Evliliğe Bakış Açısı
Evliliğe Bakış Açısı
1970’li yıllarda çağa damgasını vuran hippylik felsefesiyle
evliliğe hayır düşüncesi ön plana çıktı. 1980’li yıllarda ise
evliliğin olumlu yanları ön plana çıkmaya başladı. 1990’lı yıllarda
ise feminist yaklaşımların etkisiyle evlilikten yeniden
uzaklaşıldı. 2000’li yıllarda ise evlilik yeniden önem kazanmaya
başladı. Bütün bu süreçlere rağmen, boşanmaların günümüzdeki
teknolojik gelişmelerle birlikte daha da artacağı
düşünülmektedir.
Psikologlar çağımızda neden boşanılıyor sorusuyla birlikte boşanmış
ailelerde uyum, denge ve yeniden sağlıklı yapılanma için çözümler
üretmektedirler. Uzmanlar, toplumdaki pek çok boşanmış çiftin
yılgınlığa düşmeden evlilikler için kendilerine yeni bir şans
tanımaları konusunda onları motive etmektedirler. Uzmanların
istediği kesinlikle içe kapanıp “ben niye ayrıldım” diye bir
bunalıma girmeden hayat devam ediyor anlayışının benimsenmesidir.
Kişi kendine; “ben bu hayatın içinde kendim için neler yapıyorum,
eğer çocuklarım varsa onlarla neleri paylaşıyorum” diye
sormalıdır.
Boşandıktan sonra kişi mutlaka kendi hayatının gereklerini yerine
getirmelidir. Kişi, kendini suçlayıp, üzülmek, kendiyle bitmeyen
hesaplaşmalara girmek yerine mutlu olacağı, huzurlu bir hayatı
kurmanın yollarını araması gerekmektedir. Ayrılığın ardından
kişinin hemen evliliği düşünmesi mantıksız bir durumdur. Zaman
geçipte acılar, öfkeler yatışmaya başladığında yeniden evliliği
düşünebilmelidir. Çağımızda ikinci, üçüncü evliliğini yapan ve
mutlu bir yaşam süren pek çok kişiyi görebilmekteyiz. Psikologların
yaptıkları pek çok araştırma çocukların ikinci evliliği istedikleri
yönünde sonuçlar göstermiştir.
Çocuklar bu evlilikleri isterken öncelikle anne veya babalarının
mutlu olmasını, gözlerinin içinin gülmesini istemektedirler. Ikinci
nedenleri ise aile ortamında büyümek istemeleridir. Özellikle
annesiyle birlikte kalan çocuklar annenin evlenmesini, babalarıyla
kalan çocuklardan daha fazla istemektedirler. Bu duygu belki de
koruyuculuk isteğinin bir sonucudur. Bu özellikle üzerinde
durulması gereken bir konudur. Ayrılmış anneler ve babalar “yeniden
bir hayat kurarsam çocuklarım üzülür mü?”, bu olaydan zarar görür
mü şeklinde düşünmektedirler. Bu düşünce doğaldır ve bütün bu
soruların cevabı sizin tavrınıza bağlıdır.