Korcan Karar mesleğinde geçen yılları anlattı
Meslek hayatında 30 yılı geride bırakan gazeteci ve televizyoncu Korcan Karar, yeni yayın dönemine haber kanalı Skyturk 360'da anchorman olarak girdi.
Korcan Karar'la hep kesişti yollarımız. Aynı binalarda farklı yayınlarda görev yaptık. Haberleriyle her zaman olay yaratırdı; savaştaydı, bombaların ortasındaydı, yıkılan duvarların üstündeydi. Kendi deyimiyle tırnaklarıyla geldi bulunduğu yere. İtalya'da müzik okuyan ve mesleğe İzmir Yeni Asır Gazetesi'nde başlayan Korcan Karar'la meslek seçimini, haberciliğe ve muhabirliğe bakışını konuştuk.
× Herkes peşinizdeyken bana röportaj verdiniz çok mutlu
oldum.
Ne demek? Hem eski arkadaşımsın hem de çok değer verdiğim bir
gazetecisin.
× Bir Korcan Karar efsanesi var yıllardır, nasıl
başlamıştı hikaye?
Bir anda tanınmadım, 81 yılında Yeni Asır'da başladım gazeteciliğe.
Çok şanslıydım çünkü hem Türkiye'de hem de dünyadaki büyük olayları
takip ederek başladım. Tabii ki büyük olayları takip ederken
şansınızı biraz da kendiniz yaratırsınız. Beraber çalıştığım
büyüklerim, abilerim şunu gördü; 'Bu işi Korcan yapar'. Bunu
dedirttiğiniz an bütün olasılıklar açılıyor önünüzde.
× Hangi büyük işlere imza attınız?
Mehmet Ali Ağca'yı, Avrupa'daki birçok önemli toplantıyı, AB
toplantılarını, zirvelerini takip ettim. Cannes Film Festivali'nin
de Heysel Stadyumu faciasının da haberini yapıyorsunuz. Romanya'da
Çavuşesku'nun devrildiği gün haber yapıp dünyaya fotoğrafları ve
haberleri geçiyorsunuz. O zaman Sabah Gazetesi'ndeydim. Hepsi birer
tecrübe, arkada 30 yıl birikiyor. Tuğlaları taşları üst üste
koyarak, tırnaklarımızla kazıyarak bir yerlere geliyorsunuz.
× Sizin mesleğe olan aşkınız da hiç bitmedi. Hep aynı
aşk ve enerjiyle haber yapıyorsunuz.
Aşkım hiç bitmedi, azalmadı da. Yalnızca masada oturan bir
anchorman değilim. Geçtiğimiz hafta meydana gelen patlamadan hemen
birkaç saat sonra yayına başladım. Hatta o gece yönetici
arkadaşlarımızla yemek yiyorduk, Skyturk 360'da yeni başlamıştım
anchorman olarak. Bir anda haber düştü ve ben müsaade istedim.
Kalktım, canlı yayın ekibiyle beraber olay mahalline gittim. 7 saat
süren yolculuktan sonra sabaha karşı oradaydık ve yayına başladık.
O saatlerde 25 şehidimizi bilmiyorduk. Büyük bir umutla bekledik
Afyonkarahisar'da. Haber ekibi olarak orada büyük bir sınav
verdik.
SANİYEYLE ÖNE GEÇİLİR
× Habercilikte refleks önemli, haber kanalları biraz hantallaştı
mı?
Refleks çok önemli haklısın. Saniyelerle dakikalarla yürüyor işler.
Ne kadar iyi değerlendirirsen o kadar öne geçersin. Ana haber
bülteni her akşam yapacağım ama her gece stüdyoda olmayacağım.
Farklı alanlardan da haber okuyacağım, anlatacağım. Olay yerinde
olacağız. İnsanlara her şeyi yaşatmak arzusundayız. O haberin önünü
arkasını seyirciye aktaracağız. Sağlam bir ekibimiz var,
habercilerden oluşan.
