Türkü Turan 'Musallat' filmini anlattı

İlk üç günde 115 bin 569 kişi tarafından izlenen film, bu rakamla sezonun en iyi açılış yapan Türk filmi oldu. Filmin başrol oyuncusu Türkü Turan, “İzleyici, sinemadan çıktıktan sonra bir süre uykusuz kalacak” diyor.    

Bize henüz filmi görmemiş olanlar için “Musallat-2: Lanet”in konusundan söz eder misin biraz?
- Film, çocukları olsun diye büyücüye giden bir çiftin çocuk doğduktan sonra yaşadıklarını, o çocuğun başına gelenleri anlatıyor. Büyü yaptırdıktan sonra ailenin yakası bir türlü beladan kurtulmuyor.
  
Bu bir korku filmi mi? 
- Korkudan ziyade psikolojik gerilim filmi.  

Sen filmde kimi oynuyorsun?
- Ben büyü yaptıran çiftin çocuğunu oynuyorum. Karakterin ismi Elif... Günlük yaşamında rahatsız edici şeyler yaşıyor. Kendinde bir tuhaflık olduğunu anlıyor ama tam anlamıyla ne olduğunu çözemiyor. Büyücüye gidiyorlar ve büyücü “Bu kız sahipli” diyor.

FİLM SAHNESİ GERÇEK OLDU

İnanır mısın bu tarz şeylere?
- Ben fala ve büyüye inanmıyorum ama bir insana kötü ya da iyi enerji yollarsan o insanı etkileyebilirsin.      

Korku filmi setlerinin efsanesi boldur... Sette çoğu kişinin başına açıklanamayan bazı tatsız olaylar gelir. Sizin sette de benzer şeyler yaşandı mı?
- Tek bir şey örnek vereyim... Filmde senaryo gereği bir çimento kamyonu arabaya çarpıyor. Kurgucumuz, gece sahnenin kurgusunu bitirdikten sonra eve giderken aracına çimento kamyonu çarptı.

ÇOCUKKEN DE KORKU FİLMLERİ İZLERDİM

Teklif ilk geldiğinde ürküttü mü?
- ılk olarak yönetmenimiz Alper Mestçi ile bir toplantı yaptık. Tanışmamızın beşinci dakikasında oturmuş korku filmlerinden bahsediyorduk. Bu iş için birbirimizi bulduğumuzu anladık...

Yani senin içinde de korku filminde oynamak vardı...
- Evet, bir korku filminde oynamayı oldum olası çok istiyordum. Türkiye’de de zaten bir avuç korku filmi çekiliyor ve bunların en iyisi bence “Musallat”tı... Dolayısıyla ikincisinde olmamak için hiçbir neden göremedim. 

En sevdiğin korku filmi yönetmenleri kimler peki?
- Alfred Hitchcock favorimdir. Onun “The Birds” (Kuşlar) ve “Psycho” (Sapık) filmlerini seviyorum. 

Hiç korkmadan mı izlersin peki filmleri?
-Evet, hiç korkmuyorum. 8-9 yaşlarında bile evde tek başımayken “Fredy’nin Kabusu” filmini izlerdim.

Bu arada “Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi”nde de rol aldın. şu an o film de vizyonda. Yani bu iki film rekabet halinde... Bu konuda ne düşünüyorsun?
- İkisini birbirinden ayıramam, aralarından seçim yapamam. ıkisi de çok iyi film çünkü...

“Öyle Bir Geçer Zaman ki” dizisine de Nihal karakteriyle dahil oldun... Nasıl gidiyor çekimler?
- Geçen seneden beri dizinin sıkı takipçisiyim, o yüzden bu ekibe dahil olduğum için mutluyum. ılerleyen bölümlerde Nihal daha da ön planda olacak. 2011 şanslı bir yıl oldu benim için...

YEDİ AYDIR SEVGİLİM YOK

Sevgilin var mı?
- Altı yedi aydır yok... Hem karşıma ilişki yaşayabileceğim biri çıkmadı hem de son dönemlerde o kadar sıkı çalıştım ki, olsa vakit ayıramazdım. 

Karşınıza nasıl biri çıkarsa dikkatinizi çeker?
- Belli bir kriter yok. Ama hayatıma biri girerse, beni ve yaptığım işi anlayabilecek biri olmasını isterim.


Ebru Esen Turgud