Gıdalardaki gizemli tehlike!..
Gıdalardaki gizemli tehlike!..
Uzmanlar, son dönemde artan kanser vakalarında tarımsal ve hayvansal gıdalarda kullanılan kimyasalların etkisine dikkat çekiyor. Basketbol, futbol ve güreş milli takımların eski doktoru Op. Dr. Adnan Bağrıaçık, "Ülkemizde, üretim kalitesini ve verimini artırmak için meyve ve sebze tarımında zirai ilaçlama kullanım oranı yüzde 90'dır." dedi.
Türkiye'de kanser vakalarında belirgin bir artış gözlemleniyor. Uzmanlar da hastalığın sebepleri hakkında araştırmalar yapmaya devam ediyor. Sebze-meyve tüketiminde ve hayvansal ürünlerde tüketicinin bilmesi gerekenleri sıralayan Op. Dr. Adnan Bağrıaçık, "Tarımsal ve hayvansal ürünlerde kullanılan ilaçlardan sonra uyulması gereken bir bekleme süresi vardır. O süre içinde elde edilen ürünün tüketilmemesi gerekiyor. Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın kontrolü altında olan bu durumun yeterince denetlenmediğini ve dikkat edilmediğini düşünüyorum. Bu çok ciddi sağlık sorunlarına sebep oluyor." dedi.
Özellikle toplu üretim ve satışın yapıldığı işletmelerde yeterince özen gösterilmemesinin başta kanser olmak üzere birçok hastalığın ortaya çıkmasına neden olduğunu anlatan Bağrıaçık, "Üretim kalitesini ve verimini artırmak için meyve ve sebze tarımında zirai ilaçlama ülkemizde yüzde 90 oranında kullanılmaktadır. Tüketiciye satış olarak ulaştırılan organik ürünler çok küçük bir yüzde ile ifade edilmektedir. İlaçlamanın bekleme süresi dolmadan maalesef piyasaya sunulan ürünler ne kadar yıkanırsa, soyulursa soyulsun kimyasal atıklar içeriyor. Özellikle havuç, patates, turp, şalgam gibi kök kısmı yenen sebzelerde tehlike çok daha büyük. Çünkü bunlar kökleriyle topraktan kimyasalları ürünün içine aldıkları için zarar çok daha ciddidir. Bu nedenle özellikle çocuklarımızın bu kökü yenen sebzelerde, organik ürün tüketmesine önem vermemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Hayvansal ürünler için de aynı şeyin geçerli olduğunu vurgulayan
Bağrıaçık şöyle konuştu: "Et, süt, yumurta gibi hayvansal
gıdalarda da hayvanın ilaçlanmasından sonra bekleme süresine
mutlaka uyulup bu süredeki alınan et, süt ve yumurtanın maalesef
imha edilmesi gerekir, tüketilmemesi gerekir. Bu maalesef ülkemizde
çok zor görünüyor. Sıkı ve ciddi kontrollerle geleceğimiz,
sağlığımız korunabilir. Bu kadar önemli bir konuyu üreticinin ve
tüccarın vicdanına ve insafına bırakmak doğru değildir. Hele
üreticinin ekonomik olarak zorlandığı şu dönemde sık aralıklarla
ilgili bakanlık tarafından kontrol edilmelidir. Hayvandan daha çok
ve daha kısa sürede verim almak için maalesef aşırı tüketilen
kimyasallar, insan sağlığı için tehlike saçıyor. Bu sorunun çözümü
üreticinin bilinçlendirilmesi, bakanlığın sıkı denetimi,
tüketicinin çok iyi yıkama, soyma, pişirme yapması veya ürünü
gerçekten organik olarak alabileceği yerler bulmasıyla bir ölçüde
mümkün olabilir."