× Hem ana haberi sunacaksınız hem de programa devam
edeceksiniz öyle mi?
50 +50 programına da devam edeceğim. Kim varsa gündemde ve
anlatacak sözü varsa stüdyoda olacak ve sorularımıza cevap verecek.
Siyaset, ekonomi, sanat ve spordaki gelişmeler konumuz olacak.
Anlatacaklar enine boyuna. Haberin tüm detaylarıyla ve taraflarıyla
konuşacağız. Seviyesi çok önemli benim için, kalitemizi koruyarak
yapacağız.
× Bir muhabire 'Sen git' diyebilirdiniz ama siz gittiniz
Afyon'a, bu aşktan bahsediyorum...
Öyle değil, ben gitmek istiyorum. Tabii ki arkadaşlarımla da
paylaşarak. Muhabir kadromuz çok kıymetli ve güçlü. Yakaladığımız
sinerji işimize de yansıyor.
× Tembel biriyle çalışabilir
misiniz?
Tembelle de çalışamam heyecanı olmayan biriyle
de. Aslında heyecanı olmayan biriyle konuşamam bile. Farklı bir
enerji verir heyecan, her alanda olmalı. Evde keyif yaparken de
farklı heyecanlar bulabilirsin.
İYİ HABERİ KISKANIRIM
× Sizin gibi adrenaline alışkın biri için sıradanlık da zor olsa
gerek.
Biraz hiperaktifim, 51 yaşındayım ve haber
neredeyse orada olmak isterim. Yapılan haberleri kıskanırım.
× Gerçekten mi, neden?
Haberi kıskanırım, Körfez Savaşı sırasında orada olmalıydım.
Olamazsam çok kıskanırım. Bir yanımda Christiane Amanpour yayın
yapıyordu diğer yanımda BBC yayındaydı, RTL ve RAI Uno vardı.
Saddam Hüseyin'in heykelinin yıkılışı sırasında haber yapmanın
keyfini yaşadım. Günler öncesinden planlamıştım ama. Buradan
Ürdün'e uçtum, oradan kaçakçılarla sınırı geçtim Irak'a ve Bağdat'a
ulaştım. Yine Çavuşesku kurşuna dizildiği gün oradaydım, Berlin
Duvarı yıkılırken oradaydım, 89'da tıfıl bir gazeteciyken hem
de.
× Hiç 'yapamam, edemem' gibi bir düşünceniz oldu
mu?
İstersen öndeki bütün engelleri aşarsın. Kovalarsın, istersin ve
yaparsın. 5 defa istersin olmaz ama sonra öyle bir olur ki sadece
sana haber yaptırmak isterler. Şansını yaratır ve değerlendirirsen
yürür gidersin.
× Anlatırken bile heyecan duyuyorsunuz. Muhabirlik de
çok önemliydi bir zamanlar. Ya şimdi?
Muhabirlik önemini kaybetmez. Farklı bir Türkiye var artık, on
yıldır tek parti iktidarı var en azından. Bazı değişiklikler de var
net bir şekilde görülüyor. Bizler hancıyız, buradayız. Haber 365
gün var. Önümüzdeki günlerde yine habercilik çok değerli olacak.
Yalnızca muhabirlik de değil başka meslekler de erozyona
uğradı.
× Gazetecilikte belki muhabirlik geride
kaldı...
Gazetenin en güzel yanı o hışırtıyı duymak ve elinizi siyaha
boyayarak sayfaları çevirmek. Sıcak ekmek kokusu gibidir gazete
kokusu. Gazetecilik asla bitmez asla tablette okumam. Güzel
haberleri ve fotoğrafları görmek isterim. Elbette çok değişti
bundan 30 sene önce bir tek kare fotoğraf geçmek için otel odasında
banyo eder, önce 45 dakikada siyah -beyazını geçmeye çalışırdım.
