Hakikat Değişmez, Değişene Hakikat Denmez!
TRT'de ilmin sessiz destanı
Sahibi olduğu bu iki engin varlığın zengin, ilim kadar vakarlı, aşk kadar suskun yolculuğunu yeniden TRT ekranlarında...
Akşam'dan Onur Akbaş, TRT'nin ses getiren
"Yunus Emre /Aşkın Yolculuğu" isimli dizisini
yazdı...
En güzel ve hayale kapı aralayan hikâyeler bir yere gelince susan hikâyelerdir. Belki de Çehov bu yüzden sevildi suskun hikâyeleriyle. Tolstoy çocukluğunu ve gençliğini bir kitapta toplayıp bunların bileşkesi olan hayat tecrübesini susma olarak açıkladı irfan dünyasına. En samimi duyguların söylenmeyenler/söylenemeyenler olduğu fikri de ondaki bu sükût(susma) fikrinin yansımasıdır.
Mevlânâ’nın “Gönül sözü susmakla söylenir” sözü de aynı şeyi ifade eder. Zira en derin manalar, suskunluğun sessiz beyanında saklıdır. Bu beyan ancak ilim ve aşkın bir araya gelerek oluşturduğu irfan adlı kitapta saklıdır. Tarih boyu irfan hazinemizin önemli bir tarafında duran bir isimdir Yunus Emre. Zira o “Yerden göğe küp dikseler/ Birbirine bent etseler/ Aradan birin çekseler/Seyreyle sen gümbürtüyü” diyecek kadar kainatın matematiğine tanık bir bilge ve “Ölen hayvan imiş aşıklar ölmez” diyecek kadar metafizik duyuşun doruğunda bir aşk insanı.
Sahibi olduğu bu iki engin varlığın zengin, ilim kadar vakarlı, aşk kadar suskun yolculuğunu yeniden TRT ekranlarında 19 Ocak’ta ekranı başında bekleyecek olanlardan biri de benim.
(ONUR AKBAŞ / AKŞAM)
En güzel ve hayale kapı aralayan hikâyeler bir yere gelince susan hikâyelerdir. Belki de Çehov bu yüzden sevildi suskun hikâyeleriyle. Tolstoy çocukluğunu ve gençliğini bir kitapta toplayıp bunların bileşkesi olan hayat tecrübesini susma olarak açıkladı irfan dünyasına. En samimi duyguların söylenmeyenler/söylenemeyenler olduğu fikri de ondaki bu sükût(susma) fikrinin yansımasıdır.
Mevlânâ’nın “Gönül sözü susmakla söylenir” sözü de aynı şeyi ifade eder. Zira en derin manalar, suskunluğun sessiz beyanında saklıdır. Bu beyan ancak ilim ve aşkın bir araya gelerek oluşturduğu irfan adlı kitapta saklıdır. Tarih boyu irfan hazinemizin önemli bir tarafında duran bir isimdir Yunus Emre. Zira o “Yerden göğe küp dikseler/ Birbirine bent etseler/ Aradan birin çekseler/Seyreyle sen gümbürtüyü” diyecek kadar kainatın matematiğine tanık bir bilge ve “Ölen hayvan imiş aşıklar ölmez” diyecek kadar metafizik duyuşun doruğunda bir aşk insanı.
Sahibi olduğu bu iki engin varlığın zengin, ilim kadar vakarlı, aşk kadar suskun yolculuğunu yeniden TRT ekranlarında 19 Ocak’ta ekranı başında bekleyecek olanlardan biri de benim.
(ONUR AKBAŞ / AKŞAM)