Güzelliğin 'doğal' sırları!...
3 yaprak marul, 3 yaprak maydanoz, 4 damla zeytinyağı: Sonuç muhteşem bir cilt...
Akşam'dan Sibel Ateş Yengin'in haberi...
Hollanda’da cilt koçu olarak çalışan Döndü Yılmaz Mens, güzel ve
sağlıklı bir cilde sahip olmanın püf noktalarını anlattı. Döndü
Mens’e göre cilt bakımını dıştan içe değil, içten dışa yapmak
önemli. “Yemediğimiz hiçbir şeyi yüzümüze
sürmemeliyiz” görüşünü benimseyen Mens, içten dışa doğal
bakımı anlattı ve doğal ürünlerle hazırlanan bakım tüyoları
verdi.
2003 yılından beri Hollanda’da cilt koçu olarak çalışıyor Döndü Yılmaz Mens. Kendisinin işlettiği bir doğal bakım salonu var. Ayrıca güzellik uzmanlığı üzerine eğitim veren Klimop Opledingen’de doğal kozmetik ürünleriyle cilt bakım dersleri veriyor. Bir de Amsterdam’da ayda bir yayımlanan kadın dergisinde köşe yazarlığı yapıyor. Ürünlerini kendisi hazırlayan Döndü Mens’in sloganı; “Yemediğimiz şeyi yüzümüze ve vücudumuza sürmüyoruz.”
DOĞAL ÜRÜN KULLANMALIYIZ ÇÜNKÜ…
Cildimize ve vücudumuza sürdüğümüz ürünlerin birçoğu hücre zarını aşarak kana, dokuya karışıp hücre yapısını bozuyor ve hücrelerin gelişimini yavaşlatıyor. Eğer vücut dirençsiz ve yeterince koruyucu yapı taşları yoksa serbest radikaller hücreleri ele geçirip hastalıklara neden oluyor. Enerjimizin düşmesi, yorgunluk, renk kaybı gibi bilinmeyen birçok rahatsızlıklar bundan kaynaklanıyor. İşte bu yüzden doğal ürün kullanmalıyız.
İÇTEN DIŞA GÜZELLİK NASIL OLUR?
Bakımın yüzde otuzu dıştan doğal ürünlerle, yüzde yetmişi de içten yapıldığında bakım tam etkili oluyor. Bu bilimsel olarak yapılan araştırmalarla onaylanan bir görüştür. İstediğimiz kadar dıştan bakım yapalım, en pahalı kozmetikleri kullanalım, güzellik enstitülerinden çıkmayalım, uzun vadeli ve sağlıklı bir bakım yapmış olmayız. Dıştan bakımda insanın yaşam tarzı, genetik yapısı, beslenmesi, spor, uyku hepsi etkendir. İçten dışa doğal bakım her ikisi de uygulandığında gerçekleşiyor. Buna yüzde yüzlük sağlıklı, doğal bakım ve güzellik diyebiliyoruz.
YEMEDİĞİMİZ HİÇBİR ŞEYİ SÜRMÜYORUZ
Vücudumuzun neye ihtiyacı olduğunu anlayıp beslenmemizi ona göre ayarlamalıyız. Bu da ne yediğimize ve içtiğimize dikkat ederek olur. Yaşlanmayı kimse durduramaz elbette. O yüzden isteğimiz sağlıklı ve doğal bir şekilde yaşlanmak olmalı.
Kullandığımız ürünlerin içeriğinde neler olduğuna bakmalıyız. Çoğu kozmetik ürünlerin içinde koku verici kimyasal ürünler var. Ayrıca bu ürünlerin kullanım süresini uzatmak için kullanılan kimyasalları ve renk verici kimyasalları da düşünürsek, cildimize ne sürüyoruz diye iki kere düşünmeliyiz.
Bunların içinde parafin, paraben, motor yağı, zararlı asitler var. Örneğin, parafinin ne içten dışarı, ne dıştan içeri geçişi yok. Kapatıcı zar gibi yüzümüzü sarıyor, oksijen alışverişini ve cildin nefes almasını engelliyor. Yemeklerde neden “mum salatası” yemiyorsak, cildimize neden parafin sürelim çünkü parafin de mumdur.
