Kiloları 'uğurlamak' aslında öyle kolay ki!
Soğuyan havalar, metabolizmanın hızını da düşürüyor. Uzmanlar uyarıyor: 'Ara öğünleri ve kahvaltıyı atlamayın, günde 10 bardak su için, yeşil yapraklı sebzelerden ise vazgeçmeyin!..'
Takvim'de yer alan habere göre kış mevsiminde
soğuyan havaların etkisiyle vücudumuz, değişen ısıya uyum sağlamak
için kendi ısısını korumaya çalışıyor. Harcadığı enerjiyi azaltmak
için vücudumuz, metabolizma hızını düşürüyor. Ancak düşen
metabolizma hızıyla birlikte vücudumuzda depolanan enerji artıyor.
Bu enerjinin çoğu, yine vücut ısımızın havalara uyum sağlaması
nedeniyle yağ hücrelerine dönüşüyor. Uzmanlar, kış aylarının
gelmesiyle farkında olmadan aldığımız kiloların sebebini, vücudun
enerji dengesinin sağlayamaması olarak gösteriyor. Acıbadem
International Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Güneş, kış
mevsiminde metabolizmanızı hızlandırmamızı sağlayacak püf
noktalarını şöyle sıraladı:
1) FİZİKSEL AKTİVİTELERE DEVAM
Havalar soğusa da spora devam edin. Eğer herhangi bir spor dalıyla ilgilenmiyorsanız günlük 30-40 dakikalık yürüyüşler yaparak harcadığınız enerjiyi arttırmaya özen gösterin. Böylelikle yavaşlayan metabolizma hızınızın da dengesini sağlamış olursunuz.
2) BADEM YEMEKTEN KORKMAYIN
Magnezyum, bakır ve yağ asidinden zengin olan bademin sindirilmesi için vücudun daha fazla enerji harcaması gerekiyor. Bunun sonucunda metabolizma hızınız artıyor. Badem ayrıca uzun süre tok hissetmenizi sağlıyor. Tüm bu özelliklerini düşündüğümüzde günlük 8-10 tane kadar çiğ badem metabolizma hızlandırıcı ve tok tutucu bir ara öğün olacaktır.
3) UYANDIKTAN 1 SAAT SONRA KAHVALTI EDİN
Uyandıktan sonra 1 saat içinde yapılan kahvaltı, metabolizma hızınızı yüzde 30 oranında arttırıyor. Ancak kahvaltıda yağlı gıdalardan ve şekerli besinlerden uzak durmayı unutmayın! Kahvaltınızın dengeli ve doyurucu olması için protein, mevsim yeşillikleri ve mevsim meyveleri içermesi gerekiyor.
4) ARA ÖĞÜNLERİ ATLAMAYIN
Metabolizma hızının azalmasının sebeplerinden biri düzensiz beslenme alışkanlığıdır. Özellikle ana öğünleri düzenli olarak tüketmek, besinlerin vücutta yağ olarak depolanmasının önüne geçiyor. İki ana öğünün arasında 4-5 saat zaman dilimi olmasına da özen gösterin.
5) GÜNDE 10 BARDAK SU İÇİN
Havaların soğumasıyla birlikte unutmaya başladığınız su ihtiyacınızı yeniden hatırlayın. Günde 10 bardak içmeniz metabolizma hızınızı arttırarak, aldığınız enerjinin vücutta yağ olarak depolanmasını engelleyecektir.
6) ZENCEFİL VE TARÇIN
Zencefil ve tarçın vücut sıcaklığını yükselterek metabolizma hızını arttırıyor. Bunların yanına bir de C vitamininden zengin olan limonu eklediğinizde hem metabolizmanızı hızlandırmış hem de bağışıklık sisteminizi güçlendirmiş olacaksınız. 1 büyük bardak kaynamış suya 1 dilim taze zencefil, 1 tane çubuk tarçın, 2 dilim limon ilave edip, karışımı 10 dakika kadar demlenmeye bırakarak çayınızı hazırlayabilirsiniz.
7) HAMUR İŞLERİNE AMBARGO
Yaşadığınız açlık krizlerinde aklınıza ilk gelen şekerli gıdalar ve hamur işleri oluyor. Unutmayın ki karbonhidrat içerikleri yüksek olan bu besinlerin bir çoğu, vücudunuzda yağ olarak depolanıyor. Aralarda yaşadığınız açlıklarda bu besinler yerine mevsim meyvelerinden 1 porsiyon seçmeniz kilo kontrolünü sağlamayı kolaylaştıracaktır.
8) YEŞİL YAPRAKLI SEBZELER
Değişen hava koşullarına uyum sağlamak için vücut direncinizi arttırın. Bu konuda C vitamini güçlü bir bağışıklık sistemiyle vücut ısınızın korunmasında en önemli vitaminlerden biri. Bunun için de C vitamininden zengin olan, ıspanak, pazı, brokoli ve karnabahar gibi yeşil yapraklı sebze yemeklerini hafta da en az 3-4 kere tüketmeniz gerekiyor. Öte yandan turunçgillerin tüketimi de bağışıklık sistemini destekliyor.
