TUĞBA ERBİL'E YAKIŞMAYAN KONUŞMALAR!..

Aşırı kumar oynaması, laubali halleri ve sanki şaka yapıyormuş gibi kadınlara karşı yakışıksız davranışları artık ne dersen de!..

Ancak yiğidi öldürüp ama hakkını vermek lazım...

Bu kadar yanlışı olan biri olmasına rağmen çok önemli bir haslete sahip olduğunu görmezden gelemem...

Bu güne kadar, yapmış olduğu evliliklerden olan çocuklarına gözü gibi bakıyor ve boşandığı kadınları kimseye muhtaç olmasınlar diye asla mağdur etmiyor...

Ancak ben bu son olayda, Mehmet Ali Erbil’i anlıyorum da, Tuğba Erbil’i anlamakta zorluk çekiyorum!...

Mehmet Ali beni "Her meslek grubundan kadınla aldattı" gibi maksadı aşan sözler söylemeden biraz düşünüp sonra konuşman lazım...

Hanımefendi!.. Bir çirkinliktir diye tutturdun gidiyorsun..

Sen, Mehmet Ali efendiyi tanıdığın zaman bu adam Sultan Ahmet Camii’nde imamdı da sonradan mı bozuldu?...  

Yıllardır aynı meslekte ve bu camianın içinde değil mi?...

Dolayısıyla sen herşeyi bilerek gelmedin mi?...

Evet her şeyi bilerek geldin... Hemde tozu dumana katarak geldin!..

Şimdi eğri otur ama doğruları konuş...

Sen Mehmet Ali’yi tanıdığın zaman bu adam Sedef ile evli değilmiydi?

Sen değilimiydin Mehmet Ali’yi hastanade yatarken ziyarete gittiğinde kapıda yakalanan!..

Unutma ki o tarihte, bu fimin kadın baş rol oyuncusu sendin ve senin yüzünden bir evlilik yıkıldı ve pırıl pırıl bir geç kız nerdyese sebil ziyan oluyordu ki annesi iffet hanım durumu en az zararla atlatlatmak için büyük çaba harcadı...

Ve O güzel kız Sedef, boynunu büktü kaderine razı olup ve evliliği hakkında tek bir kötü söz söylemeden, kendine yakışır bir şekilde boşandı...

Şimdi sende aynı şekilde ya bir hanımefendiye yakışır şekilde davran yada bildiklerinı evelemeden gevelemeden anlat...

Ancak sinli, kaflı konuşup bir çok kadınıda zan altında bırakma...

Korkma, senden öncekiler nasıl kimseye muhtaç değilse sende kimseye muhtaç olmazsın...

Ama anladığım kadarıyla galiba sen ağacı kökünden istiyorsun!...

Ne tasadüf, ben senin gibi birini daha tanıyorum, onun için iyi bilirim bu oynan tiyatroyu!...

HAMAM AYNI HAMAM DA TASLAR DEĞİŞİK!..

Neyse hakkınızda hayırlısı....

Ancak Tuğba hanım hiç bir zaman şunu unutma..."İHTİLAL İLE GELEN, İHTİLAL İLE GİDER"...

Sacit Aslan