Kardeş Kıskançlığı İle Başa Çıkmanın Püf Noktaları
Kardeş Kıskançlığı İle Başa Çıkmanın Püf Noktaları
Bir diğeri ise; çocukları arasında yaşanan kıskançlıklar ve
kavgalardır. Başa çıkılması ve doğru yaklaşımın ne olduğuna karar
verilmesi güç olan bu olaylar karşısında soğukkanlılığı koruyup her
iki kardeş için de adil şekilde davranmak önemlidir.
Kıskançlık; bir insanın sevdiği, sahip olduğu bir şeyi başkasıyla
paylaşamaması ya da sevdiği insanların gözünde statüsünü kaybetme
kaygısı yaşamasıdır. Çocuklarda görülen kardeş kıskançlığı ise yeni
bir kardeş geleceği haberini aldıktan sonra kendisini göstermeye
başlar ve temelinde özelikle anne sevgisini kaybetme korkusu,
sevgiyi ve ilgiyi başka biriyle paylaşmak istememe arzusu vardır.
Çocuk için en değerli varlık annedir; onu başkasıyla paylaşmak
istemez.
Uzman Psikolog Eylem Ayrancı “Bütün dünyanın kendi etrafında
döndüğünü zanneden ben merkezcil olan çocuk, tahtını kaybetme
endişesi yaşar. Zaten kendisi varken ikinci bir çocuğa neden gerek
duyulduğunu anlamlandıramaz. Kardeş olgusunu hemen kabul edemez ve
kıskançlık belirtileri göstermeye başlar.” Diyor ve doğduğu ilk
günden itibaren bütün ailenin ilgi odağı olan çocuğun, aileye yeni
bir bireyin katılmasıyla bütün bu ilgiyi, sevgiyi kaybetme korkusu,
statüsünü kaybetme endişesi yaşamaya başladığını sözlerine
ekliyor.
Çocuklar Kardeşlerini Kıskandıklarında Nasıl
Davranırlar?
Her çocuk kardeşini kıskanır, çocuklarda görülen bu davranışlar
kardeşine zarar verme amacını gütmez kendi içinde yaşadıkları
kıskançlık duygusuyla baş etme çabasıdır.
• Kardeşini kıskanan çocukta geriye dönüşler görülebilir. Altını
ıslatma, altına kaka yapma, anne memesinden süt içmeye çalışma,
parmak emme gibi bebeksi davranışlar yapmaya başlayabilir.
• Kardeşini altını bağlarken gören çocuk annesinden altını
bağlaması için tutturabilir, kardeşi annesinden süt emerken o da
annesinin üstüne atlayıp süt emmeye çalışabilir, yemeğini annesinin
yedirmesini isteyebilir.
• Çevresinde insanlar varken kardeşine aşırı ilgi, sevgi gösterip,
çok korumacı davranmasına rağmen; kimse yokken vurma, ısırma gibi
onun canını acıtıcı davranışlar sergileyebilir.
• Çevresindeki nesnelere, hayvanlara zarar vermeye
başlayabilir.
• Aşırı öfkeli, huysuz, inatçı, hırçın olabilirler, çevresindeki
insanlara saldırgan davranışlarda bulunabilir.
• Kardeşiyle hiç ilgilenmeyip o yokmuş gibi davranabilir.
• Anne ve babasına "Bu ne zaman gidecek? Gitsin artık!" gibi
sözlerle kardeşine olan öfkesini belli etmeye çalışabilir.
• Anne-baba bebekle ilgilenirken ilgiyi ona olan ilgiyi engellemek,
dikkati çekmek için çeşitli davranışlar yapabilir.
• Anne-babaya "Beni sevmiyorsunuz, benimle ilgilenmiyorsunuz" gibi
cümleler sarf edebilir.
• İçe kapanıp, sessizleşebilir.
• Uykuya yatmakta zorluk çıkarabilir, anne-babasının yanında yatmak
için çeşitli bahaneler uydurabilir.
• Fiziksel rahatsızlıkları olmadığı halde ilgi çekmek için “Karnım
ağrıyor, başım ağrıyor, midem bulanıyor” gibi şikâyetlerde
bulunabilir.
• Kardeşi büyüdükçe, ona iftira atma, yalan başvurma, oynamak
istememe, kavga çıkarma gibi davranışlarda bulunabilir.
Anne-Baba Olarak Neler Yapabilirsiniz?
