Orgazmın önündeki engel: İyi kız sendromu
Orgazmın önündeki engel: İyi kız sendromu
Kadında orgazmı ve orgazm sorununu ele alan Psikiyatrist ve
Psikoterapist Uzm. Dr. Sevilay Zorlu, kadınların orgazmı
yaşamalarının önündeki en büyük engellerden birinin "iyi kız
sendromu" olduğunu belirterek, durum hakkında şu bilgileri
veriyor:
ORGAZM
Fiziksel anlamda, rahim, alt vajina ve genital bölge kaslarındaki
cinsel gerilmenin rahatlamasına neden olan ritmik kasılmadır. Bazı
kadınlar ise zihinsel hayal gücü ya da ruhsal bir deneyim
yaşarlar.
Her kadının orgazm deneyimi farklı olduğu gibi, aynı kadın farklı
deneyimler yaşayabilir. Orgazmın sayısı da kadından kadına
farklılıklar gösterir. Bazı kadınlar bir kere orgazm ile
kendilerini doyumlu hissederken, bazıları çoğul orgazm gereksinimi
hissedebilir.
Orgazmın ortaya çıkmasını gerektiren “uyarılma” derecesi, kadından
kadına ve kadının içinde bulunduğu koşullara göre değişir. Bazı
kadınlar herhangi bir cinsel uyarı ile orgazm olurken, diğerleri
yoğun ve uzun klitoral uyarılmaya ihtiyaç duyabilirler.
Her cinsel ilişki orgazm ile sonuçlanmayabilir. Orgazm yaşanan her
cinsellik yeterli doyum sağlamayabilir.
Cinsel ilişkinin ne kadar mutluluk verdiğini cinsel doyum
belirler.
KADINDA ORGAZM BOZUKLUĞU
Sürekli ve tekrarlayan bir biçimde cinsel birleşme ile orgazm
olamaması ya da çok nadiren olmasıdır.
Bazı kadınlar hayatları boyunca hiç orgazm olmamışken bazıları da
çok nadiren olabilmiştir. Bazı kadınlar mastürbasyonla orgazm
olabilir ama cinsel birleşme sırasında orgazm olamazlar, bazı
kadınlar ise hiç mastürbasyon yapmamışlardır.
NE SIKLIKTA GÖRÜLÜYOR?
Birçok araştırmada cinsel sorun nedeniyle başvurmamış kadınların
yüzde 40-60'ında orgazm bozukluğu saptandı.
2003 yılında Richters tarafından yapılan bir araştırmada, cinsel
işlev bozukluğu gösteren, yaşları 16-59 arasında değişen 9134
kadının yüzde 28.6'sında orgazm bozukluğu olduğu görülmüş.
En çok orgazm bozukluğu yaşayan kadınların yaş aralığı 50-59
iken (%41.9), bunu 16-29 yaş aralığı izler (%29).
Hannover Üniversitesi'nde 600 öğrenci ile yapılan araştırmada yüzde
40'ının ilişkileri boyunca orgazm olmadıkları halde orgazm taklidi
yaptıkları saptanmış.
Yani dünyanın her yerinde aynı sorunla karşılaşabiliyoruz.
NEDENLER
CETAD (Cinsel Tedavi ve Araştırma Derneği) çalışmasına göre;
çocukluğunda ve gençliğinde kendisini “iyi kız” olarak
tanımlayan her 10 kadından 9'u yetişkinlikte orgazm olamıyor.
Geleneksel kadın cinsel rolünü benimsemiş kadınların yaşadığı
“iyi kız” sendromu, orgazm yaşamalarının önündeki en büyük engeli
oluşturuyor.
Ülkemizde kadınlar cinsel haz alma ve doyuma ulaşmayı kendileri
açısından çok önemsemezler. Eğer cinsel birleşme olabiliyorsa ve
erkek açısından bir memnuniyetsizlik yoksa kadınlar da bir sorun
yokmuş gibi davranmayı, hatta orgazm olabiliyormuş gibi taklit
etmeyi tercih edebilmektedirler.
Kız çocukları yetiştirilirken, cinsellikle ilgilenmemeleri
öğretilir, cinsellikle ilgilenmeleri ve cinsellik içeren
aktiviteleri kınanır, kısıtlanır. Örneğin, mastürbasyon yapmaları
istenmez ve hoş karşılanmaz. Evlenene kadar kızlık zarını koruyup
kollamaları, ilk gece eşlerine saklamaları tembihlenir. Kendi
genital yapısına dokunmak bir yana, bakmaktan bile
korkabilirler.
