Şeker hastalığı, obezite ile paralel artıyor
Şeker hastalığı, obezite ile paralel artıyor
Özel Ankara ENDOMER Pediatrik Endokrinoloji Merkezi Sahibi
Çetinkaya, insülini keşfeden Frederich Banting’in doğum gününün,
Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Diyabet Konfederasyonu’nun
işbirliği ile 1994 yılından itibaren her 14 Kasım’da Dünya Diyabet
Günü olarak etkinliklerle kutlandığını söyledi.
-"TÜRKİYE’DE OBEZİTE GİDEREK ARTIYOR"-
Tüm dünyada en fazla görülen kronik hastalığın diyabet
olduğunu anlatan Çetinkaya, "Diyabet Tip 1 ve Tip 2 diye ikiye
ayrılıyor. Tip 1 insüline bağlı olan daha çok çocuklarda görülen
türdür. Tip 2 ise genelde erişkinlerde 40-50 yaşından sonra görülen
diyabet. Erişkinlerde görülen tip 2 diyabet son zamanlarda
çocuklarda da görülmeye başlandı. Bunun sebebi çocukluk yaş
grubunda giderek artan obezite. Çocukluk yaş gruplarında obezite
giderek arttığı için, tip 2 de çocuklarda eskiye oranla daha sık
görülüyor" dedi.
Bilim adamlarının 2014 yılında Amerika’da tüm halkın yüzde 84’ünün
fazla kilolu ve obez olacağını açıkladığını ifade eden Çetinkaya,
"Türkiye’de de giderek artıyor. 10-15 yıl önce yüzde 9’du şimdi
yüzde 30’lara varan hatta bazı bölgelerimizde yüzde 50’ye varan
vakalarda bir artış var. Bu çok tehlikeli bir durum. Peki neden
oluyor bu. Hareketsizlik, televizyon ve bilgisayar karşısında çok
fazla zaman geçirmek en önemli sebepleri. Beslenme şekilleri çok
önemli fast food dediğimiz ayaküstü beslenme tarzı, kalorisi yüksek
gazlı kolalı içecekler, cips gibi sağlığa zararlı yiyeceklerin
tüketilmesi..." diye konuştu.
-"HASTALIĞI İYİ TANIMAK GEREK"-
"Diyabet diğer hastalıklara benzemiyor, diğer hastalıklarda
doktorun söylediklerini yaparsanız iyileşirsiniz" diyen Çetinkaya,
şöyle devam etti:
"Diyabetik kişi neredeyse doktor kadar hastalığı bilmek
zorunda. Çünkü diyabette her an kan şekeriniz düşebilir,
yükselebilir o zaman ne yapacaksınız? Her an hastaneye
ulaşamayabilirsiniz. Nasıl müdahale edeceğinizi bilirseniz o zaman
anında müdahale edip kan şekerini normale getirebilirsiniz. Onun
için hastalığı iyi tanımak gerek."
Diyabetin, yaşam boyu süren ve hastayı olduğu kadar yakınlarını da
ilgilendiren bir hastalık olduğunu vurgulayan Pediatrik
Endokrinoloji Uzmanı Doç. Dr. Çetinkaya, "Tüm kronik hastalıklarda
olduğu gibi, sürekli tedavi gerektirmesi, çok sayıda ilaç
kullanımı, birçok organı etkileyip komplikasyonlara neden olması,
hastada psikolojik bozukluklara neden olur ve depresyona eğilimi
artırır. Bizim görevimiz, çocuk hastalarda kan şekeri ölçümü,
insülin uygulaması gibi konularda aile ve yakın çevresi de (okul
vb.) tıbbi yardım yapacağından, bu konularda yeterli eğitimi
kendilerine vermek, bu çocukların ve ailelerinin konu hakkında tam
bilgili olmalarını sağlamak, yeni tedavilerden haberdar etmek ve
insülin pompa uygulaması gibi tüm dünyanın yaygın olarak kullandığı
bir uygulamayı ülkemiz çocuklarına da uygulamaktır" dedi.
-"2025 YILINDA ŞEKER HASTASI SAYISININ 330 MİLYONA ÇIKACAĞI
ÖNGÖRÜLÜYOR"-
Şeker hastalığı olarak da bilinen diyabet bugün dünyada en sık
görülen kronik hastalıklar arasında ilk sıralarda.
Yapılan araştırmalara göre, 1985 yılında dünyadaki diyabetli sayısı
30 milyon iken bugün bu rakam 250 milyona çıktı. 2025 yılında ise
şeker hastası sayısının 330 milyona çıkacağı öngörülüyor.
Hastalığın Türkiye’deki seyri de dünya ile paralel.
Türkiye’de ise 6 milyon civarında diyabetli hastanın olduğu
düşünülmekte. Tüm diyabetlilerin yüzde 10’unu insüline bağlı olan
tip 1 diyabetli hastalar oluşturuyor.
Çok su içme, çok idrar yapma, hızlı kilo verme, bulantı-kusma gibi
şikayetlerle kendini gösteren hastalık, özellikle çocukluk yaş
grubunda hemen müdahaleyi gerektiriyor. Tanının kesinleştirilmesi
için idrarda şeker tayini, kan şekeri ölçümü, gerekirse şeker
yükleme testi yapılıyor. Normalde açlık halinde 110 mg/dl nin
altında olması gereken kan şekeri 126 mg/dl nin üstünde ise veya
şeker yükleme testinde 2. saat kan şekeri 200 mg/dl nin üstünde
saptanırsa tanı konuyor. Tip 1 Diyabet tanısı olan her çocuğun en
kısa zamanda çocuk endokrinoloji uzmanı (olmadığı durumlarda çocuk
hastalıkları uzmanı) tarafından değerlendirilmesi, sıvı ve insülin
tedavisine başlanması gerekiyor.