Uzmanından tavsiyeler..

KBB Uzmanı Kemal Demir, soğuk algınlığından mustarip olanlar için özel bir mönü oluşturdu, yemekler pişirdi. Demir, ayrıca uyardı: Grip ve nezleden korunmak için lifli gıdaları artırın, sulu yemekler yiyin…

Soğuk algınlığı geçirmeyen neredeyse kimse kalmadı... Burnunuz tıkandığı an kulaklarınız ağrıyor, boğazınız yanarken burnunuz akıyor... Memorial Ataşehir Hastanesi'nden Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Kemal Demir burun, boğaz ve kulağın birbirine bağlı boşluklu koridorlar şeklinde ilişkisi olduğu için küçük bir sıkıntının tüm üst solunum yollarını etkilediğini söylüyor...

BURNUN TIKANDIYSA AÇMA!

Vücudun hastalığı hisseder hissetmez düşmana karşı kapıyı yani burnu tıkadığını bunun bir savunma mekanizması olduğunu anlatan Demir, “İnsanlar başka bir önlem almadan sadece burun açıcı kullandıklarında vücudun savunma mekanizmasını yerle bir edecek bir şey yapıyor. Tuzlu su, okyanus suyu tehlikeyi artıracak derecede burun açmıyor. Burnunuz tıkanıyorsa bağışıklık sisteminizi güçlendirmelisiniz” uyarısında bulunuyor...

- İnsanlar nezle, soğuk algınlığı gibi rahatsızlıklar yaşadıklarında ne yapmalı?

İlaç almamalılar. Bitki çaylarından destek alabilirler. Piyasada satılan her bitki çayı iyidir denemez. Ama kuşburnu, ıhlamur ve adaçayı içilebilir. Normal zamanlardan daha fazla meyve ve sebze ağırlıklı beslenerek, olabildiğince ortamı havalandırıp oksijen fazla alarak, uyku kalitenizi artırarak bu belirtilerin azalmasını sağlayabilirsiniz. Bunu sağladığınızda doktora da gitmenize gerek kalmaz. Bir iki günde belirtiler şiddetleniyor, azalmıyorsa doktora gitmelisiniz.

İLACA GEREK YOK, ÇORBA İÇİN

- Nasıl bir beslenme biçimi öneriyorsunuz?

Bol sıvı alsınlar. Ancak daha çok oda sıcaklığına yakın sıvılar olmalı. Bitki çayları, besinlerin sıvı içeriği fazla olanları da dahildir. Lifli gıdaları artırmayı ve sindirimi zor tüketilen besinlerden bir süre kaçınmayı öneriyoruz. Baharatı da azaltmalılar. Evde yapılan sulu yemekler, çorbalar favorimiz. Et, balık, tavuk yendiyse daha da çok sıvı tüketilmeli. Betakaroten A içeren ıspanak, marul, lahana, havuç, kırmızı ve yeşilbiber; C vitamini yüksek limon, portakal, mandalina, kivi, kuşburnu, karnabahar, maydanoz, turp; çinko içeren balık, badem, fıstık, kabak çekirdeği, süt, yoğurt, peynir gibi besinleri yiyebilirsiniz.

- İnsanların böyle zamanlarda canı tatlı çeker, ne öneriyorsunuz?

Hafif ve sütlü olduğu için dondurma öneriyoruz. Besin içeriği yüksektir ve kışın da tüketebilirsiniz. Ama bir besin oda sıcaklığına çok uzak olmamalı. Dondurmayı dilinizde erite erite tüketin. Oda sıcaklığındaki suyu bir dakikada, ılık bir bitki çayını 5 dakikada içiyorsanız, dondurmayı da 10 dakikada tüketmelisiniz.

İYİLEŞMEDEN TEDAVİYİ KESME

- Çocuklar çok sık hastalanıyor, neden?

