Yakışıklı aktörün ilginç merakları..

İstiklal Caddesi’nde yürürken, tesadüf eseri tanıştığı cast ajansı sahibi, Nihat Alptuğ Altınkaya’ya bambaşka bir dünyanın kapılarını açtı. Manken - fotomodel olarak çalışmaya başladıktan kısa süre sonra oyunculuğa adım atan Altınkaya ‘Yaprak Dökümü’ndeki rolüyle çıkışını yaptı. ‘En Mutlu Olduğum Yer’ adlı sinema filmi vizyonda olan oyuncu sevgilisi Deniz Çakır’la ayrılık haberleriyle gündemde. Altınkaya’ya işin aslını sorduk “Deniz’le ayrılmadık. Hâlâ birlikteyiz” dedi. 

Manken -model olmaya nasıl karar verdiniz?
Funda Arar’ın ‘Özledim’ şarkısının klibinde oynadım. Modellik ve mankenlik bu klipten sonra başladı. Zaten iki kez mankenlik, iki kez de modellik yaptım. İstiklal Caddesi’nde bir yere giderken cast ajansı sahibi Gökçe Doruk Erten’le tanıştım. Bir hafta sonra klipte oynadım ve oradan oyunculuğa hızlı bir giriş yaptım. 

‘Yaprak Dökümü’ dizisinin popüleritenizi artırdığını düşünüyor musunuz?
Ondan önce birkaç dizide daha oynadım. Ancak ‘Yaprak Dökümü’nün reytingleri sayesinde oynadığım karakter benim tanınmamda büyük rol oynadı. 

‘En Mutlu Olduğum Yer’ filmindeki karakterinizden biraz bahsedebilir misiniz?
Kemal adında bir karakteri oynuyorum. Küçük yaşta babasını kaybetmiş sonra amcasının durumu iyi olduğu için onun yanına gönderilmiş. Anneye ve kardeşine kızgınlık içinde büyümüş. Hep bir aile özlemi çekmiş. 

Sevişme sahnelerinin bu kadar gündeme gelmesi filmi ve sizi ne yönde etkiledi?
Filmde gerekli bir sahneydi bence. Gayet estetik ve dozunda olduğu için kötü bir eleştiri almadık. Çok doğal, samimi ve sıcak bir film olduğu söyleniyor. 

Bu sahneleri çekerken zorlandınız mı?
Oyunculuk yapmak kolay bir iş değil. Her sahnenin kendine göre zorluğu oluyor tabii.

Sizin en mutlu olduğunuz yer neresi?
Sevdiklerimle birlikte olduğum her yer.

Mutlu olmak adına yapacağınız en büyük çılgınlık nedir?
Her halde dünyanın en hızlı arabasıyla bir gün boyunca bir yarış pistinde turlamak. 

Size göre mutluluk nedir?
Mutluluğun benim ve herkes için bir yaşam kaynağı olduğunu düşünüyorum. Mutluluk, motivasyonudur hayatın, kanıdır insanın.
Mutluluk aşka, sevgiye bir başlangıçtır. Mutsuz bir insan her şeyden yoksun demektir. Mutsuzsam hiçbir şey yapmak istemem. O yüzden genelde mutluyumdur. Mutlu olmanın çok kolay olduğunu bilen biriyim.

ŞİİR YAZABİLMEK İSTERDİM 

Hayran olduğunuz dünya lideri?
Mustafa Kemal Atatürk.  

Dünyada yaşanacak en güzel ve en kötü yer
En kötü yer savaşın ve çatışmaların olduğu her yer. Yaşanacak en güzel yer, hem ucuz, hem deniz kenarı hem de hep yaz olan Güney Amerika tarafları.

Yaptığınız işin en avantajlı tarafı?
Çok fazla ve farklı insanla tanışmak. 

Sabah rutininiz nedir? Kahvaltı sofranızın vazgeçilmezi?
Sabah mutlaka bır bardak suyla başlarım güne. Sonra müzik açarım. Ardından sabah sporumu yaparım. Kahvaltıyı genelde hafta sonları yaparım ve vazgeçilmezim yumurtadır. 

İşe giderken nasıl hazırlanırsınız?
Erken kalkarım. Çekimim varsa tıraş olurum. Şınav ve mekik çeker ardından duşa girerim. 

Üzerinizden eksik etmediğiniz şey?
Cüzdanım ve içindeki dua. 

Sahip olmak istediğiniz yetenek?
Şiir yazabilmek. 

Evinizin favori köşesi?
Mutfak. 

Hobiniz?
Motosiklet kullanmak ve yemek yapmak. 

Arabanız var mı? Markası ne?
Var. Mini Cooper. 

Evinizde en değer verdiğiniz eşya?
Kitaplarım.

Atmaya kıyamadığınız en eski şeyiniz?
Delik deşik evde giyindiğim tişörtüm.

Çocuklarınıza anlatacağınız en unutulmaz anınız?
30 metre yüksek kayalıklardan denize atlamam.

 Koleksiyonunuz var mı?
Var. Sevgililerimin pijamalarını saklıyorum. Bir de rozet koleksiyonu yapıyorum.

Bugüne kadar işinizle ilgili karşılaştığınız en büyük zorluk?
Aralık ayında bir sahne için Marmara denizinin buz gibi suları içinde bütün gün ve gece çalışmak.  

Tarihten önemli bir figüre bir soru sorma hakkınız olsa, kime, ne sorardınız?
Salvador Dali’ye hangi kafayla bu resimleri yaptığını sorardım.  

Mesleğinizin en yanlış anlaşılan tarafı ne?
Kolay para kazanıyoruz sanılıyor, ama çok emek    isteyen bir iş.

En gurur duyduğunuz başarınız?
Lise voleybol takımı kaptanıyken takımımı Karabük şampiyonu yapmam. 

İşe ilk başladığınız günden aklınızda ne kaldı?
Kontrol edemediğim heyecanım.

İlk çocukluk hatıranız?
Atlı karıncada bindiğim attan öndeki ata atlamamdı. 

En son aldığınız hediye neydi? Kimden?
Kız kardeşim Ahu’dan meyve sıkacağı.

Kendinizle özdeşleştirdiğiniz kurgusal karakter?
Şibumi kitabındaki Nikolei Hell

Akşam rutininiz nedir? İş dönüşü ne yaparsınız? Kaçta yemek yer, kaçta yatarsınız?
Yedide eve gelirim. Dışarı çıkmayacaksam gece 01.00’de uyurum.

En sevmediğiniz ev iş ?
Ütü.

Televizyon alışkanlıklarınız neler? Ne izliyorsunuz?
Belgesel ve doğa sporlarının kullanıldığı yarışmalar,   spor karşılaşmaları.

Beş yaşındayken ne olmak isterdiniz?
Asker.

Batıl inançlarınız var mı?
Merdiven altından geçmem.

Seyahat alışkanlıklarınız neler?
Arabayla, planlamadan kafama göre tatil yapmak.

Gelecek hayaliniz?
Güzel bir sahil kasabasında köhne bir rakı-balık restoranım olmasını istiyorum.

İlknur Taş /Milliyet-Cadde