Bugün kaliteli bir kare fotoğraf bir saniye sonra ulaşıyor ve 9
sütuna büyüyebiliyor. Şartlar değişti ama gelenek değişmedi.
Sabahları gazete almak ve okumak büyük bir alışkanlık...
× Habercilikte televizyonlar birkaç adım önde değil
mi?
Televizyon gazeteciliği beklemez ve hep öndedir.
Bizim yaptığımız bir haberi ertesi gün yazmak yetmez, orada başka
bir gazetecilik devreye girer. Gazete de geri kalmaz, muhabir çok
daha zor bir iş yaparak başka bilgiler eklemek zorundadır. On kat
daha zordur işi. Özel bir fotoğraf ve haberle bunu başarır. Özel
bir bilgiye veya kulise ulaşarak yapabilir. Bizim işimiz daha
kolaydır bu açıdan. Son dakikalar önemlidir aynı haberin içinden
fark yaratarak öne geçilebilir.
DÜNYAYI İNLETİRİZ
× En çok şaşırdığınız teknolojik gelişme neydi 30 yıl
içinde?
Çağrı cihazımız vardı, Ahmet Vardar'ın ekibindeydik. Sonra kocaman
araba telefonları ve hem gazeteyi hem de polisi dinlediğimiz
telsizlerimiz vardı. Cep telefonları çıktığı zaman 'Biz bununla
dünyayı inletiriz' demiştim. O telefonlarla fotoğraf da çekmeye
başlayınca, artık ötesi olmaz diyordum. Şaşırmayı bıraktım, şimdi
tek istediğim, bağlantısının kopmadığı dışarıdan ufak araçlarla
canlı bağlantı yapabilmek.
× Arkadaşlarınız kimler, meslek dışında bir hayatınız
yok gibi...
Benim 365 günüm haberle geçer ama evdeki
hayatım da keyiflidir. Arkadaşlarımla olmayı çok severim.
Gazetecilerle berabersek mimiklerle anlaşırız. Sosyal hayatta çok
geniş bir çevrem var. Farklı mesleklerden de çok arkadaşım var
onlardan da çok şey öğreniyorum. Bir kadeh farklı bir şarap
içerken, farklı değerlerle hayata bakan insanlarla olmayı
seviyorum. Bakış açıları değişik, habere ve hayata başka bir gözle
bakmama sebep oluyorlar. Konuşmak, paylaşmak ve dinlemek çok
önemli. Bugün eksik olan, insanların toleransının da kalmaması.
Değer yargılarının erozyona uğraması. Hepsinin başı da
dinlemektir.
× Değer yargılarının altını sürekli
çiziyorsunuz...
Çok önemli çünkü... Hala el öperim, bu
devirde. Annemin babamın mezarını ziyaret ederim. Mümkün olduğu
kadar dürüst ve düzgün yaşamaya gayret ediyorum. Önemli
değerlerimiz var kaybetmememiz lazım.
× Peki nasıl oluyor da savaş sırasında bile saçlarınız
düzgün, gömleğiniz bembeyaz ve sanki oraya ışınlanmış gibi haber
sunuyorsunuz...
İzleyene ve okuyana saygılı olmalısın. Tıraş olmak, duş almak ve
diş fırçalamak dünyanın en önemli şeyi olmalı. Nereden nereye
gitmiş olursan ol, ekrandayken seyirciye olan saygından ötürü iyi
görünmelisin. En azından temiz olmalısın. Söylediklerimiz önemli
tabii ama seyirci sana bakarken, azami gayret içinde olmalısın. Ben
hiç kötü çıkmadım ekrana.
× Savaşta bile?
Savaşta bile dikkatliyimdir, kafamda kask olabilir veya bir günlük
bir sakalla olabilir. Ama onun dışında yaptığım yayınlara kravatım
ve ceketimle temiz çıkarım.
× Kadınlar için daha zor diye düşünürdüm ama aslında
erkek için de zor.