YANLIŞ KULLANILAN KOZMETİKLER
Yanlış kullanılan kozmetiklerin açtığı zararlar sadece deri hastalıklarıyla sınırlı değil. Diğer hastalıkları da tetikleyip hastalığın artmasına neden oluyor. Amsterdam Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada, sebebi bilinmeyen birçok hastalığın doğal olmayan kozmetik ürünlerinden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Susadığımızda motor yağı içmiyorsak cildimize de kimyasal içerikli ürünler sürmemeliyiz.
DOĞAL ÜRÜNLERLE GÜZELLİK TÜYOLARI
Limon; dezenfekte edici özelliği var, C vitamini içerir, karaciğer ve bağırsakları dezenfekte eder. Güçlü bir anti-oksidandır, serbest radikallere karşı vücudun iyi bir koruyucusudur. Cildi parlatır, renk açar ve iyi bir temizleyicidir. Bir kâse içine, yarım limonu sıkıp biraz su ilave edin. Sonra da pamukla cildinizi yukarıdan aşağıya doğru silin. Emi olun iyi bir cilt temizleyicisidir.
Zeytinyağı; A, D, E ve K Vitaminlerini içerir (yağda eriyen vitaminler), deri tarafından çok çabuk kabul edilir. Faydalı bir yağdır ve hücre yenileyici özelliği vardır. Bağırsakların çalışmasında çok etkilidir. Cildimizi besler ve tazelik verir. Vazgeçemeyeceğimiz önemli bir doğal üründür.
Yumurta; çok güçlü protein içerir, ayrıca Omega 3 içerir. Cildi besler, kuruluğu giderir. Kayısı kıvamında kaynatılan ve tereyağında hafif pişirilen yumurta çok besleyicidir. Ciltteki veya vücuttaki bir hasarı onarır. B5 ve B12 Vitamini vardır, bu cildin nem oranını dengeler. Bal; anti-septiktir, iyileştirici özelliği vardır, dezenfekte eder. Cildi yumuşatır, güçlü bir anti-oksidandır. Koruyucu yapı taşıdır adeta, cildi temizler ve nem verir. Nemi içinde hapsettiği için, cildin nemini dışarı vermez ve nem oranını dengeler. Özellikle kuru ciltler için ve 30 yaş üzeri için tavsiye edilir.
Ihlamur Losyonu
Kaynamış suya bir tutam ıhlamur koyun, ağzını kapatıp 10 dakika bekletin. Elde ettiğiniz çayı buz kabına döküp buzlukta saklayın. İki günde bir cildinizi temizledikten sonra, yüzünüzde buz parçasını gezdirin. Veya hazırladığınız çayı bir cam şişede buzdolabında saklayıp sabah-akşam pamukla cildinizi silebilirsiniz. Cilde sakinlik, canlılık verir, üst tabakayı yeniler.
Mide ve bağırsaklar için zeytinyağı için
İki günde bir, sabah aç karnına bir bardak ılık suyun içine bir yemek kaşığı saf zeytinyağı katıp için. Bağırsak ve mide problemlerine çok faydalı. Mide zarını güçlendiriyor ve yaraları iyileştiriyor. Kabızlık problemi olanlara da özellikle tavsiye edilir.
Hindistancevizi katı yağı
Bu da mucizevi bir şifa deposu! Diş eti çekilmesi varsa, ağzınızın içi sıklıkla yara oluyorsa ve aynı zamanda sabah kalktığınızda mikro organizmaları yutmamak için iyi bir çözüm. Sabah aç karnına su bile içmeden bir çay kaşığı hindistancevizi katı yağını 15 ile 30 dakika arasında ağzınızda bekletin. Sakın ama sakın yutmayın. Sonra tükürün. Aksatmadan her sabah yapın, faydasını göreceksiniz. Bunu 2 günde bir yapın veya zamanınız oldukça yapın.
Limon ve portakal kabukları
Kullanılmış limon ve portakal kabuklarını atmayın. Banyonuzun bir köşesinde bekletin. Duş sırasında içine biraz tuz veya şeker koyup topuklarınızı, koltuk altınızı, dirseklerinizi ve diz kapaklarınızı ovun. Hem iyi bir temizleyicidir hem de ayak ve koltuk altı ter kokusunu giderir. Bunun aynısını ağda yaptıktan 3 gün sonra vücudunuzda ağda yapılan bölgeye kullanabilirsiniz. Gözenekleri temizleyerek, kılların rahat büyümesini sağlar ve kıl dönmesini engeller.
