı” dediler. ıki oğlum da
tombik tombik doğdu sonuçta ve onları birer yıl aslanlar gibi
emzirdim.
Sinem Vural