Televizyoncular için zor diyelim. Görsel bir şov neticede,
görsellik çok önemli. Işığıyla, dekoru ve sunucusuyla şovun içinde
gerektiği gibi yer almalısın.
× Kadınlara haksızlık edildiği de söyleniyor, televizyon
ve habercilik daha çok erkeklerin işi gibi. Hatta kadınların raf
ömrü vardır demişti bir kadın spiker.
Hemen cevap vereyim. Tabii ki kadın olmak zor. Hele de çalışan
kadın olmak zor. Çünkü evde de çalışıyor kadınlar. Biz sadece işte
çalışıyoruz, kadın evde de devam ediyor. BBC'nin en önemli
anchorwoman'larından biri 65 yaşında ve hala yayında. Londra'dan da
yayın yapıyor Bağdat'tan da. Baktığınız zaman işini çok iyi yapan
bir hanımefendi görüyorsunuz. Anlatacak şeyiniz varsa ekranda yer
alırsınız. Hiç katılmıyorum o söze.
45 DAKİKA ANLATIRIM
× Ülkeden umutlu musunuz, bir haberci olarak ne
öngörüyorsunuz?
Türkiye'den çok umutluyum, Avrupa'daki
kriz malum. Herkes perişan, ekonomi kötü. Bizim değerlerimiz çok
sağlam ve gelecek çok parlak. Gençlerimize çok güveniyorum.
TÜRVAK'ta 9 yıldır eğitmenlik yapıyorum. Gençler müthiş, yüzlerce
öğrencim oldu. Onlara bakınca da gurur duyuyorum.
× Hiç uyumaz mısınız siz, bunca işe nasıl
yetişiyorsunuz?
Erken yatar ve erken kalkarım. Zamanımı gayet iyi kullanırım.
İşimin yanı sıra konserleri, filmleri de takip ederim. Zaten müzik
okuduğum için, özellikle konserleri hiç kaçırmam. Aynı zamanda
biliyorsun fotoğrafçıyım, sergilerim oluyor. Piyano ve viyolonsel
çalarım, görsel sanatları çok severim. Siyaset, politika, ekonomi,
sanat ve spor benim hayatım. Tüm bunlarla ilgilenince de akşam
ekrana çıkınca söyleyecek şeylerin oluyor.
× Görüntü kaybolsa, haberler yetişmese, VTR'ler bozulsa,
siz ekranda kalsanız...
En az 45 dakika anlatırım. Hiçbir şey olmasın, bülteni yaparım. O
günkü haberleri anlatırım, başıma gelenleri anlatırım. İstanbul'da
trafiği yaşamak ve anlatmak başlı başına bir haber.
'Cevap vermeye mecburum'
× Size çok sorar mı arkadaşlarınız, sıkılır mısınız
sorulardan?
Bir defa, halka mal olmuş bir haberciysen cevap vereceksin. Ya
dışarı çıkmayacaksın ya da çıktıysan seni kaç kişi kaç defa
çevirdiyse cevap vereceksin. Sen her akşam onun evine misafir
oluyorsun. Seni senden biri bildiği için sana soru soranı itersen
olmaz. Cevap vereceksin, mecbursun. Hesap vermek ve cevap vermek
zorundayız. Zaten beni çok seviyorlar, öperler, sarılırlar,
sorarlar. Tebrik ederler. Beni kucaklıyorlar bundan daha güzel bir
şey var mı? Ya sevilmeyen biri olsaydım?
× Sevilip de yanaşılmayan haberciler de vardır
tabii...
Onlar seni her gün dinliyorsa, sen de onları bir dakikacık
dinleyeceksin. Ben neysem oyum, asla rol yapmam. Yoksa seyirciye
geçmez samimi değilseniz. Sırtını dönemezsin, sonuçta hepimiz
insanız. Benim farkım sadece televizyonda olmam. Tek amacımız refah
içinde, mutlu huzurlu yaşamak. Hepimiz insanız, aynıyız,
mesleklerimiz farklı.
Elif AKTUĞ