Cildim çok kurudu ve kırışmaya başladı diyorsanız
3 yaprak marul, 3 yaprak maydanoz, 4 damla özel yağlar (lavanta veya badem yağı olabilir) ve 3 yemek kaşığı saf zeytinyağını blender’dan geçirin. Her akşam bu karışımla cildinize masaj yapın. Bu formülden düzenli olarak yararlanın. Karışımı buzdolabında 1 hafta saklayabilirsiniz. Cildinizin toparlanmasını sağlayacaktır.
2003 yılından beri Hollanda’da cilt koçu olarak çalışıyor Döndü Yılmaz Mens. Kendisinin işlettiği bir doğal bakım salonu var. Ayrıca güzellik uzmanlığı üzerine eğitim veren Klimop Opledingen’de doğal kozmetik ürünleriyle cilt bakım dersleri veriyor. Bir de Amsterdam’da ayda bir yayımlanan kadın dergisinde köşe yazarlığı yapıyor. Ürünlerini kendisi hazırlayan Döndü Mens’in sloganı; “Yemediğimiz şeyi yüzümüze ve vücudumuza sürmüyoruz.”
DOĞAL ÜRÜN KULLANMALIYIZ ÇÜNKÜ…
Cildimize ve vücudumuza sürdüğümüz ürünlerin birçoğu hücre zarını aşarak kana, dokuya karışıp hücre yapısını bozuyor ve hücrelerin gelişimini yavaşlatıyor. Eğer vücut dirençsiz ve yeterince koruyucu yapı taşları yoksa serbest radikaller hücreleri ele geçirip hastalıklara neden oluyor. Enerjimizin düşmesi, yorgunluk, renk kaybı gibi bilinmeyen birçok rahatsızlıklar bundan kaynaklanıyor. İşte bu yüzden doğal ürün kullanmalıyız.
İÇTEN DIŞA GÜZELLİK NASIL OLUR?
Bakımın yüzde otuzu dıştan doğal ürünlerle, yüzde yetmişi de içten yapıldığında bakım tam etkili oluyor. Bu bilimsel olarak yapılan araştırmalarla onaylanan bir görüştür. İstediğimiz kadar dıştan bakım yapalım, en pahalı kozmetikleri kullanalım, güzellik enstitülerinden çıkmayalım, uzun vadeli ve sağlıklı bir bakım yapmış olmayız. Dıştan bakımda insanın yaşam tarzı, genetik yapısı, beslenmesi, spor, uyku hepsi etkendir. İçten dışa doğal bakım her ikisi de uygulandığında gerçekleşiyor. Buna yüzde yüzlük sağlıklı, doğal bakım ve güzellik diyebiliyoruz.
YEMEDİĞİMİZ HİÇBİR ŞEYİ SÜRMÜYORUZ
Vücudumuzun neye ihtiyacı olduğunu anlayıp beslenmemizi ona göre ayarlamalıyız. Bu da ne yediğimize ve içtiğimize dikkat ederek olur. Yaşlanmayı kimse durduramaz elbette. O yüzden isteğimiz sağlıklı ve doğal bir şekilde yaşlanmak olmalı.
Kullandığımız ürünlerin içeriğinde neler olduğuna bakmalıyız. Çoğu kozmetik ürünlerin içinde koku verici kimyasal ürünler var. Ayrıca bu ürünlerin kullanım süresini uzatmak için kullanılan kimyasalları ve renk verici kimyasalları da düşünürsek, cildimize ne sürüyoruz diye iki kere düşünmeliyiz.
Bunların içinde parafin, paraben, motor yağı, zararlı asitler var. Örneğin, parafinin ne içten dışarı, ne dıştan içeri geçişi yok. Kapatıcı zar gibi yüzümüzü sarıyor, oksijen alışverişini ve cildin nefes almasını engelliyor. Yemeklerde neden “mum salatası” yemiyorsak, cildimize neden parafin sürelim çünkü parafin de mumdur.
YANLIŞ KULLANILAN KOZMETİKLER
Yanlış kullanılan kozmetiklerin açtığı zararlar sadece deri hastalıklarıyla sınırlı değil. Diğer hastalıkları da tetikleyip hastalığın artmasına neden oluyor. Amsterdam Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada, sebebi bilinmeyen birçok hastalığın doğal olmayan kozmetik ürünlerinden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Susadığımızda motor yağı içmiyorsak cildimize de kimyasal içerikli ürünler sürmemeliyiz.
