Hızlı kilo verme telaşı!..

Hızlı kilo verme telaşı!..

Hızlı kilo verme telaşı!..

Kaybedilen kiloların korunması kilo kaybetmekten çok daha önemlidir. Şişmanlık tedavisinden sonra çoğu birey tedavide elde edilen olumlu alışkanlık değişikliklerini devam ettirmezler ve ne yazık ki kaybettikleri kiloları tekrar geri alırlar.

Birçok diyetlerin, günlük besinlerle alınan kaloriyi istenildiğinden daha fazla azaltıp "tokluk hissini" göz ardı ederek kilo vermeyi vaat ettiğini görüyoruz.

Kilo vermek için kadın erkek birçok birey bu yolları deneyerek biraz kilo vermiş olsa da genel tecrübe her zaman geri alınan kilolar olduğudur. Çünkü çok az yemek yemenin ardından vücudun "kıtlığa" girmesi sonucunda, az yemek yenilse de bu besinlerin yağa dönüşmesidir.

Hızlı kilo verme telaşının bir sonucu

Yine biliyoruz ki bireyler uzun süre diyet uygulayamıyorlar. Çünkü çok yağlı, kalorisi çok yüksek lezzetli besinlerin bulunduğu bir yaşam ortamında, marketlerde, restoranlarda ve davetlerden uzaklaşmanın mümkün olmaması "sağlıklı beslenme" ve "kilo yönetimi" karmaşasını açığa çıkarmaktadır. Ve bireyler diyet yapmaktan korkmakta, yiyeceği yemeğin tadından uzaklaşacak korkusu ile, "bu işi bir çırpıda halledeyim" deyip, hızlı kilo vermenin yollarını aramaktadır.

Sonuç ise kilo vermek için uğraşan bireylerin yeniden kilo almasıdır. Son 5 yılda herhangi bir yöntem ile kilo vermiş ancak verdiği kiloyu en az 5 yıl korumuş birey sayısını oldukça az olduğu görülmektedir. Bu sorunun birçok nedeni bulunmaktadır. Çünkü kişiye özel uygulanmayan ve kilo korumaya yönelik olmayan yöntemlerin popülerliği bunun en önemli nedeni olarak görünmektedir.

Unutmayın!

Doygunluğu sağlamayan ve zarif görünmek uğruna aç kalınarak verilen kiloların sonu hiçbir zaman koruma yönünde olmamaktadır. Ve uygulanan zayıflama diyetinde yediğimiz yiyeceklerdeki karbonhidrat, protein ve yağın zayıflamaya etkisinin tek başına asla olmadığıdır. Burada önemli olan yemeğin nasıl piştiği veya içine ne konulduğu değildir. Ne kadar yenildiğidir!! Tıpkı eczacıların o çok sevdiğim sözü gibi, "Yediklerinizi zararlı ya da yararlı hale getiren dozudur."

Eğer bireye doyum sağlayacağı ve sevdiği besinleri yiyerek, sosyal hayatına uygun ve "yenilen yiyeceğin miktarının" öğretildiği bir beslenme modeli geliştirilirse sonuç yüzde 99,9 kilo koruma ile sonuçlanmaktadır.

Zayıflama programlarında amaç

Uzun süreli ve kişiye özel uygulanan zayıflama programları tekrar ağırlık kazanımını engellemektedir. Zayıflama programlarında amaç; sınırlı ve yasaklı listelerle zayıflama değil, bireye yeterli ve dengeli beslenmenin öğretilmesidir.

Verilen beslenme eğitiminin, davranışa yansıyıp yansımadığı; bunun bir yaşam tarzı haline dönüp dönmediği sık görüşmeler ve yakın takiple kontrol edilmelidir.

Yaşam boyu sağlığın temeli; Dengeli beslenme

Yeterli ve Dengeli Beslenmek, yaşamın her döneminde sağlıklı olabilmenin ilk kuralıdır. Kendi seçimlerimizle değiştirebileceğimiz, yaşam tarzımızdaki ve çevremizdeki faktörler, sağlıklı bir yaşam elde edebilmemizde büyük rol oynar. Tercih ettiğiniz besinler, fiziksel aktivite durumunuz, sigara, alkol bu faktörler arasında ilk akla gelenleridir. Unutmayın ki, beslenme düzeninizde benimseyeceğiniz küçük değişiklikler, sağlığınızda önemli farklar yaratabilir.

Bu alışkanlıklar size sağlık kazandırır

Sağlığı korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini yükseltmek için vücudun gereksinimi olan besin öğelerini yeterli miktarlarda ve uygun zamanlarda almak için bilinçli olarak yapılan bir davranıştır.

Su tüketiminizi artırın

Günlük su ihtiyacınızın kilonuzla doğru orantılı olarak artacağını ya da azalacağını unutmamalı, günde en az 2 litre su içmelisiniz.