9) TADINA BAKMADAN TUZ İLAVE ETMEYİN
Tuzda bulunan sodyumun fazla alımı vücudunuzun su tutmasına, bunun sonucunda da ödem yapmasına neden oluyor. Daha sonra kendinizi, özellikle sabahları uyandığınızda şişkin ve kilolu hissediyorsunuz. Bunun için günlük tuz tüketiminizi 5 gram (1 çay kaşığı) ile sınırlandırmaya özen gösterin.
10) YEŞİL ÇAYI UNUTMAYIN
Yeşil çayın içerisinde bulunan kafein ve 'epiogallocatechin- 3-gallat' adındaki bileşen sinir sistemi ile kalp atış hızını ve metabolizmayı hızlandırıyor. İştahın baskılanmasına yardımcı oluyor.
1) FİZİKSEL AKTİVİTELERE DEVAM
Havalar soğusa da spora devam edin. Eğer herhangi bir spor dalıyla ilgilenmiyorsanız günlük 30-40 dakikalık yürüyüşler yaparak harcadığınız enerjiyi arttırmaya özen gösterin. Böylelikle yavaşlayan metabolizma hızınızın da dengesini sağlamış olursunuz.
2) BADEM YEMEKTEN KORKMAYIN
Magnezyum, bakır ve yağ asidinden zengin olan bademin sindirilmesi için vücudun daha fazla enerji harcaması gerekiyor. Bunun sonucunda metabolizma hızınız artıyor. Badem ayrıca uzun süre tok hissetmenizi sağlıyor. Tüm bu özelliklerini düşündüğümüzde günlük 8-10 tane kadar çiğ badem metabolizma hızlandırıcı ve tok tutucu bir ara öğün olacaktır.
3) UYANDIKTAN 1 SAAT SONRA KAHVALTI EDİN
Uyandıktan sonra 1 saat içinde yapılan kahvaltı, metabolizma hızınızı yüzde 30 oranında arttırıyor. Ancak kahvaltıda yağlı gıdalardan ve şekerli besinlerden uzak durmayı unutmayın! Kahvaltınızın dengeli ve doyurucu olması için protein, mevsim yeşillikleri ve mevsim meyveleri içermesi gerekiyor.
4) ARA ÖĞÜNLERİ ATLAMAYIN
Metabolizma hızının azalmasının sebeplerinden biri düzensiz beslenme alışkanlığıdır. Özellikle ana öğünleri düzenli olarak tüketmek, besinlerin vücutta yağ olarak depolanmasının önüne geçiyor. İki ana öğünün arasında 4-5 saat zaman dilimi olmasına da özen gösterin.
5) GÜNDE 10 BARDAK SU İÇİN
Havaların soğumasıyla birlikte unutmaya başladığınız su ihtiyacınızı yeniden hatırlayın. Günde 10 bardak içmeniz metabolizma hızınızı arttırarak, aldığınız enerjinin vücutta yağ olarak depolanmasını engelleyecektir.
6) ZENCEFİL VE TARÇIN
Zencefil ve tarçın vücut sıcaklığını yükselterek metabolizma hızını arttırıyor. Bunların yanına bir de C vitamininden zengin olan limonu eklediğinizde hem metabolizmanızı hızlandırmış hem de bağışıklık sisteminizi güçlendirmiş olacaksınız. 1 büyük bardak kaynamış suya 1 dilim taze zencefil, 1 tane çubuk tarçın, 2 dilim limon ilave edip, karışımı 10 dakika kadar demlenmeye bırakarak çayınızı hazırlayabilirsiniz.
7) HAMUR İŞLERİNE AMBARGO
Yaşadığınız açlık krizlerinde aklınıza ilk gelen şekerli gıdalar ve hamur işleri oluyor. Unutmayın ki karbonhidrat içerikleri yüksek olan bu besinlerin bir çoğu, vücudunuzda yağ olarak depolanıyor. Aralarda yaşadığınız açlıklarda bu besinler yerine mevsim meyvelerinden 1 porsiyon seçmeniz kilo kontrolünü sağlamayı kolaylaştıracaktır.
8) YEŞİL YAPRAKLI SEBZELER
Değişen hava koşullarına uyum sağlamak için vücut direncinizi arttırın. Bu konuda C vitamini güçlü bir bağışıklık sistemiyle vücut ısınızın korunmasında en önemli vitaminlerden biri. Bunun için de C vitamininden zengin olan, ıspanak, pazı, brokoli ve karnabahar gibi yeşil yapraklı sebze yemeklerini hafta da en az 3-4 kere tüketmeniz gerekiyor. Öte yandan turunçgillerin tüketimi de bağışıklık sistemini destekliyor.
9) TADINA BAKMADAN TUZ İLAVE ETMEYİN
Tuzda bulunan sodyumun fazla alımı vücudunuzun su tutmasına, bunun sonucunda da ödem yapmasına neden oluyor. Daha sonra kendinizi, özellikle sabahları uyandığınızda şişkin ve kilolu hissediyorsunuz. Bunun için günlük tuz tüketiminizi 5 gram (1 çay kaşığı) ile sınırlandırmaya özen gösterin.
10) YEŞİL ÇAYI UNUTMAYIN
Yeşil çayın içerisinde bulunan kafein ve 'epiogallocatechin- 3-gallat' adındaki bileşen sinir sistemi ile kalp atış hızını ve metabolizmayı hızlandırıyor. İştahın baskılanmasına yardımcı oluyor.