Hande Subaşı'nın büyük heyecanı!..
Hande Subaşı, 8 Haziran’da perdelerini açacak ‘Kamelyalı Kadın’ müzikali için çok heyecanlı. Ünlü oyuncu Ömür Sabuncuoğlu'na özel açıklamalarda bulundu..
‘Kamelyalı Kadın’ müzikaliyle tiyatroya adım atıyorsun. Teklif nasıl geldi?
Tarık Pabuççuoğlu ile Tiyatro Kedi’den Hakan Altıner, böyle bir oyun sahnelemeye karar vermişler, “Kim olabilir?” diye düşünürken akıllarına ben gelmişim. Tarık Ağabey’le daha önceden tanışıyorduk, beni telefonla aradı. “Böyle bir şey düşündük. Ne dersin?” dedi. Ben de açıkçası çok fazla düşünmeden hemen “Evet” dedim. Çünkü uzun süredir istediğim bir şeydi.
Hatta hayalindi.
Yıllardır istiyordum. Özellikle ‘Şarkı Söylemek Lazım’ yarışmasından sonra sesim çok beğenilmişti ve insanlar benden bir şeyler bekliyordu. Tiyatroda olmak çok büyük heyecan ama müzikal olması benim için ayrıca motive edici bir unsur. ‘Kamelyalı Kadın’ dünya edebiyatının en önemli eserlerinden biri. Çalıştığım insanlar da çok değerli isimler. Benim için aynı zamanda okul olacak, deneyim ve tecrübe kazanacağım.
Tiyatrolar nisan sonu gibi perdelerini kapatır. Yazın tiyatro yapmak riskli değil mi?
Açıkhava’da oynanacağı ve önemli bir müzikal olduğu için sıkıntı yaşanacağını sanmıyorum. Çok önemli bir oyun ve yaz akşamları tiyatroseverler için güzel bir alternatif olacak.
O zaman bu yaz sana tatil biraz uzak görünüyor.
Benim tatil planlarım biraz suya düştü. Bir de yeni diziye başlıyorum, ‘Düşman Kardeşler’. Mayıs sonunda Gelibolu’da çekimlerine başlayacağız. Show TV’de yayınlanacak. Büyük bir tesadüf, orada da Tarık Pabuççuoğlu var. Kaan Urgancıoğlu, Murat Eken ve Oya Aydoğan’la beraber oynuyoruz.
“Evlilik kararı alsam bayıla bayıla duyururum”
Sana göre aşk nedir?
Zamanla şunu fark ettim. İnsanın yaşına göre de aşk farklılık gösteriyor. Her dönem bakış açınız değişiyor. 28 yaşındayım. Mesela lisede platonik aşklar yaşıyordum, o zaman sorsan, bana göre aşk, acı çekmekti. Şimdi, mutluluk, özlem, paylaşım ve güven diyebilirim. Ama buna sadece aşk da demek doğru değil, aynı zamanda sevgi de.
Can Tursan’la ne kadar zamandır berabersiniz?
10 ay oldu.
İlk görüşte aşk mıydı?
Bir kişiyle tanışıp, yüzüne baktığında bir şey hissetmiyorsan, sonrasında bir şey olabileceğini zannetmiyorum. Belki bazı insanlarda tanıdıkça oluyordur, bilemiyorum. Ama biz ilk tanıştığımızda etkilendim ve hoşuma gitti. Bir müddet arkadaşlık ettikten sonra daha çok tanıyorsun ve emin oluyorsun.
İlk tanıştığınızda, Can Bey’de ilk etkilendiğin şey ne oldu?
Sohbeti çok keyifliydi, gülüp, eğlenmiştik. Çok sıcak ve pozitif duygular aldım. Arkadaş ortamında tanıştık.
Çok peşinden koşturdun mu?
Yok, hiç öyle huylarım yoktur. Hiç sevmem, öyle hesap kitap. “Bekleyeyim, gurur yapayım, önce o söylesin” gibi huylarım yoktur. O yüzden normal arkadaşlıklarımda da samimi insanlardan hoşlanırım. Bir düşüncem veya söylemek istediğim bir şey varsa, kendimi asla tutamam.
Yaşadığın ilişki, sende neleri değiştirdi? Sana neler kattı?
Bir şey değiştirmedi, benim için en önemli kısım o. Can’ın bir şeyleri değiştirmeye çabalamaması benim için çok önemli. Ama benim hayata daha pozitif bakmamı sağlıyor. Ben biraz ‘eyvah’ modunda, karamsar bir insan olduğum için (gülüyor)... O anlamda beni frenlemiş olabilir.
Bu yıl nikah olacak mı?
Özel hayatım hakkında konuşmuyorum ama bugüne kadar hiçbir şeyi gizli yaşamadım, olacağı zaman da saklamam. Bayıla bayıla duyururum (gülüyor).
“Daralırdım herhalde”
Kamelyalı Kadın 1800’lü yıllarda geçiyor. O dönemlerde yaşamak ister miydin?
Dönem işlerini çok seviyorum. İsterdim ama ne şartlarda yaşadığıma da bağlı. Cep telefonları ve internet yüzünden paylaşımlar azaldı, insanlar birbirinden uzaklaştı diyoruz ama bu yaşadıklarımdan sonra o dönemi yaşayabilir miydim bilmiyorum.
Kadınların kıyafetlerini giymeleri bile saatler alıyormuş.
Ya evet. Ben günümüzde bunaldım, o dönem daralırdım herhalde.
Ömür Sabuncuoğlu