Birden fazla çocuk sahibi olmak, harcayacağınız emeğin birden fazla
çocuğa dağılmasına neden olur. Böyle bir durumda bütün emeği
kendine isteyen çocukta diğer kardeşler arasında kıskançlık olması
çok doğal bir süreçtir. Çocuğunun, kardeşini kıskandığını
gözlemleyen aileler nasıl davranacakları konusunda endişeye
düşerler. Eğer siz de çocuğunuzun kıskançlığından yana
dertliyseniz; öncelikli amacınız; kıskançlığı kaldırmak yerine o
duyguyu yatıştırmaya çalışmaktır.
• Öncelikle çocuğunuzu annenin hamilelik döneminde bir kardeşi
olacağına psikolojik olarak hazırlayın. Son ana kadar beklemeden
ona bir aileye yeni bir üyenin geleceği bir kardeşi olacağı
anlatın, evde bu yüzden bazı değişikliklerin olabileceği
söyleyin.
•Çocuğunuzun yaşına uygun şekilde bebeğin oluşumundan, doğumundan
bahsedin.
• Hamilelik döneminde aile üyelerinden başka biri çocuğun bakımını
yavaş yavaş üstüne alarak, anne yokken çocuğunuzun ihmal edilmişlik
duygusu yaşamasını önleyin.
• Eşinizle aranızda çocuklara gösterilecek ilgi konusunda iş bölümü
yapın.
• Çocuğunuza bebeğin doğmasıyla sevgi ve ilginin değişmeyeceğini
sözlerinizle birlikte davranışlarınızla da gösterin. Onunla
yaptığınız eski aktivitelerde çok fazla değişiklik olmamasına
dikkat edin.
• Yeni doğan bebeğe gerek aile üyelerinden gerekse misafirlerden
aşırı sevgi ve ilgi gösterisinde bulunulmamasına dikkat edin.
Gerekirse bu konuda misafirler uyarın.
• Kıskanmasın diye çocuğa aşırı hoşgörü göstermeniz de yanlış
olur.
• Bebeğe zarar vermesinin kesinlikle kabul edilmez olduğunu net bir
dille anlatın.
• Çocuğunuza kardeşini sevmek zorunda olduğunu söylemeyin.
• Bebeğin gelişiyle birlikte 4–5 yaşlarındaki çocuğu anaokuluna
göndermek doğru değildir. Bu durum kardeş kıskançlığını körüklediği
gibi çocukta okul sendromunun gelişmesine ve çocuğun içine kapanık
ya da saldırgan biri olmasına yol açabilir.
• Bebek için bir oda hazırlayacaksanız bunu onunla paylaşın ve
birlikte karar verin.
• Eğer bebeğe onun giysilerini verecekseniz, bunu ona danışın.
• Kardeşinin isim seçiminde onun da fikrini sorun.
• Doğacak bebeğe yapılan hazırlıklara onu da katın ve bebeğin
eşyalarını birlikte hazırlayın. Doğacak bebeğe eşyalar alırken ona
da hediyeler almayı ihmal etmeyin.
• Bir bebeğin ihtiyaçlarının neler olacağı hakkında onu
bilgilenmelisiniz.
• Bebeğin bakımında onun yardımını isteyin. Ona eğlenceli ufak
sorumluluklar verin. Onun yardımından haz aldığınızı söyleyin, onu
övün.
• Bebeklerin özellikle, ilk aylarda ihtiyaçlarının daha çok
fiziksel olduğunu hatırlatarak, bu ihtiyaçlar karşılandıktan sonra
mutlaka büyük çocuğunuza zaman ayırın.
• Bebeksi davranışlara geri dönüldüğü gözlemlendiğinde onu
ayıplamayın, ona kızmayın, eleştirmeyin ya da cezalandırmayın;
onunla bu durumu konuşarak halletmeye çalışın.
• Yaşı daha büyük kardeşler arasında hakem görevine girmeyin, kim
haklı kim haksız diye ayırmak yerine soruna çözümcü yaklaşımlar
sergileyin.
• Kardeşler arasında olumlu ya da olumsuz özellikleri
kıyaslamayın.
• Her iki kardeşe de ayrı ve kaliteli zaman ayırın.
• Çocuklarınızdan birini gözbebeği olarak seçmeyin. Siz bunu
hissettirmemeye çalışsanız da, diğer çocuğunuz durumu
anlayacaktır.
• Her çocuğunuzun aynı olmayacağını bilin. Bu nedenle
çocuklarınızın kişilik ve isteklerine uygun davranmaya çalışın.
Kardeşler arası kıskançlık krizleriyle başa çıkmanın 7 yolu
1. Çocuklarınızı birbirleriyle kıyaslamamaya özen gösterin.