Yağlara dikkat edin

Yağsız et ve az yağlı besin tüketimine yönelmeli, düşük yağlı pişirme yöntemlerini kullanarak, fazla yağlı sos ve kremalardan uzak durmalısınız.

Daha çok tahıl, sebze ve meyve yiyin

Sağlığımız için enerjimizin çoğunu bu grupta yer alan besinlerden sağlamalıyız. Bu besinlerden zengin beslenerek; kalp hastalıkları ve bazı kanser türleri başta olmak üzere diğer bazı önemli hastalıklara yakalanma riskini azaltabiliriz.

Şekere hayır

Tükettiğimiz pek çok besinde şeker doğal olarak bulunmaktadır. Dolayısıyla şeker ihtiyacı diye bir şey yoktur.

Fazla tuzdan kaçının

Yemeklerde lezzet verici olarak tuz yerine baharatların kullanılması, sebze ve meyve tüketiminin artırılması dikkat edilebilecek noktalardır. Vücudumuzun normal işlevini sürdürebilmesi için güvenli ve yeterli minimum tuz miktarı ¼ tatlı kaşığı kadardır.

Bitki çayları dost mu düşman mı?

Tercih et: Açık siyah veya limonlu yeşil çay ve bol bol su için. Özellikle kilo verirken günde 8-10 fincan su ve çay içmek yağ yakımına yardımcı olabilir.

Tercih etme: Zayıflamak için laksatif ve diüretik etki gösteren bitkisel çaylardan içmeyin. Çünkü form çayı diye nitelendirilen bitkisel çayların içerdikleri kimyasal bileşenler nedeni ile toksik etki oluşturma riskleri bulunabilir. Özellikle sinameki içeren bitkisel çayları uzun süre kullanan kişilerde kas zayıflığı, tetani, anemi, yağlı dışkı, mide bağırsak kanamaları, baş dönmesi, pankreas işlev bozukluğu, el parmaklarında şişme, ishal, karında şişlik ve kramplar gibi istenmeyen klinik tablolar görülebilir.

Pizza yiyebilir miyim?

Pizza tercih ederken; önden bir salata tüketip ardından özellikle pizza yenirken 2 dilimi geçmemeye özen gösterilmelidir. Pizza yerken kilo verdiğinizi hayal edebiliyor musunuz? Aşağıdaki seçimi yaparsanız, yiyeceğiniz pizzada en az 150 kalori ve 15 gram da yağdan kazanç sağlarsınız.

Tercih et: Pizza seçerken domates, mozarella karışımı olup ince hamurlu veya karışık sebzeli, peynirli olanını tercih edin.

Tercih etme: Kalın hamurlu ve hamur kenarları bol peynirli, içinde et, jambon ve sucuklu olandan uzak durun.

Ev dışında yemek yerken

Tercih et: Ana yemekte tercih edilecek en sağlıklı ve kalorisi düşük besin ızgara balık veya güzel pişmiş hindi etidir. Yemekler artık yanlarında değişik garnitürlerle servis ediliyor ve yemeğe anlam kazandırılıyorlar. Eğer kilo yönetiminde başarılı olmak istiyorsanız bu ana yemek tercihinizde balık veya hindinin yanına çok az fırınlanmış patates, karışık sebze sote veya kuskus olmalıdır.

Tercih etme: Yağlı kırmızı etlerle hazırlanmış ana yemekler kalori açısından oldukça yüksektir. Buna birde kremalı soslar eklenince kilo vermek yerine almayı sağlayan bu yemeği yemeyi düşünmesiniz sanıyorum. Özellikle yan yemek olarak kremalı patatesler, bol yağlı makarnalar veya risottolardan uzak durulması gerekir.

Peki ya kahve?

Tercih et: Kahve içerken elbette küçük boy tercih edilmelidir. Yağsız sütle hazırlanmış, şurup içermeyen, kremasız olanları tercih etmek gerekir.

Tercih etme: Orta ve büyük boy kahve seçeneklerinden uzak durmalısınız. İçerisinde bol şurup, aroma eklenmiş kahveler ciddi kalori içerirler. Bir de krema eklenince kilo vermek bir hayal.

Yemek öncesi doygunluk sağlayan pratik öneriler

Mutlaka bir kase sebze ya da mercimek çorbası (bol limonlu) için,

Ana yemek öncesinde ağır soslu, kızarmış başlangıçlar yerine, mevsim salata ile başlamak en güzeli,

Yemeğe başlamadan önce bol buzlu, az dilimlenmiş limon ile soda içmek mideyi yemeğe hazırlayacaktır,

Midede hacim de kazandırarak daha fazla yemek yemeği de engelleyecektir.

BANU TOPALAKÇI / BUGÜN İNTERNET SİTESİ



Konular Kadın / Bakım