Evlendikten sonra da bir görev gibi kadınlardan beklenen sadece
eşlerine yanıt verebilir olmalarıdır. Bu nedenlerle, kadınların
önemli bir kısmı ön sevişme sırasında eşlerine çok az katılırlar
veya hiç katılmazlar. Cinsel birleşme sırasında çoğu hareketsiz
kalır. Cinsellik konusunda çiftler konuşarak iletişime geçmezler.
Kadınlar, erkeklere neyi cinsel olarak uyarıcı bulduklarını
söylemekten kaçınırlar.
Yeteri kadar uyarılmadıklarında cinsel birleşmeyi reddedemezler ve
hazlarını artıracak daha aktif tutum almaktan kaçınırlar.
Türkiye'de çalışan cinsel terapi uzmanlarının ortak görüşü,
orgazm olmama nedeni ile tedavi talebinin belirgin şekilde az
oluşudur.
Bunun farklı nedenleri olabilir; cinsel sorunların kadınların
öncelikli bir sorunu olmamasından, diğer sorunlardan sıra
gelmemesinden, zaten keyifli bir cinsellik yaşıyor olup bir
eksiklik hissetmemelerinden, nereye gideceklerini bilememelerinden,
değişebileceğinden umutları olmamasından...
1. ORGANİK NEDENLER
Orgazm olabilme vajinanın boyutu, pelvis kaslarının gücü ile
bağlantılı değildir.
Omurilik hasarı bulunan, vajinal girişin ve vajinal ameliyatlar
dolayısıyla yapısının bozulduğu kadınlarda orgazm bozukluğu
gelişebilir.
Şeker hastalığı ya da pelvis kanseri gibi kronik hastalıklar ya da
menopoz daha çok cinsel uyarılmayı etkiler, ikinci derecede orgazmı
olumsuz etkiler.
2. PSİKOLOJİK NEDENLER
- Negatif beden imajı ve düşük benlik saygısı,
- Baba-kız ilişkisindeki olumsuzluklar,
- Geleneksel kadın cinsel rolünün dışına çıkamamak,
- Edilgenlik, çekingenlik,
- Kadının çift ilişkisindeki ikilemi,
- Kendini bırakma, kontrolünü yitirme korkusu,
- Bağımsızlığını ortaya koyma korkusu,
- Cinsellik konusundaki korkular,
- Eşe veya erkeğe yönelik olumsuz duygular.
ORGAZM BOZUKLUĞUNA EŞLİK EDEN MİTLER
(YAYGIN YANLIŞ İNANIŞLAR)
- Çiftler birbirini sevdikleri takdirde sevişmekten nasıl zevk alabileceklerini de bilirler.
- Cinsel ilişki cinsel birleşme (koitus) demektir.
- Mastürbasyon zararlıdır.
- Cinsellik içgüdüseldir, öğrenilmez.
- Kadınlarda orgazm cinsel birleşme ile sağlanmalıdır.
- Mastürbasyonun cinsel güce zarar verici etkisi olabilir.
- Oral seks, olgunlaşmamışlığın göstergesidir ve güvensizdir.
- Sevişme her zaman doğal ve kendiliğinden olmalıdır, sevişme hakkında konuşmak ve düşünmek onu bozar.
- İstenmeyen gebelikleri önlemek, yalnız kadının sorumluluğundadır.
- İyi bir sevgili (eş), hemen her cinsel birleşmelerinde partnerine orgazm yaşatabilmelidir.
- Eşler birbirini sevdikleri takdirde sevişmekten nasıl zevk alabileceklerini de bilirler.
- Çift için ”aynı anda orgazm” gerçekleştirilmesi gereken en önemli amaç olmalıdır.
- Klitoral uyarı ile orgazm olan ama cinsel birleşme sırasında
orgazm olamayan kadınlar olgunlaşmamıştır.
ORGAZM YETİSİ YAŞLA BİRLİKTE ARTIYOR
- 20’li yaşlarında fazla cinsel deneyimi olmayan kadınlarda
cinsel birleşme ile orgazm olamamak oldukça yaygındır.
- 50’li yaşlardan sonra ise yaş faktörü orgazma ulaşmada bir
dezavantaja dönüşebilir.
- Yaşlanmanın etkileri, menopoz, kronik hastalıklar nedeniyle
yoğun ilaç kullanımları gibi etkenler uyarılma ve orgazmı olumsuz
etkiler.