Çocuklarınızdan biri kardeşine aksi şeklinde davrandığında ona
kardeşini yermeyin veya övmeyin. Bu davranış uzun vadede kardeşler
arası gerginliğe neden olabilir. Çocuğunuza “Neden kardeşin gibi
davranmıyorsun?” gibi çıkışlarda bulunmayın. Çocuğunuz bu tip
ifadeleri “Siz kardeşimin benden daha iyi olduğunu düşünüyorsunuz.
Onu daha çok seviyorsunuz.” şeklinde yorumlayabilir.
2. Bütün çocuklarınızı tarafsız bir şekilde dinleyin ve
değerlendirmeniz gereken durumları tüm yönleriyle ele alın. Birini
dinledikten sonra ona “Benle bu konuyu paylaştığın için teşekkür
ederim; şimdi de kardeşini dinlemek istiyorum” deyin.
Çocuklarınızla sağlıklı iletişim kurabilmenizin öncelikli yolu her
birinin düşüncelerine saygılı, tarafsız bir dinleyici olduğunuzu
göstermektir.
3. Çocuklar okulda yaptıklarını, sınav sonuçlarını ve karnelerini
kıyaslayabilirler; ama siz çocuklarınızın derslerdeki başarısını
asla birbirleriyle kıyaslamayın.
4. Çocuklarınızın terbiyesini ayrı ayrı verin. Çünkü kardeş
olmalarına rağmen her birinin kendi haysiyeti ve farklı karakteri
vardır; dolayısıyla çocuklarınızı karakter özelliklerine, ilgi
alanlarına göre terbiye etmenizde fayda vardır.
5. Çocuklarınızla birlikte vakit geçirmenin yanı sıra, her biriyle
ayrı ayrı da programlar yapın. Bunu yaparken diğer çocuğunuzun
yalnız kalmaması için eşinizle iş bölümü yapıp, çocuklarınızı o gün
farklı etkinliklerde bulunmak üzere paylaşın. Böylece her çocuk
ebeveynlerinin ayırdığı ekstra zaman sayesinde kendini daha özel
hissedecektir. Birlikte yürümek, sevdiği bir restoranda baş başa
yemeğe gitmek, dondurma yemek gibi aktivitelerde bulunmak çok
hoşuna gidecektir.
6. Çocuklarınız işbirliği yaptığında onları destekleyin.
Çocuklarınız işbirliği halinde bir takım şeyler yapmaya
çalıştıklarında onların bu davranış biçimlerini göz ardı etmeyin ve
bu durumdan duyduğunuz memnuniyeti açık bir dille ifade edin. Çok
sık rastlanmayan bu hoş tablonun yardımlaşma, paylaşma, iş birliği
şeklinde daima devam etmesi için çocuklarınızı teşvik edin.
Aldıkları takdir sayesinde çocuklarınız aynı güzel davranışları
tekrarlamaya başlarlar.
7. Çocuklarınıza, kendi aralarında ki sorunları nasıl
çözebileceklerini anlatın ve onlara güvendiğinizi her fırsatta
söyleyin. Ailevi kurallarınızı ve aile içinde kabul edilebilir
davranışların neler olduğunu çocuklarınıza hatırlatın. Örneğin
vurmanın ve kötü konuşmanın kesinlikle kabul edilemez davranışlar
olduğunu söyleyin.
Ne zaman bir uzman başvurmalı?
Hamilelik döneminden itibaren başlayan kıskançlık duygusu, eğer
uygun yöntemlerle baş edilmezse ileri yıllarda başka kişi ve
durumlara yansıtılarak gelişir. Böylelikle bu duyguyla baş edemeyen
ve bireyde kalıcı hale gelen bu duygu yaşamı boyunca başkalarıyla
rekabet etme, başkalarını geçme eğiliminde olur. Eğer bu duygu
çocukta zaman inde giderilmezse kalıcı kişilik bozukluklarına neden
olabilir.
Çocuğunuzda gözlemlediğiniz kardeş kıskançlığının, kardeşlere
ruhsal ve fizikse açıdan zarar verdiğini düşünüyorsanız; büyük
kardeşin tepkisi çok fazla uzun sürmüşse, kardeşlerden birinde
önemli bir hastalık nedeniyle daha fazla ilgi gösteremiyorsanız,
eşinizle arasında çok fazla çatışma yaşanıyorsanız, boşanma
sürecine girilmişse, kıskançlık kardeşlerden birinin aşırı bağımlı
olmasından kaynaklanıyor ise mutlaka bir uzmandan yardım
alın.