Sizin de obsesyonunuz olabilir!..
Sizin de obsesyonunuz olabilir!..
Farkında değilsiniz ama siz de obsesif düşüncelerin ve obsesif
kompulsif bozukluk olarak adlandırılan davranışların etkisi
altındasınız..
Kimi sokakta gördüğü her tabelayı okuyor, kimi ellerinin
temizlendiğinden emin olmak için en az 35 kez yıkıyor... Uzayan bu
liste; kişinin mantıksız olduğunu bildiği halde, kontrol edemediği
düşüncelerinin zihnine doluşmasını yani 'obsesyon'u tarif ediyor.
Sıkıntı veren bu durum düşünceden çıkıp davranışla desteklenirse
obsesyon; 'obsesif kompulsif bozukluk' (OKB) adını alıyor. Ancak
sadece kişiyi değil, çevresini de sıkıntıya sokan bu durum tedavi
edilebiliyor. Acıbadem Hastanesi'nden Psikolgo Hatice Ertuğrul
obsesyon ile ilgili merak edilenleri anlattı.
OBSESYON NEDİR?
Kişinin mantıksız olduğunu, doğru olmadığını bildiği
halde kontrol edemediği düşünceler; obsesyon olarak
tanımlanıyor.
KOMPULSİYON'UN FARKI NEDİR?
Kişi eğer temiz olmadığı için banyo yapması
gerektiğini düşünüyorsa bu obsesyon olarak adlandırılıyor. Banyo
yaparak, düşüncesini hayata geçiriyorsa buna da kompulsiyon
deniliyor. Yani düşüncesini davranışı ile destekliyor. Bu durumda
rahatsızlık, Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) adını alıyor.
NE ZAMAN SORUN OLUR?
OKB, kişinin günlük hayatını engellemeye başladığında; aile, sosyal
çevre ve iş yaşantısını etkilediğinde bir sorun olarak
tanımlanıyor. Kişi, elini 30 kez yıkamadan temizlenemeyeceğini
düşündüğü için işe geç kalabiliyor. Ya da evden çıktıktan sonra
yedi kere yukarı çıkıp ocağı kapatıp kapatmadığını kontrol
ediyorsa, hemen her yere geç kalıyor. Hayatını etkileyen bu durum,
hasatlık olarak tanımlanıyor. OKB olan hastalar, bir davranışı
ortaya koyarken, nedensiz yere belli bir sayıda tekrarlıyor. Kimi
yolda giderken sayı sayıyor. Eğer saymazsa, annesinin öleceği
düşüncesi aklına geliyor.
NE TÜR DÜŞÜNCELERDE GÖRÜLÜR?
Hemen her tür düşüncede obsesyon görülüyor. Ancak
sıklıkla karşımıza çıkanlar temizlikle ilgili oluyor. Kişi bir
şekilde kirli olduğunu düşünüyor ve temizlenmesi için ellerini
defalarca yıkıyor, sürekli banyo yapması gerektiğini düşünüyor.
Çamaşır suyu ile banyo yapanlar oluyor. Kişi, bunun yanlış bir
davranış olduğunu bile bile yapıyor. Eve misafir kabul edemez hale
gelenler, eşleri işten gelince üstünü değiştirip banyo yapmadan
oturmasına izin vermeyenler bile oluyor. Daha ağır vakalarda ise;
kişide, içinin temizlenmesi için çamaşır suyu içme davranışı da
görülüyor. Bunun yanı sıra kendinin ya da yakınlarının başına bir
şey geleceği için endişelenenler oluyor. Ocağı kapamadığını
düşünen, kapıyı kilitlemediği için defalarca kontrol edenler de
endişe grubuna giriyor. Kontrolünü kaybedip çıldıracağını,
çevresindekilere zarar vereceğini düşünen kişiler de oluyor. Dini
ya da cinsel açıdan rahatsız edici düşünceler de obsesyonlar
arasında yer alıyor
KİMLERDE GÖRÜLÜYOR?
Hemen herkeste, çocuklarda, ergenlerde, yetişkinlerde ya da
yaşlılarda görülebilir.
NEDENLERİ BİLİNİYOR MU?
Genetik olduğu söyleniyor fakat henüz OKB geni bulunamadı.
Sanıldığının aksine aile içi sıkıntılar, geçmişte yaşanan travmalar
OKB'yi başlatmıyor ancak var olanı hızlandırıyor. Ailede OKB varsa,
diğer kişilerde de bu duruma rastlanabiliyor. OKB ile birlikte
depresyon da görülüyor. Yapılan araştırmalara göre, hayatında bir
kez majör depresyon geçiren kişilerde OKB görülme riski oluyor.
Burada şunu vurgulamak gerekiyor; kişi depresyon geçirdiği için OKB
gelişmiyor. Depresyon, temelde olan bir durumu ortaya çıkarıyor.
OKB'li bir kişi ile yaşamak ailesi ve çevresindekiler için sorun
haline geliyor.
TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?
Ağır vakalarda ilaç tedavisi ve terapi birlikte uygulanıyor.
Tedavide, EMDR yani göz hareketlerini duyarsızlaştırma ve yeniden
işleme terapisi kullanılıyor.
GÖZ HAREKETLERİYLE Mİ İLGİLİ?
EMDR yöntemi; 1987 yılında Francie Shapiro tarafından göz
hareketleriyle yapılmaya başlandı. Ardından EMDR aletiyle birlikte
de yapılan yöntem, beyne çift taraflı uyarım göndermeyi amaçlıyor.
Bu sayede hastanın, beyindeki kapalı kapılar arkasında kalan
geçmişiyle barışması sağlanıyor Bir cinsel taciz varsa, kişi
kendini sürekli kirli hissediyorsa önce bu sorun çözülüyor.
Ardından EMDR ile tedaviye devam ediliyor ve başarı sağlanıyor.
Tamamen ortadan kalksa bile nüksetme riski olduğu için hasta ve
danışmanının periyodik olarak görüşmesi öneriliyor.