Münevver’in annesi Nagihan Karabulut'tan açıklama

Münevver'in annesi Nagihan Karabulut yaptığı açıklamada, Tülay Garipoğlu'na sert ifadelerde bulundu.

Münevver’in annesi Nagihan Karabulut'tan açıklama

Habertürk'ten Mustafa Şekeroğlu'nun haberine göre Münevver Karabulut’u vahşice öldüren katil zanlısı Cem Garipoğlu'nun 10 yıl sonra açılan mezarından çıkarılan cesedine ait DNA örneklerinin anne ve babasıyla bire bir uyumlu olmasının ardından yeni gelişmeler yaşanmıştı.

Adlı Tıp Kurumu’nun açıklamasının ardından Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Karabulut ailesinin Avukatı Dr. Rezan Epözdemir’in yaptığı “mezarda çıkan şeffaf poşet incelensin” talebi üzerine soruşturmanın başlatıldığı açıklandı.

AÇIKLAMALARA BİR YENİSİ EKLENDİ

Bu gelişmelerin ardından, iki taraftan da peş peşe açıklamalar geldi. Karabulut ailesinin avukatı Epözdemir, çıkan adlı tıp raporuna itiraz edeceklerini belirterek, mezarda çıkarılan cesedin üzerinde kemik tespiti yapılmasını isteyeceklerini belirtti. Açıklamalardan biri de Cam Garipoğlu”nun annesi Tülay Garipoğlu’na aitti. Anne Garipoğlu “Müsaadenizle artık acımızı yaşayalım. İki tarafında ayrı ayrı acılarla kavrulduk. Bana değilse de Nagihan Hanım'a acıyın lütfen" ifadelerini kullandı. Bu ifadelere karşılık anne Nagihan Karabulut yıllar sonra ilk kez bir açıklamada bulundu.

“KIZIMI CANLI KESİNCE BANA ACIDI MI?”

Münevver’in annesi Nagihan Karabulut yaptığı açıklamada, Tülay Garipoğlu’na sert ifadelerde bulundu. “Bu caninin annesi bana değil de Nagihan Hanıma acıyın demiş. Kendisine soruyorum” diyen Nagihan Karabulut “Oğlu kızım canlı canlı testereyle keserken bana acıdı mı? Bu caniyi 197 gün boyunca saklayıp adalete teslim etmezken kendisi bana acıdı mı?” dedi

“3 MART'TA MUTLU POZU VERDİ”

Anne Nagihan Karabulut açıklamasına şöyle devam etti;

“Adli Tıp’ta yargıda, emniyette dosyanın üstünü örtmek için yaptıklarından sonra bana acıdı mı? Kan gölüne dönen evi temizleyip kızımın kafasını kestikleri testereyi saklarken bana acıdı mı? Mahkeme kendisini bundan mahkum ederken bana acıdı mı? Kanlı kanepede çocuklarıyla birlikte mutlu aile pozları verirken kahkaha atarken bana acıdı mı? Her yıl 3 Mart’ta kutlamalar yaparken, testereli paylaşımlar yaparken bana acıdı mı? 15 yıldır bir defa başsağlığı dilemeyip rahmet dileklerini iletmediğinde bana acıyor muydu?”

İTİRAZDA BULUNDUK”

Anne Karabulut, açıklamasında Adlı Tıp Kurumu’nın çıkan raporuna itiraz ettiklerini belirterek “Bir de Orhan Şahin denilen avukatları çıkıp, ben kanlı kanepede kahkahaları ve fotoğrafı görmedim hatırlamıyorum diyor. Adlı Tıp'ta emniyette ve yargıda yaşattığı skandaları hatırlıyor mu Orhan Şahin, Bunlar insan değil, insanlıktan nasibini almamışlar vicdanları yok. Mezarlık demeye bin şahit ister, hiçbir şey yok. Adlı Tıp'tan cesedi almaya bile avukatları Orhan Şahin'i gönderiyorlar. Kimse bana Cem Garipoğlu denen caninin öldüğünü iddia etmesin. Ben inanmıyorum...

Avukatıma da fethi kabir içinde, rapora itiraz içinde biz aile olarak talepte bulunduk. Onları Allaha havale ediyorum. Bu dünyada da, öbür dünyada da insanlıktan nasibini almamış olan bu Garipoğlu ailesine hakkımı helal etmiyorum. Şimdi çıkıp yaptıkları bunca pisliğe rağmen kendilerini mağdur duruma düşürmeye çalışıyorlar. Benim adımı bir daha o kirli ağızlarına almasınlar. Cem Garipoğlu'nun öldüğüne inanmıyorum. Kızımın kanının yerde kalmaması için sonuna kadar hukuki mücadelemiz devam edecek.

Avukatımız Rezan Epözdemir olmasaydı bu dosyanın üstü örtülecekti. O tek bayına Adlı Tıp yargı, emniyetteki bütün usulsüzlüklerle mücadele ette. 15 yıldır bizimle birlikte hiçbir talebi de olmadan mücadale ediyor. O olmasıydı böyle kararlar çıkmaz, dosyanın üzeri örtülürdü. Mezar da açılmazdı Allah ondan razı olsun”