Hangi doğum daha sağlıklı
Hangi doğum daha sağlıklı
Doktorlar kadınların sezaryeni tercih etme nedeni olarak korkuyu
gösteriyor. Sağlık ve maliyet açısından bakıldığında normal doğum
sezaryene göre çok daha avantajlı.
Memorial Hastanesi çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Dr. Arzu
Özgeneci, yurtdışında hamilelik eğitim programlarının bulunması,
sezaryenin sigorta kapsamı dışında olmasının normal doğumun tercih
edilmesinde etkili olduğunu söyledi. Hamileliğin altıncı ayında
başlayıp iki ay süren eğitim programlarına anne ve babanın
gitmesini öneren Özgeneci, “Bu kurslarda anne ve babanın bilmesi
gereken her şey öğretiliyor. İnsan neyle karşı karşıya olduğunu
bilir ve bilgilenirse korkuları da azalıyor. Normal doğumda
anestezi uygulamasıyla annenin ağrıları da azaltılıyor. Türkiye’de
farkındalık düzeyinin artması, teknolojinin gelişmesiyle normal
doğumlarda artış var, ama bu yeterli değil” diye konuştu.
NEDEN SEZARYEN?
Sezaryene büyük bir ameliyat gibi bakılması gerektiği belirtilirken
anne ve bebeğin koşullarının uygun olması halinde normal doğum
yapılması öneriliyor. Bazı anne ve babalar çocuğun burcunun
istedikleri gibi olması için veya doğumu daha önceden
belirledikleri özel bir güne denk getirmek için sezaryene
başvurabiliyor. Bunların yanı sıra bazı fiziksel koşullar da
doğumun sezaryen yöntemiyle olmasını zorunlu kılıyor. Normal
doğumda başı aşağıya doğru olması gereken bebek yan veya çapraz
dönmüşse ya da bebeğin ağırlığı dört kilodan fazlaysa sezaryen
kaçınılmaz oluyor. Anne açısından bakıldığında da sezaryenin
gerekli olduğu durumlar bulunuyor. Örneğin bel fıtığı, kalp ve
beyin rahatsızlığı bulunan anne adayları da sezaryen yöntemiyle
doğurtuluyor. Bu tür durumlarda normal doğumda diretmek hem annenin
hem de bebeğin sağlığını, hatta hayatını bile tehlikeye atmak
demek.
NORMAL DOĞUMUN AVANTAJI
Sezaryenin hem annenin hem de bebeğin anestezi almak olduğunun
unutulmaması gerektiğini belirten Dr. Arzu Özgeneci, normal yolla
doğumun avantajlarını şöyle sıraladı: “Bebek annenin karnındayken,
su içinde yüzer pozisyondadır ve bu nedenle akciğerleri suyla
dolmuştur. Normal doğumda önce bebeğin kafası, ardından basınçla
göğüs kafesi çıkar. Bu sırada bebeğin ciğerlerindeki sıvı boşalır
ve ağlamaya başlar. Ağlamayla birlikte akciğerlere hava gider. Oysa
sezaryende basınç olmadığı için bebek ciğerlerindeki suyu atmadan
doğuyor. Sezaryenle doğan bebek, normal yolla doğan bebeğe oranla
üç gün boyunca daha hızlı nefes alıp veriyor ki ciğerlerindeki
sıvıyı atabilsin. Ayrıca sezaryen yöntemiyle doğumda bebek anestezi
aldığı için uyanmıyor, emzirmeye daha geç başlanıyor. Oysa ki ideal
olan, bebeğin doğduktan sonra ilk yarım saatte emzirilmesidir.”
Dr. Özgeneci, gerekmedikçe sezaryenle doğum yapmanın annenin
sağlığını da olumsuz etkileyebilecek yönleri olduğunu şöyle
anlattı: “Doğumdan sonra ağrı olduğu için anne hayata geç
başlayabiliyor. Normal doğum yapan anne ve bebeği yaklaşık 24 saat
sonra taburcu edebilirken, sezaryende bu süre 72 saattir. ‘Bebeğin
sarılığı var mı, solunumu iyi mi, annede bir sorun görülüyor mu?’
tüm bu risklerin düşünülmesi gerekiyor. Sezaryenle doğum yapan
annelerin uzun süre ağır işlerden kaçınması gerekiyor. Çünkü dikiş
yerlerinde ağrılar da oluyor. Sezaryenle doğum yapan anneler normal
doğum yapanlara göre de daha geç kilo veriyor.”
AĞRISIZ DOĞUM
Anne olmak isteyen çoğu kadının adeta kâbusu olan normal doğum
sancıları için ise artık çözüm var. ‘Epidural anestezi’ adı verilen
ve sıklıkla normal doğumda kullanılan bu yöntemle, omurilikten
çıkan sinirlerin omuriliği çevreleyen zardan çıktıktan sonra vücuda
dağıldığı nokta uyuşturuluyor. Böylece bel ve belin alt kısmı
uyuşturuluyor ve ağrı hissedilmiyor. Bölgesel bir anestezi olan bu
yöntem sayesinde doğum yapan kadın etrafında olup bitenleri,
özellikle bebeğin doğumunu görme şansına sahip oluyor. Tam ağrı
kontrolü sağlanabilen ‘epidural anestezi’de doğum sonrası 1-2 gün
ağrı hissedilmiyor ve hareket edilebiliyor.
‘BAVULUNUZ HAZIR OLSUN’
Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Meral Saraçel ise, doğum
öncesi hangi yöntemle çocuk doğurulacağına karar verilmesi kadar,
annenin doğum yapacağı yerin seçimine özen göstermesi gerektiğini
hatırlatarak, annelere şu ipuçlarını verdi: “Anne mutlaka doğum
yapacağı yeri önceden görmeli ve bu konuda bilgilenmeli. Hangi
hastanede doğum yapacağına karar vermeli anne. Bebek odasını
görsün. Çünkü doğduğu an bebeğini teslim ediyor. Doğum yapacağı
hastaneyi seçerken anne sütünü destekliyorlar mı, doğar doğmaz
bebeği getiriyorlar mı, yoksa mama mı kullanıyorlar bunları
öğrenmeli. Çoğu anne, kadın doğumcuları tanıyor ama çocuk doktorunu
bilmiyor. Doğumdan önce mutlaka çocuk doktorunu görmeli, konuşmalı
ve güven sağlanmalı. Emzirmeyle ilgili kendini hazırlasın. Meme ucu
içeri çökükse masaj yaparak dışa doğru çekerek hazırlansın. Anne
her zaman doğum yapabilirmiş gibi hazırlıklı olsun. 7’nci aydan
itibaren bavulu hazır olsun.”