İran Dışişleri Bakanı'nın sızdırılan ses kaydı şok etti
İran Dışişleri Bakanı Zarif’in basına sızdırılan ses kaydı bomba etkisi yarattı. Zarif, kayıtta, Kasım Süleymani’nin ülkedeki gücünden, kendisinin de güçsüzlüğünden bahsederken, nükleer anlaşmanın Rusya tarafından baltalandığını öne sürdü.
Milliyet Gazetesi'nin haberine göre İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in basına sızdırılan bir ses kaydı ortaya çıkarken, ses kaydında söyledikleri, İran içindeki güç dengesini ve seçilmiş siyasilerin “limitlerini” gözler önüne serdi.
Londra’dan Farsça yayın yapan “Iran International”, İranlı gazeteci Said Lilaz ile mart ayında yapılan ancak yayınlanmayan röportajın ses kaydını yayınladı. İran Dışişleri Bakanlığı da ses kaydını doğruladı. İngiliz basınında yer alan haberlere göre Zarif, ses kaydında nükleer müzakereler ve İran’daki güç dengesiyle ilgili oldukça samimi itiraflarda bulundu. Zarif, kayıtlarda geçen yıl eski ABD başkanı Donald Trump’ın talimatıyla öldürülen İran Devrim Muhafızları generali Kasım Süleymani’nin İran diplomasisinde “çok fazla gücü” olmasını ve bazen kendi etkisinin “sıfıra yakın” olmasından şikayet ediyor.
Süleymani ile her konuda hemfikir olmadığını ve savaş meydanını diplomasi için kullanmak yerine diplomasinin savaş için kullanıldığını belirten Zarif, “Hiçbir zaman savaş alanındaki komutana ‘Şu işi yap çünkü diplomaside ihtiyacım var’ diyemedim. Müzakerelere her gidişimde Süleymani bana ‘Şu hususları dikkate almanı istiyorum’ diyordu. Ben savaş meydanının başarısı için müzakere ediyordum. Asker karar alıcı olunca böyle olur. Asker ülkenin stratejisine hakim olmak istediğinde böyle olur ve bizimle oynayabilirler. Rejim için savaş meydanı daha önemlidir. Asker karar alıcıdır” dedi.
‘Ruslar engel çıkardı’
Rusya’nın nükleer anlaşmanın sonuca ulaşacağını düşünmediğini ve anlaşmanın imzalanacağını gördüğünde de engel çıkardığını ileri süren Zarif, “Nükleer anlaşma imzalandığında Rusya’nın Dışişleri Bakanı fotoğrafta yoktu. Rusya, nükleer anlaşmanın sonuca ulaşmaması için maksimum çaba gösterdi. Ruslar nükleer anlaşmanın neticeye ulaşacağını düşünmüyordu. Baktılar ki netice alınıyor, bizim elimizi zayıflatan öneriler gündeme getirmeye başladılar” ifadelerini kullandı.
Zarif, “ABD ile uranyumun zenginleştirilmesi ve tesislerle ilgili anlaştık ancak Rusya buna engel olmaya çalıştı. Batı ile ilişkilerimizin normalleşmesi Rusya’nın çıkarına değil. Çünkü bu durumda Rusya iki zarar görüyor. İlki, Trump’ın önceliği İran olmasaydı Rusya ve Çin olacaktı. İkincisi de Batı ile ilişkilerimiz kötü olunca onların kimseyle rekabet etmesine gerek yok. Bu durumda bizden çok yarar sağlarlar. Tüm engelleri aşıp anlaşmaya yaklaştığımızda Ruslar engel çıkarmaya başladılar. Rusya anlaşma imzalanmaya yakın, yardımcı taraf olmaktan engel çıkarıcı tarafa dönüştü” dedi.
Süleymani’nin Suriye’de şartların çok kötü olduğu bir süreçte Moskova’ya giderek Putin’i ikna etmek istediğini ancak görüşmenin nükleer anlaşmanın imzalandığı haftaya denk getirildiğini aktaran Zarif, “Süleymani’nin Moskova ziyareti Rusya’nın iradesiyle, Dışişleri Bakanlığının kontrolü olmadan gerçekleşti. Rusya’nın iradesi Dışişleri Bakanlığının kazanımlarının yok edilmesiydi. Çok ağır konuşuyorum evet. Biz Süleymani’nin Putin’i ikna ettiğini söylüyoruz fakat Putin karar almıştı ve Suriye’deki vaziyet de değişmişti. Putin hava gücüyle savaşa dahil oldu ancak İran kara gücünü savaşa dahil etti” değerlendirmesinde bulundu.
İran Dışişleri, ses kaydının gerçekliğini kabul ederken, kaydın 7 saatlik röportajın sadece bir kısmını oluşturduğu ve seçilen kısımların yayınlandığı öne sürüldü.
Bakanlık açıklamasında, kaydın yayınlanmasının yasadışı olduğu belirtildi.