Global güzellik sırları
Global güzellik sırları
Annelerimiz, büyük annelerimizin evde hazırladıkları kimi güzellik
reçeteleri, son zamanlarda doğal hayata dönüş çabaları içerisinde
televizyon kanalları ya da yazılı basında tekrar gündeme gelmeye
başladı. Bir de bunların coğrafya değişikliklerine göre
çeşitlendiği düşünülünce, kendi kendimize yapıp uygulayabileceğimiz
birbirinden farklı pek çok alternatifimiz oluyor.
Ünlülerin makyaj tasarımcısı Shalini Vadhera’nın yazdığı Passport
to Beaty kitabı, güzellik için bir seyahat rehberi niteliğinde.
Shalini, Avrupa, Asya, Afrika, Kuzey ve Güney Amerika ve Avustralya
da dahil olmak üzere tüm dünyayı gezmiş bir kadın olarak,
hemcinslerinden öğrendiği paha biçilmez güzellik sırlarını bu
kitapta bizlerle paylaşıyor.
Daha güzel ve yumuşak bir cilt: Çok eski
zamanlardan beri, Fransa güzelleştirme sanatında öncü olarak
kabul edilir. Bugün bile geçerliliğini koruyor bu düşünce. Fransa
aynı zamanda en iyi şarap şatolarının ülkesi olarak bilinir. Bu
doğal gücü doğru kullanarak, Fransız kadınları taze üzümleri
ciltlerini yumuşatmak ve gençleştirmek için vücutlarına sürüyorlar.
Bu harika meyvenin nasıl işe yaradığını bilmek ister misiniz?
Üzümün neredeyse her parçası- etli kısmı, çekirdekleri ve kabuğu-
linoleik asit ve polifenoller gibi maddeler içeriyor ki bunlar da
çok etkili antioksidanlar. Nemlendirme ve anti-aging faydaları
bahşediyor. Bugün pek çok kozmetik markasının üzüm içerikli
ürünleri piyasaya sürme sebebi de bundan kaynaklı.
Yıpranmış ve kuru saçlar: Dünyanın bir diğer
köşesine geçecek olursak, Gana’ya özgü saç kremi, yıpranmış saçlara
en iyi gelen ürün. Shea ağaçları, Afrika’nın batı kıyılarında
vahşice ve özgürce yetişiyor. Bu ağaçların meyveleri işleniyor –
fıstıkları çıkarılıyor, kaynatılıyor ve daha sonra da belirli bir
süre güneşte kurutuluyor. İyice kuruduktan sonra ise fırınlanıp
eziliyor ve ‘shea yağı’ delinen yağ elde edilene kadar ısıtılıyor.
Shea yağı problemli, özellikle kuru ciltler ve yıpranmış saçlar
için en etkili madde. Uzmanlara göre saçı sadece yumuşatmakla
kalmıyor, aynı zamanda nemlenmesine ve parlamasını da sağlıyor.
Gözaltı morlukları: İspanya’da, ince kesilmiş
patates dilimlerini 10’ar dakikalık süreçler boyunca gözaltlarına
koyan kadınlar böylece cilt renklerinin açılması sağlıyor ve
morluklardan kurtuluyorlar.
Şişkinlikler: İskandinav kadınları, özellikle
yüzlerindeki şişkinliklerden kurtulmak için buz gibi maden suyunu
yüzlerine 15-20 kez çarparak yıkıyor ve kurtuluyor.
Kolay dudak bakımı ve parlatıcısı: İtalyan kadınlar, zeytinyağını
dudaklarını pürüzsüzleştirmek ve parlatmak için kullanıyorlar.
Tahriş olmuş ciltler için: Yunan kadınlar
kuru ve tahriş olmuş, güneş yanığı ciltlerini yumuşatmak ve
beslemek için zeytinyağı ile masaj yapıyorlar.
Çatlaklardan kurtulmak: Asya’da kadınlar
ciltlerini nemlendirmek, onarmak, beslemek ve yumuşatmak için beyaz
kamelya yağı kullanıyorlar. Shalini, aynı zamanda bir kaç ünlü
ismin doğumdan sonra bu yöntemi kullandıklarını ve o derin
çatlaklardan bile bu sayede kurtulduklarına yemin ettiklerini
söylüyor. Kadınlar bu yağı aynı zamanda saçlarının ve tırnaklarının
hızlı ve sağlıklı uzamasını sağlamak için de kullanıyor.
Arınmak: Zimbabwe kadınları sabahları güne limonlu bir bardak sıcak
çay ile başlıyor; sistemlerini temizlemek ve metabolizmalarını
çalıştırmaya başlamak için.
Güçlü, parlak saçlar: Hindistan’da, kadınlar
uzamasını, parlaması ve güçlenmesini sağlamak için, haftada bir
hindistan cevizi yağı ile saçlarına ve kafa derilerine masaj
yapıyorlar.
Kepek sorunu: Avustralyalılar, kepekten kurtulmak
için şampuanlarına bir kaç damla okaliptüs ya da çay ağacı yağı
katıyorlar.