Siyah elbisenize ışıltı katın.!
Siyah elbisenize ışıltı katın.!
Bütün kadınların gardırobunda küçük bir siyah elbise olması
gerektiği efsanesi, beni hiçbir zaman alakadar ermedi. Zaten
kendisi gardırobumda hiç bulunmadı. Sonuç: Ölmedim, hala yaşıyorum
sevgili okuyucu.
Aslında "gardırobunuzda olması gerekenler" listeleri acilen
yenilenmeli. Evet, zamansız parçalar diye bir şey var ve bazı
parçaların modası hiç geçmiyor. Küçük siyah elbiseler de, zamanı
kaplumbağa hızıyla yaşayan kadınlar için daha uygunmuş gibi
görünüyor.
Dürüst olalım lütfen, hangimiz konformist olmadığımız, yani cesur
ve yenilikçi takıldığımız günlerde küçük siyah elbisenin sözde
korumacı şıklığına bulaşırız? Vücudu saran, yani body-cn olanları
bu kategorinin dışında tutuyorum. Herve Leger onlara asla küçük
elbise gözüyle bakmamızı istemez, biliyorum.
KÜÇÜK IŞILTILI ELBİSE
Küçük ışıltılı elbise 70’lerdeki Studio 54’ün yadigarı. Gündüz
sokaklarda bir şeyler istedikleri için nefes tüketip geceyi
ışıltılarla geçirenlerin hatırası. Elimizde kalan son birkaç şeyden
biri o günlerden. Ya da eski Türk filmlerindeki gece kulübü
sahnelerinden hatırlarsınız onu. Kabarık saçlı kadınlar bol
rimelle, kalemle belirginleştirdikleri gözleriyle giyerlerdi onu.
Ama en esaslısı, şarkıcı kadının üzerinde olurdu.
Birkaç yıl önce moda olan 70’ler, ışıltının tortusunu da getirdi.
Işıltılı küçük elbiseler geri geldi.
Bahsettiğim dönemde çıktığım bir alışveriş turunda gördüm
benimkini. Kadifeydi. Önündeki ışıltılar başımı döndürdü. Üstelik
de makro-miniydi. 70’ lerin nostaljisi, en modern şekliyle karşımda
duran Sass&Bide elbisede hayat bulmuştu.
Tam üç sene oldu. Bana "Gardırobunun en şık parçası hangisi?" ya da
"İlk buluşmaya ne giyersin?" diye sorsanız, yanıtta hep küçük
ışıltılı elbisem olacak. Onu belki yirmi defa giydim ama hala
değişen bir şey olmadı. Oysa yıllar öncesinde eski bir dostun
iteklemesiyle, lazım olur diye aldığım siyah elbise kim bilir
nerelerde? Kime verdiğimi bile unuttum onu. O kadar çok talibi
olmuştu ki... Sebep aynı. Bir gün lazım olur, herkesin dolabında
bir küçük siyah elbise bulunmalıdır.
Herkes aşkı bulmalı, herkes evlenmeli, herkes çocuk yapmalı, herkes
şu filmi izlemeli, şurada muhakkak yemek yemeli, malı, meli gibi...
Katılmıyorum, bir kadının bunların hiçbirini yapmak, çoğunu
yaparken de siyah küçük elbisesini giymek zorunda olduğunu
düşünmüyorum. Bazılarının küçük ışıltılı elbisenin modası geçecek
dediğine bakmayın, neler geldi geçti hayattan. Gittiler, gelmek
istediklerinde koşarak geri geldiler. Bize de onlarla geçen zaman
kalan. Modası geçmeyecek sıkıcı küçük siyah elbiseyi istemem. Bir
günlüğüne moda olsa da ışıltılı küçük elbisem benim hayatımın
modası, onu hiçbir elbiseye değişmem!