Hakikat Değişmez, Değişene Hakikat Denmez!
Tatlıcı ailesinin uzun süredir devam eden miras tartışması yeniden alevlendi
Tatlıcı miras davası yeniden hareketlendi. Merhum iş insanı Mehmet Salih Tatlıcı'nın ilk eşinden 3 oğlu ile ikinci eşi Nurten Tatlıcı ve ondan olan oğlu Uğur Tatlıcı arasındaki miras davası merhum Tatlıcı'nın ilk eşi Hacı Bedriye Gönüldaş'a da uzandı.
Sabah Gazetesi'nden Deniz Yusufoğlu'nun haberine göre Tatlıcıların miras davasında 'Bu kadar da olmaz' dedirten bir gelişme yaşandı.
Güncel değeri 4 milyar doları geçen Tatlıcı miras davasında bir türlü uzlaşma sağlayamayan taraflardan Nurten Tatlıcı ve oğlu Uğur Tatlıcı, Diyarbakırlı iş adamının vefatından sonra milyar dolarlık dev mirasa sahip olup yalılarda yaşamaya başladı.
Ana – oğulun, Mehmet Salih Tatlıcı'nın 3 oğlunun annesi olan ilk eşi Hacı Bedriye Gönüldaş'ın sahibi olduğu tek bir dairesinde hak iddia ettiği ortaya çıktı.
Nurten ve Uğur Tatlıcı'nın, İstanbul 40. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne sundukları dava dilekçesinde; Gönüldaş'ın yaşadığı Beyoğlu Ömer Avni Mahallesi'ndeki evin, Salih Tatlıcı tarafından alındığını, tapunun iptal edilmesi gerektiğini ve evin satılarak paylaştırılmasını istediği öğrenildi.
"KENDİ BİRİKİMLERİM VE OĞULLARIMIN DESTEĞİYLE ALDIM"
Eşinden boşandıktan sonra söz konusu apartman dairesinde yaşamını sürdüren Gönüldaş, mahkemeye verdiği ifadede; boşandığı eşi Mehmet Salih Tatlıcı'dan nafaka dahi almadığını, yaşamını çocuklarının desteği ile sürdürdüğünü, ikamet ettiği evi de boşandıktan 8 yıl sonra kendi birikimleri ve oğullarının desteği ile eski eşinden satın aldığını belirtti. Gönüldaş dava açıldıktan kısa süre sonra vefat etmesi üzerine davaya çocukları Ahmet ve Mehmet Tatlıcı müdahil oldu.
Merhum iş insanının boşandığı eşine hiçbir destekte bulunmadığını belirten Ahmet ve Mehmet Tatlıcı ifadelerinde, ortada muvazaalı bir devir veya bağış olmadığını kaydederek şu ifadeleri kullandı:
"Babamızın anneme daire bağışlamış iddiası ütopyanın da ötesindedir. Çünkü annem ile babam boşandığı zaman; babamız, annemize ne nafaka ne de tazminat ödemiştir. Annemiz ileride bir tahliye durumunda dışarıda kalmasın diye sözü edilen daireyi birikmiş parasının üzerine bizim de katkımızla babamız Mehmet Salih Tatlıcı'dan 24 Mart 1998'de satın aldı. Nafaka ve tazminat dahi ödemeyen birisi ev bağışlar mı? Nurten ve Uğur Tatlıcı kötü niyet ile bu davayı açmıştır"