Burun içinde yumuşak doku şişmeleri, geniz eti büyümeleri gibi şeyler, organizmamız mikroorganizmalarla savaştığı için yaşanır. Bu savaşı bitiremedikçe, mücadele uzaya uzaya o büyüklük kalıcı hale gelir. Yeni yeni enfeksiyonlarla o büyüklük biraz daha kalıcı olur. O zaman da çocuk sık sık hastalanır. Bunların yaşanmaması için aslında yakalanılan rahatsızlığın tam iyileşmesini sağlamak lazım. Verilen tedaviyi tam uygulamak gerek. Kontrolde de “Bu rahatsızlığa niye yakalandık, bir daha olmaması için ne yapmalıyız?” diye sorulmalı. 

ÇOCUKLARINIZI SOKAĞA ÇIKARIN

- Vücutları nasıl güçlendirilmeli?

Süt, süt ürünleri ve meyvenin çocuğun hayatında önemli bir yerinin olması gerek. Kaliteli uyuması önemli. Çocuklara bol su içmeyi öğretmeliyiz. Sık sık sebze çorbaları pişirin.

- Çocuklar kreşe ya da okula gittiklerinde sık hastalanıyor. Aileler de çareyi çocukları okuldan almakta buluyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Her çocuğun bağışıklık sistemi, hayatın belli bir döneminde sokağa alışma süreci geçirir. Bu bazen kreşte, bazen anaokulunda, bazen okulda olur. Başka çocuklarla temas kurdukça, daha önce tanışmadıkları bakterilerle tanıştıkça hastalanmaları doğal. Korkmaya gerek yok. Korkulacak şey, hastalıkların tam tedavi edilememesi ve bağışıklık hafızasında ‘artık biz bu hastalığı tanıdık' şeklinde yer edememesidir. Hastalandı diye kreşten almak doğru değil. Çocuğunuzu daha iyi bakın, besleyin, iyi uyutun, havalandırılmış odalarda ya da açık havada bulundurun. Mikroplarla tanışsın ve vücudu da yenmeyi öğrensin. Hava ne kadar kötü olursa olsun, 5 dakika ya da yarım saat, dışarıya çıkarmalısınız. Çocuğunuzu ambalajların içinde büyütemezsiniz.

SEBZE ÇORBASI

MALZEMELER:
l 3 patates
l 2 pırasa
l 3 havuç
l 3 yaprak lahana 
l 1 kereviz
l 2 kaşık zeytinyağı 
l 4 bardak su
l 1 soğan
l Tuz

YAPILIŞI:
Sebzeleri temizleyip yıkayın, ufak ufak doğrayın. Tencereye yağ ve kıyılmış soğanları koyup kavurun. Sebzeleri üzerine döküp kaynatın. Sebzeler ezilecek yumuşaklığa gelince çırpıcıyla ezin. Tekrar kaynatın.

ORMAN KEBABI

MALZEMELER:
l 300 gram et
l 2 patates
l 1 havuç
l 1 yemek kaşığı zeytinyağı
l 1 soğan
l 50 gram iç bezelye
l 3 bardak su
l Tuz.

YAPILIŞI:
Küçük küçük doğradığınız eti bir bardak suyla pişirin. Ardından soğanı, patatesi, havuçları, zeytinyağını ve kalan suyu ekleyin. Hafif ateşte 45 dakika pişirin. Patatesin pişmesine yakın bezelyeyi katın. 5 dakika daha pişirin. Ilık ılık servis yapın.

ÇİKOLATALI MİLFÖY

MALZEMELER:
l 4 parça milföy hamuru
l 1 paket bitter çikolata.

YAPILIŞI: Milföy hamurlarını çözdürüp üçgen kesin. Üçgen milföyün orta kısmına bir bitter çikolata parçası koyup bohça yapın. 180 derece fırında milföyler kızarana dek pişirin.

MEYVE SALATASI

MALZEMELER:
l 1 portakal
l 5 çilek
l 1 kivi
l 1 mandalina
l 1 muz
l 1 elma
l 1 muz 
l 1 bardak portakal suyu

YAPILIŞI: Tüm meyveleri dilimleyip servis yapacağınız kaba yerleştirin. Bir bardak portakal suyunu döküp servis yapın.

TÜRKAN YILMAZERLER / AKŞAM İNTERNET SİTESİ