- Aldatılmaya ya da aldatılma kuşkusuna bağlı gelişen öfke,
cinsel hazzı ve uyarılmayı ciddi şekilde bozar.
- Ayrıca, kadınların kendilerini cinsel hazza, uyarılmaya ve
orgazma bırakabilmeleri için erkeklere göre daha fazla “güven”
duygusuna gereksinimleri vardır.
- Bazı kadınlar, özellikle medyadan etkilenip orgazmın “zevkten
çıldırmak” gibi bir şey olduğunu ama kendilerinin bunu yaşamadığını
düşünüp hayal kırıklığı ve buna bağlı küskünlükler yaşayabilir ve
zamanla cinsel ilişkiden uzaklaşabilir.
KLİTORAL ORGAZM? / VAJİNAL ORGAZM?
Orgazmın vajinal ve klitoral biçimindeki ayırımı yapaydır. Orgazmın hem vajinal hem de klitoral bileşenleri vardır. Hatta ne klitoral ne de vajinal uyarı olmaksızın, fanteziler, düşler gibi psikolojik uyaranlarla ya da başka erojen bölgelerin fiziksel uyarısıyla da orgazm gerçekleşebilir.
ORGAZMLA İLGİLİ TEMEL BİLGİLER
- Yakın çalışmalar göstermiştir ki, kadın orgazmında klitoral
uyarı önemlidir. Vajinal uyarılma yüksek derecede haz verdiği
halde, belki de çoğu kadında orgazmı başlatmada katkısı daha
azdır.
- Klitoral uyarılma yoğunluğu cinsel eylemin şekline göre
değişir. En yoğunu doğrudan klitorisin uyarılması veya üzerine
baskı uygulanmasıdır. Cinsel birleşme hafif bir klitoral uyarı
sağlar, bu da orgazmı başlatmaya yetmeyebilir. Klitoris üzerine en
yoğun baskı, kadının üstte olduğu pozisyonda gerçekleşir.
- Kadın orgazmının ortaya çıkmasını gerektiren uyarılma derecesi
kadından kadına değişir, sadece bireyler arasındaki değişiklik söz
konusu değildir, aynı kadın farklı zamanlarda farklı düzeylerde
uyarılma gereksinimi hissedebilir.
- Kadınlar orgazm eşikleri konusunda farklılıklar gösterirler.
Bazı kadınlar herhangi bir cinsel uyarı ile orgazm olurken,
diğerleri yoğun ve uzun klitoral uyarılma gerektirir. Bazı kadınlar
bir kere orgazm ile kendilerini doyumlu hissederken diğerleri üst
üste orgazm gereksinimi duyabilir.
- Orgazm olabilme yaşla birlikte artar. 20'li yaşlarında fazla
cinsel deneyimi olmayan kadınlarda cinsel birleşme ile orgazm
olamamak çok yaygındır. Ancak ilerleyen yaş ve menopoz, hastalıklar
ve ilaç kullanımlarının devreye girmesiyle birlikte özellikle 50'li
yaşlardan itibaren yaş faktörü bir dezavantaja dönüşmeye
başlar.
TEDAVİ
- Orgazm bozukluğunda öncelikle bu soruna neden olan etken tanımlanmalı ve buna yönelik tedavi planlanmalıdır.
- Uyarılma azlığı, yeterlı klitoral uyarılmanın olmadığı durumlarda ÇİFTİN CİNSEL TERAPİSİ ile sorun aşılmaya çalışılır.
- Cinsel eşte erken boşalma varsa buna yönelik tedavi yapılır.
- Organik ve psikiyatrik sorunlara bağlı olarak ortaya çıkan orgazm bozukluklarında benzer şekilde nedene yönelik tedavi orgazm sorununu da çözecektir.
- İlaç kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan durumlarda kullanılan ilaç değiştirilebilir veya kesilebilir.
- Cinsel terapiden sonuç alınamayan ya da ciddi kişilik sorunları, psikoseksüel gelişimin erken dönemlerine ait sorunların olduğu vakalarda daha başlangıçta DiNAMiK YÖNELiMLi CiNSEL TERAPi ya da UZUN SÜRELi TERAPi gerekeceği düşünülebilir.
- Yakın çalışmalar göstermiştir ki, kadın orgazmında klitoral
uyarı önemlidir. Vajinal uyarılma yüksek derecede haz verdiği
halde, belki de çoğu kadında orgazmı başlatmada katkısı daha
azdır.
- 20’li yaşlarında fazla cinsel deneyimi olmayan kadınlarda
cinsel birleşme ile orgazm olamamak oldukça yaygındır.