FİKRİYE HANIM'IN MEZARI NEREDE?..
Fikriye Hanım'ın, intihar mı cinayet mi olduğu karanlık duran vefatının tarihi 1924. Ziraat Bankası inşaatı ise 1925'te başlayıp 1929'da tamamlanıyor...
Her yıl genel müdürlük binasında yapılan basın toplantısı için,
bu kez Rixos Otel seçilmişti. Genel Müdür Can Akın Çağlar’a ’Siz de
mi Rixos modasına uydunuz?’ diye sordum.
’Böyle bir modadan haberim yok’ deyip iki neden saydı.
TV kameralarının sıkışmadan rahat bir mekanda çalışabilmesi asıl
neden; diğeri de tarihi eser konumundaki genel müdürlük binasında
süren restorasyon çalışmasıymış.
Gerçekten şu sıra yolu Ulus’a düşenler, ön cepheye asılı lacivert
bir branda görüyor. Cumhuriyet’le özdeşleşmiş taş yapının, otantik
dokusuna sadık kalınarak restorasyonu için, Anıtlar Yüksek
Kurulu’ndan iki buçuk yıl izin beklemiş.
Hazırlık aşamasında, binanın 298 bin noktasından fotoğrafı
çekilmiş.
Bunları öğrenmek, Zülfü Livaneli’nin ’Veda’ filmiyle güncellenen
’Fikriye Hanım’ın mezarı’ tartışmasını hatırlattı.
Fatih Bayhan ’Fikriye Hanım’ kitabında Çankaya’nın ilk First
Lady’sinin, Ulus’ta tarihi bankaların olduğu yerde gömülü
olabileceği tezini işlemişti. ’Merak böceği’ne kayıtsız
kalamadım.
Konuyu hatırlatarak ’Hiç böyle bir şey duydunuz mu bugüne kadar?’ dedim
’Olmaz diyemem’ dedi genel müdür. ’Çünkü daha önce bana burada
yatır olduğunu söylemişlerdi...’
Çağlar, binanın tarihçesi konusunda ciddi bir araştırma yaptırmak
istediğini, ancak yaptığı görüşmelerden tatminkar bir izlenim
edinmediğini de paylaşarak, konunun gündeminde olduğunu ekledi.
Fikriye Hanım’ın, intihar mı cinayet mi olduğu karanlık duran
vefatının tarihi 1924.
Ziraat Bankası inşaatı ise 1925’te başlayıp 1929’da
tamamlanıyor.
İnsanın da aklından, resmi tarihin gerçekleri karartmadığı bir Türkiye ne güzel olurdu diye geçiyor.
Beşar Esad’ın jesti
Ziraat’in kar rakamlarını açıkladığı günün akşamı, Çağlar’a bir telefon geldi.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Suriye Devlet Başkanı Beşar
Esad’la görüşmesini sıcağı sıcağına aktardı.
Konu, kapalı devlet ekonomisinden çıkma adımları atan Suriye’de
kurulacak banka.
Ziraat Bankası, iki ülke ilişkilerinin finans alanında
güçlendirilmesi amacıyla Şam’da banka kuracaktı. Ancak Suriye’nin
koyduğu 200 milyon dolarlık sermaye şartı yüksek gelince, proje
askıya alınmıştı.
Beşar Esad, TOBB Başkanı’na ’Ziraat hangi rakamı uygun görüyorsa
müzakere edelim’ demiş. Esad’ın yeni yaklaşımı, bankanın son kar
rakamlarından etkilendiğini düşündürüyor.
’Başbakan herkesi dinletiyor’ demek suç değil
Başbakan Tayyip Erdoğan, ’Başbakan herkesi dinletiyor’ diyen
eski yol arkadaşı Abdüllatif Şener hakkında 20 bin liralık tazminat
davası açmıştı.
Dava reddedildi. Gerekçeli karar yeni çıktı.
5 Mart tarihli kararda, 23. Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimi Zerrin
Berke’nin kaleme aldığı gerekçe; sadece hükümet-yargı ilişkilerine
eklediği yeni boyut nedeniyle değil, anlam kaymasına uğrayan
demokrasimiz ile hukuk devleti açısından da önem taşıyor:
’Tüm iletişimi tek başına yönetme görev ve yetkisiyle donatılıp
doğrudan Başbakan bağlı olarak kurulan Telekomünikasyon İletişim
Başkanlığı uygulamalarının eleştirildiği ve düşünce açıklamasında
bulunulduğu görülmüştür.
Davacı ve davalı siyasi bir kişiliktir. Davacı, siyasi faaliyetler içinde bulunan ve ülke yönetimini üstlenen kişi olması nedeniyle, eylem ve işlemleri nedeniyle sert nitelikte de olsa eleştirilebilir. Davalının da parti başkanı olması nedeniyle iktidardaki partiyi ve başkanını uyguladıkları politika ve eylemleri nedeniyle sert şekilde eleştirmesinde hukuka aykırılık görülmediğinden davanın reddine.’
Bir kombine bilet öyküsü
KİT’leri TBMM adına denetleyen Yüksek Denetleme Kurulu (YDK),
2008 raporlarını KİT Komisyonu’na sundu.
Halkbank raporunda ’sponsorluk giderleri’ de var. Listeden bir
maddeyi alıntılıyoruz: ’354 bin lirası Banka Genel Müdürü’nün 10
Eylül 2008 tarih ve 38 sayılı oluru ile Eskişehir şube
müşterilerine verilen Eskişehir Spor Kulübü sportif amaçlı kombine
bilet promosyon bedeli.’
O tarihlerde Maliye Bakanı olan Kemal Unakıtan’ın seçim bölgesi
Eskişehir’e her ziyaretinde Eskişehirspor kulübüne geniş zaman
ayırdığını hatırlayalım. Unakıtan’ın kulüp desteğinin manevi
düzeyde kalmadığı anlaşılıyor. Bedava kombine bilet dağıtılan şube
müşterisi de Bağ-Kur emeklileri olmasa gerek.
Vatan