Şebnem Arda yazdı
Şebnem Arda: "İçimde bir yangın çıktı bugün… Belki hayatımda en hassas olduğum konuda, çocuklarımla ilgili olduğu için bu kadar içim acıdı."
Medyanın ‘’hikâye’’ yaratmak uğruna insanı, insan duygularını ve yaşamını çocukları ana malzeme yaparak kullandığını, haksızlığa ortak olduğunu yaşayınca yeniden… Hem de kendi çocuklarım üzerinden… Sizinle paylaştığım bu satırlar Şebnem Arda’ya ait değil… Şebnem’e, 6 yaşındaki Eda’nın ve 13 yaşındaki Arda’nın annesine ait…
Hürriyet gazetesinin Pazar ekinin Ayşe Arman röportajındaki ‘’zorla çıkarılan hikâyenin’’ aslı…
Sabah sahilde çocuklarımla keyifli keyifli kahvaltımızı yaparken insanların okuduğu gazetenin kapağı gözüme çarptı. Heyecanladım, hoşuma gitti çocuklarımı babalarıyla gazetede görünce. Ayşe Arman okumaktan keyif aldığım bir yazar. Aldım gazeteyi ve oğlumla ve kızımla okumaya başladık… Okudukça… Nasıl anlatılır ki bu duygu bilmiyorum. Bir mengene kalbimi sıkıştırdı. Kolay ağlamam ama gözlerimden yaşlar süzüldü. Kızım fark etmesin istedim üzüldüğümü. Henüz tam olarak okuyamıyor çünkü. İyi ki…
Röportajda eski eşim Kaan Yakuphanoğullarından “aslında çok büyük bir aşkla başlamamış!! olan ilişkimizi” ve 12 yıl boyunca “Hep!! Mutsuz olduğunu” anlatmış. “O kadar yıl benle evli kalarak kendine de bana da haksızlık etmiş.” Daha da acısı çocuklarımı neredeyse “keyfi” bir şekilde hayatımı yaşamak için başımdan attığımı ima etmiş ya da öyle yazılmış…
Sizinle www.kadinmedya.com da ki yazılarımda medya sorunlarını paylaşıyorum. Boşandığımda bu sebeplerden ötürü işsizdim. Eski eşimin çocuklarıma verdiği aylık 1500 lirayla geçinmek durumunda olmama rağmen bu çocukları bu parayla geçindiremem demedim tabiî ki aldım çocuklarımı. Ben nasılsa ekmeğimi taştan çıkartırdım. Nasılsa kotarırdım. Standartları düşerdi çocukların ama yanımda olmak onlara yetiyordu zaten.
Nitekim geçen yaz özel bir kanalda bir programa başladım. Sıkıntı çekmiştik ama bitmişti işte! Olmadı… Yapımcı bana iş teklif ederken hayatımı da alt üst etmeyi kafasına koymuştu. Bu da ayrı bir yazı konusu medyayla ve insanlıkla ilgili. Program kısa sürdü, kanal yayından kaldırdı. Ondan sonraki dönem koşullar daha ağırlaşmaya, içinden çıkamayacağım bir hal almaya başladı. Çocuklarımı yaşadığım sıkıntıya ortak etmemek, onları alıştıkları standartlardan mahrum etmemek için eski eşimle konuştum ve kendimi toparlayana kadar bir süre çocukların onunla kalmasını istediğimi ilettim.10 ay geçti… Nasıl geçti? Zor geçti… Hala aşamadım birtakım sıkıntılarımı çünkü. Ama ayakta kalmaya devam ediyorum. Kendi ayaklarımın üzerinde durmaya çalışmaya devam ediyorum. Neden? Sadece çocuklarımla yeniden bir arada olabilmek için.
Eski eşim normal olanın çocukların annelerinin yanında olması gerektiğini söylerken, bir şeyi atlamış. Ya da Ayşe Hanım es geçmeyi tercih etmiş. Ben ne kadar çaba sarf etmişim çocuklarımın yanımda kalmaları için? Sorması gereken birçok soruyu sormamış Ayşe Arman… Çocuklarına düşkün bir babadır Kaan. Çok da iyi baktığını biliyorum. Ama röportajda hafta sonları bile beni özlemediklerini ima ederken onların ne hissedeceğini düşünmüş mü? Ben hiçbir zaman evliliğimle, özel hayatımla gündeme gelmedim. Gelmek de istemem. Ajitasyon, duygu sömürüsünden nefret ederim. Ama bu gün içim acıdı… Ardından Facebooktan ‘’sen ne biçim annesin’’ mesajları alınca hayatım boşaldı birden… Tek yaşama amacım, savaşımın tek sebebi çocuklarımın yüzüne bakamayacak duruma getirilmeye çalışılmayı anlayamadım… Kırıldım… Sizinle dertleştim…
Şebnem Arda /kadinmedya.com