Hakikat Değişmez, Değişene Hakikat Denmez!
SEVGİLİ AYŞE ÖZYILMAZEL ELBETTEKİ GAZETECİSİN!
Ben seni sonuna kadar destekliyorum Ayşeciğim… Sen bu ülkenin gelmiş geçmiş en büyük gazetecisi(!), en büyük köşe yazarı(!), en büyük röportaj yapma sözü alanısın. Senden başka büyük yok…
SEVGİLİ AYŞE ÖZYILMAZEL ELBETTEKİ GAZETECİSİN
(!)
Sağ baştan sayalım, hadi hop hop hop: Ali Kırca, Fatih Altaylı, Ertuğrul Özkök, Ahmet Hakan, Rahşan Gülşen, Yüksel Aytuğ, Ayşe Arman ve saymakla bitiremeyeceğim onca kişiyi gazeteci sayıyorlar da, bir tek seni mi saymıyorlar…
Yazık! İşte buna çok üzülürüm…
Bugün köşe yazında “ BEN GAZETECİYİM!!! “diye çırpınışlarına içim parçalandı vallahi!..
Nasıl olur da; Ertuğrul Özkök ile Ahmet Hakan’ın Ümre ziyaretlerini Bodrum tatiliymiş gibi tefrikalar halinde yazıp çizmelerini büyük gazetecilik sayarlar da, senin Sulhü Aksüt ile röportaj sözü almak için gittiğini AŞK yaşıyor haline getirip gazetecilikten saymazlar?
Nasıl Olur da; Ne yaptığından kendisinin de haberi olmayan Ayşe Arman’ın yatak odası hikayelerini; çok sıkıştıkça da fotomodellerin mesleğine göz dikerek orasını burasını önce açıp, okuyucunun dikkatini çekmek içinde türbana girmesini gazetecilikten sayarlar da, senin gazeteciliğini Haşmet’le olan ilişkine bağlayıp gazeteci saymazlar?
Nasıl olur da; Gazetecilik ilkelerinden bihaber kişileri hak etmedikleri konumlara entrikalarla getirip kuklalar gibi oynatırlar da, oynamaktan mutlu bu kişiler de gittikleri bar köşelerinde “ Ben gazeteciyim!.. “ diyerek, alkolün de verdiği gazla Hükümet, Siyaset, Açılım, Açılmayan, Sanatçı, Sanatçık, Başbakan diye ahkam keserken saygı görürken; Sen gittiğin partide sütunlara sıkışmış Okan Bayülgen’le öpüştün diye gazeteciliğin saygınlığından uzak kalırsın?
İnsanın mantığı almıyor (!)
Ben seni sonuna kadar destekliyorum Ayşeciğim… Sen bu ülkenin gelmiş geçmiş EN BÜYÜK GAZETECİSİ(!), EN BÜYÜK KÖŞE YAZARI(!), EN BÜYÜK RÖPORTAJ YAPMA SÖZÜ ALANISIN. SENDEN BAŞKA BÜYÜK YOK…
Hem röportaj sözü aldığın Sulhi Aksüt, senden başka kime güvenecek ki! Ortalık yerde Sibel Can gibi konuşacak, hani şöyle ortalığı şifreli konuşmalarıyla sarsacak, SKANDALLAR yaratacak senden başka kim var ki?
ÖRNEK; Şekil A-1’de görülüğü gibi;
( Ayşe Özyılmazel’in köşe yazısından bire bir alıntı.)
“ Sulhi Aksüt bana güveniyordu. Yarım saatlik buluşmamızda bana her şeyi anlattı! İstesem bir haftadır çatır çatır yazabilir, yılın magazin işine imza atabilirdim. Yazmıyorum! Bekliyorum! Kafama saksı mı düştü? Ben manyak mıyım? Hadisenin bütün gerçekleri bendedir, Sulhi Aksüt’e sözüm bakidir. “
Sevgiyle ve İnsanca kalın
[email protected]
Sağ baştan sayalım, hadi hop hop hop: Ali Kırca, Fatih Altaylı, Ertuğrul Özkök, Ahmet Hakan, Rahşan Gülşen, Yüksel Aytuğ, Ayşe Arman ve saymakla bitiremeyeceğim onca kişiyi gazeteci sayıyorlar da, bir tek seni mi saymıyorlar…
Yazık! İşte buna çok üzülürüm…
Bugün köşe yazında “ BEN GAZETECİYİM!!! “diye çırpınışlarına içim parçalandı vallahi!..
Nasıl olur da; Ertuğrul Özkök ile Ahmet Hakan’ın Ümre ziyaretlerini Bodrum tatiliymiş gibi tefrikalar halinde yazıp çizmelerini büyük gazetecilik sayarlar da, senin Sulhü Aksüt ile röportaj sözü almak için gittiğini AŞK yaşıyor haline getirip gazetecilikten saymazlar?
Nasıl Olur da; Ne yaptığından kendisinin de haberi olmayan Ayşe Arman’ın yatak odası hikayelerini; çok sıkıştıkça da fotomodellerin mesleğine göz dikerek orasını burasını önce açıp, okuyucunun dikkatini çekmek içinde türbana girmesini gazetecilikten sayarlar da, senin gazeteciliğini Haşmet’le olan ilişkine bağlayıp gazeteci saymazlar?
Nasıl olur da; Gazetecilik ilkelerinden bihaber kişileri hak etmedikleri konumlara entrikalarla getirip kuklalar gibi oynatırlar da, oynamaktan mutlu bu kişiler de gittikleri bar köşelerinde “ Ben gazeteciyim!.. “ diyerek, alkolün de verdiği gazla Hükümet, Siyaset, Açılım, Açılmayan, Sanatçı, Sanatçık, Başbakan diye ahkam keserken saygı görürken; Sen gittiğin partide sütunlara sıkışmış Okan Bayülgen’le öpüştün diye gazeteciliğin saygınlığından uzak kalırsın?
İnsanın mantığı almıyor (!)
Ben seni sonuna kadar destekliyorum Ayşeciğim… Sen bu ülkenin gelmiş geçmiş EN BÜYÜK GAZETECİSİ(!), EN BÜYÜK KÖŞE YAZARI(!), EN BÜYÜK RÖPORTAJ YAPMA SÖZÜ ALANISIN. SENDEN BAŞKA BÜYÜK YOK…
Hem röportaj sözü aldığın Sulhi Aksüt, senden başka kime güvenecek ki! Ortalık yerde Sibel Can gibi konuşacak, hani şöyle ortalığı şifreli konuşmalarıyla sarsacak, SKANDALLAR yaratacak senden başka kim var ki?
ÖRNEK; Şekil A-1’de görülüğü gibi;
( Ayşe Özyılmazel’in köşe yazısından bire bir alıntı.)
“ Sulhi Aksüt bana güveniyordu. Yarım saatlik buluşmamızda bana her şeyi anlattı! İstesem bir haftadır çatır çatır yazabilir, yılın magazin işine imza atabilirdim. Yazmıyorum! Bekliyorum! Kafama saksı mı düştü? Ben manyak mıyım? Hadisenin bütün gerçekleri bendedir, Sulhi Aksüt’e sözüm bakidir. “
Sevgiyle ve İnsanca kalın
[email protected]