DOĞAL ÜRÜNLERLE GÜZELLİK TÜYOLARI
Limon; dezenfekte edici özelliği var, C vitamini içerir, karaciğer ve bağırsakları dezenfekte eder. Güçlü bir anti-oksidandır, serbest radikallere karşı vücudun iyi bir koruyucusudur. Cildi parlatır, renk açar ve iyi bir temizleyicidir. Bir kâse içine, yarım limonu sıkıp biraz su ilave edin. Sonra da pamukla cildinizi yukarıdan aşağıya doğru silin. Emi olun iyi bir cilt temizleyicisidir.
Zeytinyağı; A, D, E ve K Vitaminlerini içerir (yağda eriyen vitaminler), deri tarafından çok çabuk kabul edilir. Faydalı bir yağdır ve hücre yenileyici özelliği vardır. Bağırsakların çalışmasında çok etkilidir. Cildimizi besler ve tazelik verir. Vazgeçemeyeceğimiz önemli bir doğal üründür.
Yumurta; çok güçlü protein içerir, ayrıca Omega 3 içerir. Cildi besler, kuruluğu giderir. Kayısı kıvamında kaynatılan ve tereyağında hafif pişirilen yumurta çok besleyicidir. Ciltteki veya vücuttaki bir hasarı onarır. B5 ve B12 Vitamini vardır, bu cildin nem oranını dengeler. Bal; anti-septiktir, iyileştirici özelliği vardır, dezenfekte eder. Cildi yumuşatır, güçlü bir anti-oksidandır. Koruyucu yapı taşıdır adeta, cildi temizler ve nem verir. Nemi içinde hapsettiği için, cildin nemini dışarı vermez ve nem oranını dengeler. Özellikle kuru ciltler için ve 30 yaş üzeri için tavsiye edilir.
Ihlamur Losyonu
Kaynamış suya bir tutam ıhlamur koyun, ağzını kapatıp 10 dakika bekletin. Elde ettiğiniz çayı buz kabına döküp buzlukta saklayın. İki günde bir cildinizi temizledikten sonra, yüzünüzde buz parçasını gezdirin. Veya hazırladığınız çayı bir cam şişede buzdolabında saklayıp sabah-akşam pamukla cildinizi silebilirsiniz. Cilde sakinlik, canlılık verir, üst tabakayı yeniler.
Mide ve bağırsaklar için zeytinyağı için
İki günde bir, sabah aç karnına bir bardak ılık suyun içine bir yemek kaşığı saf zeytinyağı katıp için. Bağırsak ve mide problemlerine çok faydalı. Mide zarını güçlendiriyor ve yaraları iyileştiriyor. Kabızlık problemi olanlara da özellikle tavsiye edilir.
Hindistancevizi katı yağı
Bu da mucizevi bir şifa deposu! Diş eti çekilmesi varsa, ağzınızın içi sıklıkla yara oluyorsa ve aynı zamanda sabah kalktığınızda mikro organizmaları yutmamak için iyi bir çözüm. Sabah aç karnına su bile içmeden bir çay kaşığı hindistancevizi katı yağını 15 ile 30 dakika arasında ağzınızda bekletin. Sakın ama sakın yutmayın. Sonra tükürün. Aksatmadan her sabah yapın, faydasını göreceksiniz. Bunu 2 günde bir yapın veya zamanınız oldukça yapın.
Limon ve portakal kabukları
Kullanılmış limon ve portakal kabuklarını atmayın. Banyonuzun bir köşesinde bekletin. Duş sırasında içine biraz tuz veya şeker koyup topuklarınızı, koltuk altınızı, dirseklerinizi ve diz kapaklarınızı ovun. Hem iyi bir temizleyicidir hem de ayak ve koltuk altı ter kokusunu giderir. Bunun aynısını ağda yaptıktan 3 gün sonra vücudunuzda ağda yapılan bölgeye kullanabilirsiniz. Gözenekleri temizleyerek, kılların rahat büyümesini sağlar ve kıl dönmesini engeller.
Cildim çok kurudu ve kırışmaya başladı diyorsanız
3 yaprak marul, 3 yaprak maydanoz, 4 damla özel yağlar (lavanta veya badem yağı olabilir) ve 3 yemek kaşığı saf zeytinyağını blender’dan geçirin. Her akşam bu karışımla cildinize masaj yapın. Bu formülden düzenli olarak yararlanın. Karışımı buzdolabında 1 hafta saklayabilirsiniz. Cildinizin toparlanmasını sağlayacaktır.